tam adıyla mehmet cahit külebi 9 ocak 1917 doğumlu şairimizdir. halk şiirinden, türkülerden yararlanarak çağdaş bir şiir oluşturmuş, konu olarak yurt, insan ve doğa sevgisini işlemiştir. şiirlerinde tema olarak çocukluğunun ve gençlik yıllarının geçtiği yörelerden izlenimlerini yansıtmıştır. en bilinen ve sevilen şiiri dost şiiridir.
-bir gece habersiz bize gel
merdivenler gıcırdamasın
öyle yorgunum ki hiç sorma
sen halimden anlarsın
sabahlara kadar oturup konuşalım
kimse duymasın
mavi bir gökyüzümüz olsun kanatlarımız
dokunarak uçalım.

insanlardan buz gibi soğudum,
işte yalnız sen varsın
öyle halsizim ki hiç sorma
anlarsın.
devamını gör...
'hikaye' adlı şiiri ayrı hoşuma giden şair. birden son dörtlükte
'sen türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!
benim doğduğum köyler de güzeldi,
sen de anlat doğduğun yerleri,
anlat biraz!'

demesi beni benden alır. ''türkiye gibi aydınlık ve güzelsin'' tam da cumhuriyetten bahsetmiş.atatürk türkiyesinden bahsetmiş cumhuriyet şairi.
devamını gör...
evvel zaman şiiri ile zaman zaman lise zamanlarımı hatırlatan şair. bazı şiirlerinde derin bir umutsuzluk vardır, bazılarında ise bu durumun aksine hayatın güzel olabileceği fikrine kapılmıştır. hangisi cahit külebi'nin gerçeğidir onu bilemem işte.

--- alıntı ---

sen de aşıktın bir zamanlar,
geceleri sokak sokak gezerdin
ellerin ceplerinde yıldızları sayarak.

--- alıntı ---
devamını gör...
şu harika şiirin şairidr.
istanbul
kamyonlar kavun taşır ve ben
boyuna onu düşünürdüm,
kamyonlar kavun taşır ve ben
boyuna onu düşünürdüm,
niksar'da evimizdeyken
küçük bir serçe kadar hürdüm.

sonra âlem değişiverdi
ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
sonra âlem değişiverdi
ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
mevsimler ne çabuk geçiverdi
unutmak, unutmak, unutmak.

anladım bu şehir başkadır
herkes beni aldattı gitti,
anladım bu şehir başkadır
herkes beni aldattı gitti,
yine kamyonlar kavun taşır
fakat içimde şarkı bitti.
devamını gör...
babam ismimi hikaye şiirinden esinlenmiştir.
benim doğduğum köylerde " şimal "rüzgarları eserdi
bu yüzden dudaklarım çatlaktır öp biraz.
devamını gör...
bir kere misafire çıkmış adın;
istesen istemesen gideceksin.
mihnet payı da olsa bu hayatın,
güler yüzle katlanmayıp neylersin.

ötede ne var ne yok belli değil;
kimse bilmiyor nedir karşı kıyı.
günün kadrini kıymetini bil;
balını almadan salma arıyı.

bir gül açabilir her nefesinde;
istersen teneffüs etmekle mest ol.
hele sevgi hele iyilik bahsinde,
baharda tabiat gibi cömert ol.

muhteşem dizelerinin sahibidir.
devamını gör...
tokat'la niksar arasındaki bir evden bahseden bir şiiri vardır. ilkokula giden ben, bu şiirden pek etkilenmiştir.
devamını gör...
kim esir değildir
kendi içersinde?
akşamlar hey akşamlar!

doğmasaydım eğer
o küçük şehirde
kim böyle boş gezer,
yüzer gibi olur,
bir koca nehirde?

yorgunluk hey yorgunluk!
inatçı yorgunluk!
daldın bir yüz kadar
tozlu ayakkabılar
yorgunluk hey yorgunluk!

1944
devamını gör...

gözlerin gözlerime değince
su katılıyor rakıya
denizler açılıyor önümde.

üç çeşit deniz var bildiğim:
birincisi süt liman deniz.
ilkgünün özenle okşadığı,
gökyüzüyle kaynaşan deniz.

ikincisi dalgalı oynak,
bir kedi gibi önce sokularak
sonra tozu dumana katan deniz.
balıklara beşik sallayan deniz.

üçüncüsü volkansı dağlar...
tüfek namlusundan menevişli,
baştan başa gövdesi köpek dişli,
kendi kendine savaşan deniz.
anadolu dağları gibi kıraç,
kış ortasında kurtlar gibi aç
karanlığa uluyan deniz.

senin gözlerin de öyle uzak,
üç türlü denizde balkıyarak
bütün yaşamımı alıp gitti.
türküler yitirdim dağlarda.
çiğdemleri rüzgar okşar ya,
sarkar ya söğütler ırmağa
rakıya su katılır gibi
gözlerin başlar yansımaya

gözlerin gözlerime değince su katılıyor rakıya,
ülkeler de kadınlara benziyor,
başlıyor yansımaya.

işte güvercin kemikli kız!
koca fransa, akdeniz...
ve almanya ki lahana, tütün,
sokakları kan kokarken bir gün
gençliğimi orada bırakıp geldim.
oysa balık gibiydi urzula rayh
bir sarı çiğdem gibi severdim.
devamını gör...

anladım bu şehir başkadır
herkes, beni aldattı, gitti.
anladım bu şehir başkadır.
herkes, beni aldattı, gitti.
yine kamyonlar kavun taşır,
fakat içimde şarkı bitti.
devamını gör...
anlarsın

bir gece habersiz bize gel
merdivenler gıcırdamasın,
öyle yorgunum ki hiç sorma
sen halimden anlarsın.

sabahlara kadar oturup konuşalım
kimse duymasın.
mavi bir gökyüzümüz olsun,
kanatlarımız dokunarak uçalım.

insanlardan buz gibi soğudum,
işte yalnız sen varsın.
öyle halsizim ki hiç sorma
anlarsın.
devamını gör...
unutma, deniz bile olsan, yağmurda ıslanırsın*
devamını gör...
sevda bahçesi

bir gül mahzun durur bahçede
yaprakları yorgun.
sen pembe güllerin en pembesi!
hasta solgun.

bir gül taze durur bahçede
yaprakları diri.
sen beyaz güllerin en beyazı
sabahlar kadar iri.

bir gül baygın durur bahçede
yaprakları serin.
sen sarı güllerin en sarısı
yağmur gibisin.

pembe gül hülyandır açılmış,
beyaz gül yanakların,
sarı gül dağınık saçlarındır,
ve mahzun kalbim ateş gibi
yanan dudaklarındır.

cahit külebi
devamını gör...
tam adı mahmut cahit külebi olan türk şair olarak tanınır;
1917/ 1997 yılları arasında yaşamıştır.

türk dili ve edebiyatı okumuş ve behçet necatigil ile sınıf arkadaşı olduğu bilinmektedir.

şiirlerinin 21 dile çevrildiği bilinir iken kendisi 79 yaşında hayatını kaybetmiştir.

adını çocukluğumdan beri duyduğum ve bir kitabına az önce başladığım için kendisini anma gereği duydum.
kitabı bitirince kitabını da yazmak isterim.

iyiki yazdın cahit külebi

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


sen de âşıktın bir zamanlar.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"cahit külebi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim