1.
zaten fazla olanın 'daha'sı için kullanılan zarf öbeği. bazen bunun yerine ''daha çok''u da kullanırız. ama bu ondan daha güzeldir. o, burada bile bir öncekine üstünlük belirtmeyi sağlayan ifadedir.
daha fazla yol, daha fazla votka, daha fazla baudrillard, daha fazla müzik, daha fazla sessizlik, daha fazla sevimsizlik... daha fazla hiçbir şey. ''daha fazla'' iyidir.
daha fazla yol, daha fazla votka, daha fazla baudrillard, daha fazla müzik, daha fazla sessizlik, daha fazla sevimsizlik... daha fazla hiçbir şey. ''daha fazla'' iyidir.
devamını gör...
2.
yorumlarda falan uzun 1 mesaji full gormek icin yazan lafiz. tiklayinca yazinin full hali gozukur.
devamını gör...
3.
"daha fazla" ifadesi; bir şeyin derece, miktar, yoğunluk vb. anlamındaki artışını ifade eden bir söz öbeğidir. elde bulunanın yetersiz olduğunu ve onun daha da çoğuna ihtiyaç duyulduğunu belirtmek için kullanılır. yani eldeki şeyin mevcut durumunun ötesine geçme isteği veyahut ihtiyacını ifade eder diyebiliriz.
bahsi geçen söz öbeğine 20. yüzyıl türk edebiyatında sıkça yer verilmiştir. servet-i fünün, milli edebiyat gibi edebi dönemlerde "daha fazla" ifadesi çoğunlukla daha geleneksel anlamlarda yani bir şeyin miktarını, derecesini artırmak anlamında kullanılmıştır. bu söz öbeği her ne kadar nesnel ve tanımlayıcı bir rol üstlenmiş olsa da ikinci yeni döneminde sahip olduğu nesnel gövdesinden sıyrılıp daha soyut ve derin bir karaktere bürünmüştür.
şairler ikinci yeni şiir hareketinde "daha fazla" ifadesini kullanarak bir şeylerin sınırlarını zorlamayı, derinleşmeyi ve hatta yoğunlaşmayı vurgulamışlardır. aynı zamanda bireyin modern dünyadaki bitmek bilmeyen arzularını ve tatmin olmayan benliklerini de büyük bir başarıyla simgelemişlerdir. bu gibi söz öbekleri bir şeyleri nicelemenin yanı sıra karmaşık ve çatışmalarla dolu iç dünyalarını yansıtmak için şairler için eşsiz bir araçtı. bundan dolayıdır ki "daha fazla" ifadesini edebi metinlerde yalnızca niceliksel bir artış olarak değil de duygusal ve varoluşsal bir derinleşmenin dışavurumu olarak da görmemiz muhtemeldir.
"her şeyin fazlası zararlıdır ya,
fazla şiirden öldü edip cansever."
bahsi geçen söz öbeğine 20. yüzyıl türk edebiyatında sıkça yer verilmiştir. servet-i fünün, milli edebiyat gibi edebi dönemlerde "daha fazla" ifadesi çoğunlukla daha geleneksel anlamlarda yani bir şeyin miktarını, derecesini artırmak anlamında kullanılmıştır. bu söz öbeği her ne kadar nesnel ve tanımlayıcı bir rol üstlenmiş olsa da ikinci yeni döneminde sahip olduğu nesnel gövdesinden sıyrılıp daha soyut ve derin bir karaktere bürünmüştür.
şairler ikinci yeni şiir hareketinde "daha fazla" ifadesini kullanarak bir şeylerin sınırlarını zorlamayı, derinleşmeyi ve hatta yoğunlaşmayı vurgulamışlardır. aynı zamanda bireyin modern dünyadaki bitmek bilmeyen arzularını ve tatmin olmayan benliklerini de büyük bir başarıyla simgelemişlerdir. bu gibi söz öbekleri bir şeyleri nicelemenin yanı sıra karmaşık ve çatışmalarla dolu iç dünyalarını yansıtmak için şairler için eşsiz bir araçtı. bundan dolayıdır ki "daha fazla" ifadesini edebi metinlerde yalnızca niceliksel bir artış olarak değil de duygusal ve varoluşsal bir derinleşmenin dışavurumu olarak da görmemiz muhtemeldir.
"her şeyin fazlası zararlıdır ya,
fazla şiirden öldü edip cansever."
devamını gör...