çakı

açılıp kapanabilen küçük bıçak.

ortaokulda babamdan istediğim,
onunda bana verdiği,
bol bol
elma böldüğüm minnak portatif bıçak.
az önce oğluma göstermek için
denk geldim kendisine.
o bana çakısını gösterdi
bende ona bunu gösterdim.
ben bununla liseye gittim,

üniversiteye gittim.
senelerce anahtarlığımda taşıdım.
en son 2016'da ankara'da emniyete girerken
benimleydi.
x-ray cihazında gözükmüş.
polis,
çantanızda çakı mı var, dedi.
yok ya, dedim.
unutmuşum, bir baktık
orda duruyormuş.
polise bırakıp,
dönüşte aldım.
eşim taşıma şunu artık demişti,
o gün bu gün, göz kalemlerimin yanında duruyormuş,
aynanım önünde.
onunla neler neler yaşamıştık.
ya, bu aplanız çakısız gezmezdi
tek vukuatım
elma bölmek.

çakı taşımanın sünnet olduğunu yeni öğrendim.

sağ elimin başparmağının üstünde izini taşıdığım açılır kapanır bıçak.
<çakının yayına çok güvenmişim demek. sırayı alttan oyarak yüzeye kadar bir delik açmayı amaçlamıştım. kısa bir çabalamadan sonra çakı elimin üstüne kapandı. uzun süre kanadı. tendürdüyot, kolonya falan... o kesik halen orada, sol başparmağımdakiyle konuşur zaman zaman>