1.
sirkecide dolanırken ara sokaklardan birinde bir kalabalık gördüm.
tabii toplumuzun sıradan bir bireyi olarak merak ettim. bu kalabalık da neyin nesiydi?
karşıma neyin çıkacağından haberim yok ama.
veeee o hep videolarını seyrettiğim 'çiğköfte katili' tam da karşımda duruyor. hemen telefonuma sarıldım, önce bir poz almalıydım.
pozumu aldıktan sonra seyretmeye başladım.
kalabalık bir taraftan, ali ustanın bağırışları, milleti azarlayışları bir taraftan, nereye düştüm ben böyle dedirtti bana.
çok değişik bir yer.
ali usta bir kere deli bir adam. böyle bir enerji böyle bir hız böyle bir çene olamaz.
yani gün boyu ayakta muhtemelen. yıllardır da bu işi yapıyor. bi an ister istemez ali ustayı bir ofiste hayal ediyorum.
aman allahım cehenneme dönerdi galiba.
neyse efendim yanındakiler de onun hızına yetişmek zorunda. ne istiyorsa saniyesinde yerine gelmeli.
buna siz müşteriler de dahilsiniz. hele ki biraz geç yanıt verin, artık ali ustanın dilinden kurtulamazsınız.
yani videodaki ali usta gerçek, eksiksiz şekilde.
ben de tabii merak ediyorum tadını çiğköftenin. bu kadar meşhur bir çiğköfteci sadece enerji ve şöhretten ibaret olamaz herhalde.
müşkülpesent bir kaç git gel sonrası denemeye kara veriyorum.
sıraya girmeniz gerekiyor önce. şöhretin bir bedeli var. uzun sürmüyor ama bekleyiş. alacağınız şeyin parasını verdikten sonra o an geliyor.
çiğköftenize kavuşacaksınız. ama istediğiniz çiğköfteye değil.
ali usta size soruyor ama nereye soruyor allah aşkına?
acı olsun mu limon olsun mu nar ekşisi olsun mu? kim hayır der.
ama bunlar çiğköfteye kurak bir yere yılda bir inen allah'ın rahmeti gibi. artık nasibinize ne kadar gelirse.
dürümün hali zaten içler acısı. koyduğu marullar dürümün yüzde 40'lık kısmına denk geliyor.
tabii ali usta'yı bilenler başlarına böyle bir şeyin geleceğini çok iyi biliyor.
gelelim yemek faslına. aldık dürümle ayranı ama nerede yiyeceğiz?
önce etrafıma bakınıyorum. millet ayakta yiyor. ve hiç rahatsız değiller bu durumdan.
ben de diyorum herhalde adet böyle. bir kaç ısırık ve ayran içme çabasından sonra iç kısmı denemeye karar veriyorum.
ve milletin ayakta yeme adetine şükrederek boş yerlerden birine geçiyorum.
ve bir çiğköfte meraklısı olarak artık rahat rahat tadına bakabilirim.
ilk ısırıklarda, salçalı bulgur lan bu, dediğimi hatırlıyorum.
çiğköfte zaten salçalı bulgurdur bir yerde ama siz o tadı almazsınız direkt olarak.
ama sonra o tada alışıyorum çok garip bir şekilde. yediğim bu salçalı bulgurun değişik bir orijinalliği var.
ilk etapta beğenmediğim çiğköfte, allah allah fena değilmiş boyutuna evriliyor.
bana sorarsanız denenmeyi hak eden bir çiğköftesi var ali usta'nın.
tabii toplumuzun sıradan bir bireyi olarak merak ettim. bu kalabalık da neyin nesiydi?
karşıma neyin çıkacağından haberim yok ama.
veeee o hep videolarını seyrettiğim 'çiğköfte katili' tam da karşımda duruyor. hemen telefonuma sarıldım, önce bir poz almalıydım.
pozumu aldıktan sonra seyretmeye başladım.
kalabalık bir taraftan, ali ustanın bağırışları, milleti azarlayışları bir taraftan, nereye düştüm ben böyle dedirtti bana.
çok değişik bir yer.
ali usta bir kere deli bir adam. böyle bir enerji böyle bir hız böyle bir çene olamaz.
yani gün boyu ayakta muhtemelen. yıllardır da bu işi yapıyor. bi an ister istemez ali ustayı bir ofiste hayal ediyorum.
aman allahım cehenneme dönerdi galiba.
neyse efendim yanındakiler de onun hızına yetişmek zorunda. ne istiyorsa saniyesinde yerine gelmeli.
buna siz müşteriler de dahilsiniz. hele ki biraz geç yanıt verin, artık ali ustanın dilinden kurtulamazsınız.
yani videodaki ali usta gerçek, eksiksiz şekilde.
ben de tabii merak ediyorum tadını çiğköftenin. bu kadar meşhur bir çiğköfteci sadece enerji ve şöhretten ibaret olamaz herhalde.
müşkülpesent bir kaç git gel sonrası denemeye kara veriyorum.
sıraya girmeniz gerekiyor önce. şöhretin bir bedeli var. uzun sürmüyor ama bekleyiş. alacağınız şeyin parasını verdikten sonra o an geliyor.
çiğköftenize kavuşacaksınız. ama istediğiniz çiğköfteye değil.
ali usta size soruyor ama nereye soruyor allah aşkına?
acı olsun mu limon olsun mu nar ekşisi olsun mu? kim hayır der.
ama bunlar çiğköfteye kurak bir yere yılda bir inen allah'ın rahmeti gibi. artık nasibinize ne kadar gelirse.
dürümün hali zaten içler acısı. koyduğu marullar dürümün yüzde 40'lık kısmına denk geliyor.
tabii ali usta'yı bilenler başlarına böyle bir şeyin geleceğini çok iyi biliyor.
gelelim yemek faslına. aldık dürümle ayranı ama nerede yiyeceğiz?
önce etrafıma bakınıyorum. millet ayakta yiyor. ve hiç rahatsız değiller bu durumdan.
ben de diyorum herhalde adet böyle. bir kaç ısırık ve ayran içme çabasından sonra iç kısmı denemeye karar veriyorum.
ve milletin ayakta yeme adetine şükrederek boş yerlerden birine geçiyorum.
ve bir çiğköfte meraklısı olarak artık rahat rahat tadına bakabilirim.
ilk ısırıklarda, salçalı bulgur lan bu, dediğimi hatırlıyorum.
çiğköfte zaten salçalı bulgurdur bir yerde ama siz o tadı almazsınız direkt olarak.
ama sonra o tada alışıyorum çok garip bir şekilde. yediğim bu salçalı bulgurun değişik bir orijinalliği var.
ilk etapta beğenmediğim çiğköfte, allah allah fena değilmiş boyutuna evriliyor.
bana sorarsanız denenmeyi hak eden bir çiğköftesi var ali usta'nın.
devamını gör...