türkçesi "altı derecelik ayrılık" anlamına gelen bir teoridir. dünyadaki herhangi iki insanin arasında sadece 6 kisi olduğunu iddia eder. doğru bağlantıları takip ettiğinizde 6 adım sonra dünyadaki herhangi bir kişi ile aranızdaki bağı görebilirsiniz,* der.

birçok film ve kitap bu teori üzerine kurulmuştur. hatta kullandığınız * tüm sosyal medya uygulamalarındaki arkadaş önerilerinin bu teori üzerine kurulu olduğu fark edilebilir.

dünyadaki tüm insanları kapsamasa da benzer kültürün içinde yer alan insanlar arasında geçerli olduğunu gördüm ve yıllar sonra -altı ay öncesi- tekrardan beni hayrette bırakan inandığım teoridir.
devamını gör...

yıllar önce altınoluk'ta rastgele girdiğim bir lokantada yediğim,lezzetini hala unutamadığım şahane yemek.
devamını gör...

yıllardır kapısı misafir gelmediği için açılmayan, sadece bayramdan seyrana girişin serbest olduğu, bunun dışında annelerimizin nasa üssü hassasiyetiyle yaklaştığı odanın halidir. kimse girmez, buna rağmen yerler süpürülür silinir, koltuklar silinir, tozlar alınır. şekil şemal değiştirilir... neymiş ya misafir gelirseymiş. gelirse oturma odasına geçsin canım o da insan nihayetinde.
devamını gör...

çileleri sorsanız mutlaka yazacak bir şeyler bulurdum.
devamını gör...

damla sakızı-karamel.
şimdi lütfen artık akşam üstümüze ceket alacak havaları geçip dondurma yerken serinleyeceğimiz akşamlara gidelim.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

tercüme, müzik ve kolaj yapmaya uğraşıyorum. tercüme sanat mı diye soracak canım yazar kardeşlerim, evet sanat.
devamını gör...

acayip bir bilgi öğrenince yarın bir gün kim milyoner olmak ister yarışmasına katılırsam, bununla alakalı bir soru çıkarsa ve cevaplarsam çok havalı olurdu diye düşünmek.
devamını gör...

genelde tanımları oylamaktan çekinmiyorum fakat favori butonunu daha çok arada dönüp bakacağım tanımlar için kullanıyorum. arşiv gibi yani.
devamını gör...

fakir edebiyatı. amansız bir hastalık veya ölüm dışında her şeyin çözümü paradır. çok olması biraz sıkıntılıdır. ama çözüm yaratacak kadar olmalı.
devamını gör...

aslında bence yeni yazarlar, kendini geliştirmek isteyenler, yazmayı sevenler için müthiş bir platform ancak şöyle bir gerçek var ki herkes iyi olduğu işi yapmalı. bilmem kaç kişinin internet üzerinde kitabı okuması bunların edebi değeri olduğu anlamına gelmez ve internette tuttu diye bu kitapların basılması gerçek yazarlara karşı büyük bir saygısızlık bana göre. kafa dağıtmak için, birilerine seslenmek veya sadece hayal dünyanıza birilerini misafir etmek için wattpad de kitap yazmak kesinlikle çok güzel bir hobi olacaktır ancak hobileri basıp, edebiyat dünyasına sokmaya çalışarak o dünyaya daha fazla zarar vermeyelim.
devamını gör...

60’lar, 70’ler ve 80’lerde insanların çevrelerini türk filmlerindeki gibi siyah beyaz ya da soluk renklerde gördüklerini sanırdım.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu parantezleri, allah kendisi mi koyuyor? merak ettiğim ayet.
devamını gör...

bir kadını ihtiyacı olan bir şeyi alırken görmektir. tıpkı sizin de marketten su ve yemek almanız gibi. komik değil abicim, cidden değil. ekşi sözlükten kaçtım zaten bir de burada karşılaşmak istemiyorum.

alın troll başlıklarınızı defolun gidin ait olduğunuz yere, yeter.
devamını gör...

oya aydoğan*
boğazına patates kızartması kaçmıştı.
devamını gör...

sobanın başından kalkınca yün hırka giyilir pencereye doğru gidilirken; sokağa çıkmak gibi bir şey. dönüşte hırka çıkarılır; pencereye ikinci gidişinde üşütürsün yoksa. sinir içinde bir ileri bir geri dolaşmak güçleşir bu yüzden.

tehlikeli oyunlar, oğuz atay.
devamını gör...

öncelikle ukdeyi bıraktığı için sayın yazar marie curie'ye saygılarımı sunmak istiyorum.

sihirli karelerin az buçuk tarihçesi

çin kaynaklarına geçenlere göre yaklaşık 3000 yıl önce bir gün lo nehrinden çok büyük bir kaplumbağa çıkmış ve bu kaplumbağanın üzerinde sağa 3 sola 3 olmak üzere toplam 12 tane kare varmış ve her karenin içerisinde ise belirli sayıda noktalar varmış. bu noktalar hangi yönden toplanırsa toplansın hep aynı sonucu* vermekteymiş.* imparatorun bu sihirli karenin ilk örneğini kaydetmesiyle birlikte sihirli karenin geçmişten günümüze olan serüveni başlamış oldu. söylenene göre sihirli karenin çin'de başlayan serüveni öncelikle hindistan'a ve uzun bir zaman dilimi sonrasında da eski yunanlara taşınmış oldu. batıdaysa sihirli karelerle ilgili ilk yazılı kaynak yaklaşık ms 70 yılına ait olan smirnili* theon’un yapıtıdır. 9. yy.da sihirli karenin arap dünyasına girmesiyle birlikte sihirli kareler arap astrologlar tarafından gök haritalarının çizimlerinde de kullanılmış. ortaçağ avrupası'nda ise henüz bilimsel düşüncelerin yaygın olmadığı dönemlerde* matematiksel ve dini unsurlar ile ilişkilendirilmiş.

yani bu sihirli kareler binlerce yıldır tüm insanoğlunun ilgisini üzerinde toplamayı başarmış ve birçok bilim dalında da kullanılmıştır. hala birçok konuda gizemini korumayı başarmış sihirli kareler fikrimce gerçekten muhteşem ve kusursuzlardır.

peki nedir bu sihirli kareler?

n bir doğal sayı olsun nxn'lik bir karenin içine 1'den n^2'ye kadar olan tüm doğal sayıları yerleştirelim* ve bu yerleştirmeyi öyle bir yapmalıyız ki her köşenin, her kenarın ve her iki çaprazın da* toplamlarının aynı olma şartını sağlamalıyız. bu toplama sihirli toplam denir.

haydi gelin basitçe bir şekilde sihirli toplamı bulalım.

öncelikle 1'den n^2'ye kadar yazılan tüm sayıların toplamını bulmakla başlayabiliriz. 1'den n^2ye kadar yazılan tüm sayıların toplamı n^2(n^2+1)/2'dir* aynı zamanda fark ettiyseniz n tane sıra var ve her sıranın toplamı birbirine eşit bundan ötürü sihirli toplam'ı bulmak için yukarıdaki formülü n'e bölmeliyiz. yani sihirli toplam n(n^2+1)/2 sayısına eşittir.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
örneğin elimizde böyle bir sihirli kare olsun. şimdiyse bunun sihirli toplamını bulalım.
bu sihirli karede n=3 olduğundan bu sihirli karenin sihirli toplamı = 3(3^2+1)/2 = 15'tir.
elimizdeki sihirli kare n=4 olsaydı sihirli toplamı bulmak için aynı formülü uygulayıp 34 bulabilirdik veya n=5 olsaydı yine aynı formülü uygulayıp 65 bulabilirdik.
devamını gör...

programmable logic controller' ın kısatmasıdır. türkçeye programlanabilir mantıksal denetleyici veya programlanabilir lojik kontrolör diye çevirebiliriz. plc içine yüklediğiniz program neticesinde çıkışlarından kontrol sağlayan otomatik bir araçtır. monitör ve klavyesi olmayan bilgisayarda diyebilliriz bunlara. 1968 de ilk kez kullanılmaya başlanmış, şöyle bir şey:

plc’ lerden önce kontaktör röle ile devrelerde kontrol sağlanmaktaydı. bu ikisi de (çok detaya girmeden anlatırsak) üzerinden elektrik geçerek devreyi açıp kapayan kontrol elemanlarıdır. devrelerde bunlar çok fazla kullanıldığı için bir arıza durumunda arızayı takip edip bulmak ve yenisi ile değiştirmek hem zahmetli hem de masraflıydı. ayrıca sistemi değiştirmek istediğinizde epey uğraşmak gerekiyordu.

plc de ise yüklü olan program sayesinde, girişten gelen sinyal kendi içinde işlenerek sanki fiziki bir devre var da onun içindeki kontaktör röleler çalışıyormuş gibi işlem yapar. eskiden devrede çok fazla kontaktör, röle v.s kullanılırken plc devresiyle bu bir kaç taneye düşürülmüştür. kullanılan malzeme azaltılıp ekonomik yönden bir iyileştirme yapılmıştır. böylece herhangi bir değişiklikte devrenin tamamen değiştirilmesi önlenmiştir ve büyük bir zaman tasarrufu sağlanmıştır. plc lerin eski tip röleli sistemlere göre avantajları şöyle sıralanabilir:

- her şeyden önce kompakt bir yapıda olduklarından kötü çevre koşullarında, özellikle tozlu ortamlarda, röleli kumanda devrelerine göre daha güvenlidir.
- güvenilirliği yüksek, bakımı kolaydır. devrelerde arıza aramayı kolaylaştırır.
- bilgisayarla ve diğer kontrolörle haberleşme olanağı vardır. bu özelliği, bilgisayarlı otomasyon işlemine olanak sağlar.
- arıza yapma ihtimali azdır. bir plc için arızalar arası ortalama süre yaklaşık olarak 8.000 saattir.
- kontrol devresinin işlevi yazılımla sağlandığından, kontrol devresini tasarlamak, röleli bir devrenin tasarımından daha kolaydır.
- bütün kontrol işlevleri yazılımla gerçekleştiğinden, farklı uygulama ve çalışma programlarını sağlamak son derece kolaydır ve donanımın değiştirilmesine gerek kalmaksızın yazılımın değiştirilmesi yeterlidir.
- röleli kontrol devrelerine göre çok daha az yer kaplarlar.
devamını gör...

türkiye de nesli tükenmekte olan bir ağaçtır. meyvesi hariç, meyve çekirdeği dahil bütün kısımları zehirlidir. tohumunun zehirli olmasından dolayı tohumdan yetiştirilmesi imkansız denecek kadar zor olan bir ağaçtır. kuşlar tarafından yenen meyvenin dışkıyla birlikte dışarı atılması sonucu tohumda ki çimlenme engeli ortadan kalkmış olur. oldukça dayanıklı ve esnek bir ağaç olmasından dolayı savaşlarda kullanılan geleneksen yaylar bu ağaçtan yapılmıştır. ülkemizde en yaşlı porsuk ağacı zonguldak'tadır. 4112 yaşındadır.
devamını gör...

en sevdiğim filmdir.
bu filmi 102030.defa da izlesem aynı duyguları hissediyorum.filmden sıkılmak bir yana forrest'ı her gördüğümde seviniyorum.böyle bir film yaratmak çok zordur.çünkü ben bu filmin esas amacının iyi bir film yapmak yerine bir insanı ne kadar iyi bir şekilde anlatabilmek olduğunu düşünüyorum.forrest gump gibi bir karakteri de ancak tom hanks canlandırabilirdi.

bu filmi muhteşem yapan bir diğer özellik ise amerikan tarihine ve 20.yüzyıl'a damaga vuran olayları bir karakterin bakış açısıyla anlatması. vietnam savaşı, soğuk savaş , jfk gibi.
ayrıca forrest karakterinin insanlarda olan nefret duygusunu taşımadığını görüyoruz .vietnam savaşında bile forrest barışçıl bir insandır.fakat forrest'in büyük dedesi ku klux klan tarikatından bu büyük bir ayrıntı. forrest'in alabama'lı yani güney eyaletli olduğunu unutmayalım.

üniversitedeki amerikan futbolu maçı , elvis ve jfk ile tanıştığı ve jenny ile forrest'ın washington'da karşılaştığı sahneler ikoniktir.

film baştan aşağıya abd ve kapitalizm üzerine kurulmuştur. filmin ana karakterleri ise kapitalizm ve abd sistemine terstir örneğin:
forrest gump zeka özürlüğünden muzdarip. (sadece kapitalizmin değil tüm herkesin dışlayacağı bir kişi)
arkadaşı bubba siyahi bir insan ve 1960 larda amerika'da siyahi hakları doğrultusunda bir çok olay yaşanmıştı.teğmen dan ise bir vietnam gazisi. amerika vietnam'dan eli boş dönmüştü ve 60 lı 70 lı yıllarda savaş karşıtlığı hat safhadaydı ve o da toplumdan dışlanan bir insandı.
diğer karakterleri de incelerseniz onlarında motivasyonlarını ve hayat şartlarını göreceksiniz.

bu film yapıldığı günden beri eskimeyip güncelliği hiç geçmedi.anlatımı,mesajları ve karakterleriyle sinema tarihinin en büyük eserlerinden birisi olmuştur.
(bkz: run forrest run)
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim