1.
aslında mahmut tanal'ın önerisi.
normalde feministlerin direkt ayaklanması lazım cunku kadınlara regl izni yasallaşsın demek bir iscinin kadın yerine erkekleri calistirmaya daha olumlu bakması demektir.
pekiii bizim feministler buna isyan eder mi? hayır etmezler çünku onlar eşitlik falan degil, alenen ustunluk istiyorlar!
buradan
normalde feministlerin direkt ayaklanması lazım cunku kadınlara regl izni yasallaşsın demek bir iscinin kadın yerine erkekleri calistirmaya daha olumlu bakması demektir.
pekiii bizim feministler buna isyan eder mi? hayır etmezler çünku onlar eşitlik falan degil, alenen ustunluk istiyorlar!
buradan
devamını gör...
3.
iyi de zaten böyle bir izinleri var diye biliyorum.
gereksiz öneridir.
gereksiz öneridir.
devamını gör...
4.
5.
kadın çalışanların menstruel döngüsünü acilen insan kaynakları birimine iletmeleri gerekmektedir. ik'nın takip edeceği bir iş daha. menopozlu kadın da üç kağıt yapabilir mi acaba?
gülün geçin önerisi.
gülün geçin önerisi.
devamını gör...
6.
bomboş işler. şaşırt be cehape.
devamını gör...
7.
bana göre tribüne oynamaktır. normal dışı bir ağrı varsa o zaman jinekolojik muayene sonrası rapor alınabilir.
devamını gör...
8.
düşünsene bir ton iş var ve şirkette 20 kadın 30 erkek çalışıyor. bu kadınların adet dönemleri aynı zamana denk geldi mi patladı şirket.
ayrıca eşitlik ilkesine aykırı. adet olduklarında çalışamayacak durumdalarsa çalışmasınlar. yarın erkekler de erken andropoza girdim diyerek izin isteyebilir. ya da menepoz olan kadın misal. saçma sapan ayrımcılık yapmayın ulen.
ayrıca eşitlik ilkesine aykırı. adet olduklarında çalışamayacak durumdalarsa çalışmasınlar. yarın erkekler de erken andropoza girdim diyerek izin isteyebilir. ya da menepoz olan kadın misal. saçma sapan ayrımcılık yapmayın ulen.
devamını gör...
9.
aşırı pozitif ayrımcılık uzun vadede zarar verir.
bir süre sonra bakmışsınız kadınlar eskisi kadar kolay iş bulamamaya başlamış.
bir süre sonra bakmışsınız kadınlar eskisi kadar kolay iş bulamamaya başlamış.
devamını gör...
10.
hani bazı insanlar vardır çok konuşurlar ama bişey demezler hatta cümle bittiğinde keşke ağzını açmasaydı dersin ya. işte öyle bı öneri.
devamını gör...
11.
çalıştığım kurumda zaten uygulanan bir izin.
ağrı şiddeti konusunda onları anlıyorum, gerçekten bahsi geçen şiddette bir ağrıysa o gün iş falan yapılmaması gerekir.
ama işte kurumumuzdaki güzel kadınlarımız sağ olsunlar istisnasız ya pazartesi ya da cuma günü bu izni kullanıyorlar. *
sürekli görüşen kadınların takvimleri bir süre sonra aynı seyreder derlerdi, demek ki aralarında kilometreler de olsa aynı kurumda çalışan kadınların takvimleri de aynı seyrediyormuş.
ağrı şiddeti konusunda onları anlıyorum, gerçekten bahsi geçen şiddette bir ağrıysa o gün iş falan yapılmaması gerekir.
ama işte kurumumuzdaki güzel kadınlarımız sağ olsunlar istisnasız ya pazartesi ya da cuma günü bu izni kullanıyorlar. *
sürekli görüşen kadınların takvimleri bir süre sonra aynı seyreder derlerdi, demek ki aralarında kilometreler de olsa aynı kurumda çalışan kadınların takvimleri de aynı seyrediyormuş.
devamını gör...
12.
yani diyor ki, kadınlar regl döneminde beynimizi silkiyor, psikolojimizi bozuyor verelim izni kurtulalım. bir feminist olarak sinirden üstümü başımı parçaladım duyunca. terbiyesiz, toksik maskülen birey ya!
devamını gör...
13.
ülkeye elitist, dar bir çerçeveden bakan ve yarım akıllı üç beş tane sjw'nin gazıyla hareket eden y-chp önerisidir.
bunun belli bir günü olmadığı gibi ülkede doğuya gidildikçe artan muhafazakar baskıya karşı hangi kadın bunu cesurca açıklayabilecek?
açlık sınırı 8.000 tl'ye dayanmış bir ülkede en önemli sorun bu mudur?
bunun belli bir günü olmadığı gibi ülkede doğuya gidildikçe artan muhafazakar baskıya karşı hangi kadın bunu cesurca açıklayabilecek?
açlık sınırı 8.000 tl'ye dayanmış bir ülkede en önemli sorun bu mudur?
devamını gör...
14.
ücretsiz izin olması koşuluyla gerçekleşebilecek olan öneri. diyelim bir şirkette maaşlar 6000 tl ve yine diyelim ki bu izin de 3 günlük bir izin. bu izni verdiğinizde erkek çalışan günlük 200 tl alırken kadın çalışan yaklaşık 220 tl alır yani gün başına 20 tl ay başına 60 tl yapar. bir şirkette bir tane kadın çalışan yok, 100 kadın çalışan olduğunu varsayarsak bunun işverene maliyeti* her ay 6000 tl. hiçbir işveren bu maliyeti karşılamaz, karşılamak istemez. kadın istihdam oranları düşer. diyelim ki kadınları işten çıkarmayı zorlaştırdınız bunun önüne geçmek için** fakat bu da işe yaramaz, bu sefer de işveren kadın çalışan almamaya başlar. en vasıfsız erkek çalışanı bile işi en iyi bilen kadın çalışana yeğler ve bu durumda da hem kadın istihdamı biter hem de iş kalitesi en az yarı yarıya düşer ki bu da bizi en başta dediğime götürür, ancak kadın çalışan izindeyken kendi kendisini finanse edecekse yani ücret talep etmeyecekse olabilecek bir şeydir; öbür türlü sürdürülemez bir şey çıkar ortaya.
işveren engelinden başka bir diğer engel, bunun çifte standart olmasıdır*. 30 gün çalışan erkekle 27 gün çalışan bir kadın* aynı miktarı alacaktır. adil olmak adına 27 gün çalışan kadına 6000, 30 gün çalışan erkeğe 6600 küsür verilecek dediniz diyelim. bu durumda da işverene takılırız, bunun maliyeti daha da fazla olur.
*
işveren engelinden başka bir diğer engel, bunun çifte standart olmasıdır*. 30 gün çalışan erkekle 27 gün çalışan bir kadın* aynı miktarı alacaktır. adil olmak adına 27 gün çalışan kadına 6000, 30 gün çalışan erkeğe 6600 küsür verilecek dediniz diyelim. bu durumda da işverene takılırız, bunun maliyeti daha da fazla olur.
*
devamını gör...
15.
ince bir düşünce olmakla beraber; chp'nin "dostlar alışverişte görsün" mottosuyla giriştiği işlerden biridir. akp ve mhp'nin böyle bir teklife nasıl bakacağını bilmiyor olamazlar.
devamını gör...
16.
konu güzel ancak bu tarz düzenlemeler ekonomi gerçekten çok iyi olmadığı müddetçe, yarar değil zarardır.
iş zaten bulunmuyor, işveren bakıcak kadın dicek ayda nerden baksan 1 gün regl izni, minumum.
almıcak, erkek bakıcak. daha çok çalışır diye.
ekonomi izlanda, irlanda seviyesine gelmeden, birkaç kanun ile o seviyeye getirilemez. ekonomi düzelimce firmalar zaten kendiliğinden vermeye başlıcak. bu izni hala vermek istemeyen 2-3 geri kafalı patron için çakarsın kuralı.
iş zaten bulunmuyor, işveren bakıcak kadın dicek ayda nerden baksan 1 gün regl izni, minumum.
almıcak, erkek bakıcak. daha çok çalışır diye.
ekonomi izlanda, irlanda seviyesine gelmeden, birkaç kanun ile o seviyeye getirilemez. ekonomi düzelimce firmalar zaten kendiliğinden vermeye başlıcak. bu izni hala vermek istemeyen 2-3 geri kafalı patron için çakarsın kuralı.
devamını gör...
17.
modern yüzyıl diye adlandırdığımız şu çağda her şeyin pozitif ayrımcılığa dönüşmesini izliyoruz. aslında temelinde bu durumu yanlış bulmuyorum ama şu var bu durum fazlasıyla su istimal edilir ve ayrıca bu ülkede zaten kadın erkek eşitliği adı altında erkekler ezilirken böyle bir durumda erkeğin üstüne daha çok düşülecek. diğer yazarların dediklerini tekrar etmeyeceğim, iş yükü erkeğe binecek falan zaten bunlar bariz ama olay iş yükünün erkeğe binmesi ya da kadının az çalışacak olması değil, olay bu durumun genel olarak hep olması. örnek olarak opet'in kadın gücü adı altında erkek market elemanı almaması veya diğer süper marketlerin kasaya erkek eleman almaması. şu a-101 ve türevlerine gelmiyorum bile. sırf kadın diye müdür tarafından kayrılan bir ton kadın var ve kendilerine haksızlık yapılacak olsa ortalığı yıkacak insanlar bu olaya razı geliyorlar çünkü neden olmasın? öyle bir şey yok falan demeyin a-101 de çalışmış biri olarak bunu çok net söyleyebilirim. pandemi sürecinde hafta sonu sadece erkekleri çağırıyorlardı aman kadınlar yorulmasın diyorlardı birde açık açık ki zaten bu yüzden işten çıkmıştım. tüm ağır işler erkeğe yüklenir, kadınlarsa ya kasaya bakar ya da düz reyon dizme/düzenleme işine verilir. neyse konumuza dönelim. şu an zaten iş gücü açısından kadın erkek ayrımı var. örnek olarak muhasebe ve çağrı merkezlerine genelde erkek aranmıyor ama sıra inşaat, çöpçülük ya da herhangi bir ağır işe geldiğinde başvurmana bile gerek yok, işyerinin önünden geçsen gel başla diyorlar. kadınlarımız şuna karar vermeli adalet mi istiyorlar? kayrılmak mı? bu arada herkes böyle demiyorum ama çevremde gördüğüm herkes böyle. gerçi yaşadığım çevre itibariyle okuyan ve araştıran sayısı az. istanbul küçükçekmece'de olay hayatta kalmaktır kabul ediyorum. o yüzden araştırmak yerine sosyal medya da gördükleri şeylere inanan ve işine geleni savunan insanlar var çoğunlukta ama bu durum sosyal medyada, diğer ilçelerde ve ülke genelinde de hiç az değil.
aslında bu konuyu çok takmamak lazım. neden derseniz sonuçta zaten pozitif ayrımcılık her yerde var. tek bu olaya mı kaldık? eğer bu ayrımcılığın düzelmesini istiyorsanız sizde ses çıkaracaksınız başka yolu yok. gerçi erkek haklarını koruma derneği (evet böyle bir dernek var.) bile “artık en önce kadınlar ve çocuklar, sonra evcil hayvanlar, en sonra da erkekler geliyor” demişken habere de buradan ulaşabilirsiniz çabalamanın anlamını tam olarak bilemiyorum. şu an erkekler her şeye göğüs gerer, kadınlar eziliyor olarak lanse ediliyor. bu arada kadınlar bana kızmasın tüm hepiniz böylesiniz demiyorum, sonuçta her cinsin, ırkın ve milletin kötüsü ve iyisi var; ama çoğu kadın kadın erkek eşitliğini ayrımcılığa dönüştürmüş durumda ki zaten feminizmin temelinde eşitlik değil kadını korumak vardır. yani erkek ölse umursamaz feminizm. bakın feminist demiyorum feminizm diyorum.
çoğu kadın her daim kendilerinin kayırılmasını istiyorlar sonra neden kariyer basamaklarında yükselemiyoruz diyorlar. sen her ay dört gün izin isteyip, iş saatinde de kankinle dedikodu yaparken rakibin olan erkek sabah akşam mesai yapıyor ve yapmaya mecbur kalıyor. sence hanginiz yükselmeyi hak etmiş oluyor? zaten kayırılmak istemeyen kadınlar iş hayatında çok rahat bir şekilde yükseliyor (bkz: berna gözbaşı) . hakkını arayan kadınlar selam olsun, onlarla hiçbir sorunum yok. bu yazıda bahsettiğim insanlar, patronuna sulanarak sabah akşam izin alan, izin almasa dahi telefonla oynayan kadınlar. sadece kadın olduğu için özel haklar talep eden, eşitlik değil ayrımcılık isteyen kadınlar.
son olarak chp'nin de aklına edeyim ben. marjinal ve modern gözükeceğim diye saçma sapan adaletsiz ve eşitsizliğe çanak tutan öneriler yaparak atatürk ruhuna aykırı davranıyor, tepki topluyor. kadın erkek eşitliği seçme ve seçilme hakkıdır, kadınla erkeği eşit görüp iş hayatına atılabilmesine izin veren yasalar koymaktır. erkek kadının yükünü üstlenirken kadın evde sefa sürsün değil. bu linkide bırakmak istiyorum. bunun mesajını cem yılmaz kaç yıl önce vermişti.
erkek haklarını koruma derneği'nin face sayfası.
umarım kimse gelip kadınlar öldürülüyor, eziliyor diye bana karşı çıkmaya kalkmaz çünkü ben kadına şiddeti reddetmiyorum. köylük yerlerde kadının ezildiğini de reddetmiyorum. ben erkeğe şiddetin meşrulaştırıldığından bahsediyorum. erkek ölünce üçüncü sayfa haberi, kadın ölünce manşet olmasından bahsediyorum. adalet arayınız efendim, eşitlik arayınız. kendi menfaatinize uyacak çıkar dolu sözleşmelere imza atmayınız.
aslında bu konuyu çok takmamak lazım. neden derseniz sonuçta zaten pozitif ayrımcılık her yerde var. tek bu olaya mı kaldık? eğer bu ayrımcılığın düzelmesini istiyorsanız sizde ses çıkaracaksınız başka yolu yok. gerçi erkek haklarını koruma derneği (evet böyle bir dernek var.) bile “artık en önce kadınlar ve çocuklar, sonra evcil hayvanlar, en sonra da erkekler geliyor” demişken habere de buradan ulaşabilirsiniz çabalamanın anlamını tam olarak bilemiyorum. şu an erkekler her şeye göğüs gerer, kadınlar eziliyor olarak lanse ediliyor. bu arada kadınlar bana kızmasın tüm hepiniz böylesiniz demiyorum, sonuçta her cinsin, ırkın ve milletin kötüsü ve iyisi var; ama çoğu kadın kadın erkek eşitliğini ayrımcılığa dönüştürmüş durumda ki zaten feminizmin temelinde eşitlik değil kadını korumak vardır. yani erkek ölse umursamaz feminizm. bakın feminist demiyorum feminizm diyorum.
çoğu kadın her daim kendilerinin kayırılmasını istiyorlar sonra neden kariyer basamaklarında yükselemiyoruz diyorlar. sen her ay dört gün izin isteyip, iş saatinde de kankinle dedikodu yaparken rakibin olan erkek sabah akşam mesai yapıyor ve yapmaya mecbur kalıyor. sence hanginiz yükselmeyi hak etmiş oluyor? zaten kayırılmak istemeyen kadınlar iş hayatında çok rahat bir şekilde yükseliyor (bkz: berna gözbaşı) . hakkını arayan kadınlar selam olsun, onlarla hiçbir sorunum yok. bu yazıda bahsettiğim insanlar, patronuna sulanarak sabah akşam izin alan, izin almasa dahi telefonla oynayan kadınlar. sadece kadın olduğu için özel haklar talep eden, eşitlik değil ayrımcılık isteyen kadınlar.
son olarak chp'nin de aklına edeyim ben. marjinal ve modern gözükeceğim diye saçma sapan adaletsiz ve eşitsizliğe çanak tutan öneriler yaparak atatürk ruhuna aykırı davranıyor, tepki topluyor. kadın erkek eşitliği seçme ve seçilme hakkıdır, kadınla erkeği eşit görüp iş hayatına atılabilmesine izin veren yasalar koymaktır. erkek kadının yükünü üstlenirken kadın evde sefa sürsün değil. bu linkide bırakmak istiyorum. bunun mesajını cem yılmaz kaç yıl önce vermişti.
erkek haklarını koruma derneği'nin face sayfası.
umarım kimse gelip kadınlar öldürülüyor, eziliyor diye bana karşı çıkmaya kalkmaz çünkü ben kadına şiddeti reddetmiyorum. köylük yerlerde kadının ezildiğini de reddetmiyorum. ben erkeğe şiddetin meşrulaştırıldığından bahsediyorum. erkek ölünce üçüncü sayfa haberi, kadın ölünce manşet olmasından bahsediyorum. adalet arayınız efendim, eşitlik arayınız. kendi menfaatinize uyacak çıkar dolu sözleşmelere imza atmayınız.
devamını gör...
18.
yine sadece kadınların yaşadığı bir durum olan regl konusunda erkeklerin kadınlardan çok yorum yaptığı bir başlık olmuş. erkeklere sorsak ya bence. sizce kadınlar regl olunca bir gün izin verilmeli mi diye referandum yapsak ama sadece erkekler oy kullansa? her b.ku siz biliyorsunuz malum.
devamını gör...
19.
her kuşu öptük de bir leylek kaldı
devamını gör...
20.
bir haksızlık adaletsizlik karşısında durmak için tek cinsiyete sahip olmamız gerektiğini öğrendiğimiz başlık.
sen adet oldun diye gidip yatacaksın, belki senin işin yetişsin diye erkek senin işini yapacak ne başının zoruysa. ve bundan dolayı ekstra para da almayacak.
ama sen kalkıp "boşloğo kodonlor yorono hop orkoklor yozmoş" diyeceksin.
ne kadar andaval var hakikaten. haksızlığa uğrayacak olan erkek. senin işini adet oldun diye erkek yapacaksa çalışma erkek alınsın yerine otur evinde adet sancını çek. bize ne alüminyum sizin adet sancınızdan, bu ne profesyonellikten uzak taleplerdir.
sen adet oldun diye gidip yatacaksın, belki senin işin yetişsin diye erkek senin işini yapacak ne başının zoruysa. ve bundan dolayı ekstra para da almayacak.
ama sen kalkıp "boşloğo kodonlor yorono hop orkoklor yozmoş" diyeceksin.
ne kadar andaval var hakikaten. haksızlığa uğrayacak olan erkek. senin işini adet oldun diye erkek yapacaksa çalışma erkek alınsın yerine otur evinde adet sancını çek. bize ne alüminyum sizin adet sancınızdan, bu ne profesyonellikten uzak taleplerdir.
devamını gör...
21.
kadın çalışan istihdamının tabutuna çivi çakacak öneridir bilin istedim.
devamını gör...