city hall

bu filmde aslında belediyeler de ve onunda üstündeki konumlarda dönen işlerin arka planını izliyoruz. bir polisin bir suçluyu tutuklamak yerine öldürmeye çalışması sonrası çıkan çatışma da hem kendi ölüyor hem suçlu ölüyor. böyle olunca da şehir bir anda bir şeyleri sorgulamaya başlıyor. çocuğu öldüren kurşun kimden çıkmış diye bakılırken suçlu neden dışardaymış sorgulaması başlıyor. onu serbest bıraktıran sebepler araştırılırken soru sorulan insanların korkup gittikleri büyüklerin aslında kim olduklarını ve bu büyüklerin aslında kiminle takıldığını hatta ölenlerin umurlarında olmadıklarını halen daha kendine bir ihale koparma peşinde olduklarını izliyoruz. her ne kadar iyi niyetli insanlar olsa da herkes kendini düşünüyor ve işin sonunda kendi yaptığının doğru olduğunu hatta karşı tarafın söylediği doğru bile olsa umursamamaya başlıyor. kötü yanı ise ölenlerin kendi yaptıklarının sonucu olarak öldüklerini bilseler de yine de kendi hırslarının peşinde koşmaları.