de ki işte

on dört baskı yapan, metis yayınları tarafından basılan, yüz altmış sayfa kadar olan bir oruç aruoba kitabıdır. felsefe ağırlıklıdır. çok sağlam tespitler içerir.

--- alıntı ---

ölüm yaşamdan daha belirgindir.
ölüm yaşamdan daha kesindir.

yaşam belirsizdir; oysa ölüm,
belirgin ve kesindir.

hep bir süreç olan yaşam, ölüm anında,
sonunu değil, sonucunu bulur: ölüm
yaşamın sonucudur - kişinin nasıl bir
yaşam yaşadığı, öldüğü ölümden bellidir.

ölümü bilen, onun bilincinde olan bir yaşam,
yaşam sürecinin her anında ölümü yaşama katarak,
yaşamı bilinçli kılar - ölümü yaşamdan koparmadan,
ama ölümün yaşamı kaplamasına da izin vermeden,
ölümü, her an, yaşam kılar.

--- alıntı ---

bir oruç aruoba kitabıdır.

yürüme üçlüsünün ikinci kitabıdır. ilk kitabı için (bkz: yürüme) girdiğim tanım için ise #1108937 .
kitap oruç aruobanın felsefi söylemlerinden oluşur. sayfalarca şiirsel metinler. düşünmek için bırakılan boşluklar.

kitap 4 bölümden oluşuyor.

anlama-
rayış

ölüm (de )

yaşam (ki)

felsefe (işte)

genel olarak oruç aruoba tespitleriyle öne çıkıyor. şu şöyledir bu böyledir şeklinde yazıları okuyucuya düşündürtüyor. her bölümden büyük keyif aldım.
tabi yaşam ve felsefe bölümlerine ayrı parantez açmak istiyorum özellikle felsefe yani işte kısmı müthişti.
felsefe kısmı bizle oruç aruobayı ayıran kısım. diğer konularda en azından bilgi sahibiyiz. felsefe kısmında büyük usta nasıl bir felsefeci olduğunu göstermiş.
zaten daha önce dediğim gibi türkiye'de felsefe hakkında konuşabilecek en yetkin kişilerden biridir kendisi.
okurken cidden öyle dediğim ve canımı yakan bol bol tespitler vardı.
hoşuma giden başka kısım ise oruç aruobanın büyük düşünürlerin söylemleri hakkında yorum yapması oldu. mesela bazı sayfalarda bir düşünürün düşüncesi ile ilgili kendi yorumlarını yapmış ve altına o düşünürün adını yazmış.
tabi bol bol oruç aruobanın etkilendiği felsefecileri görüyoruz. özellikle nietzsche, kant ve wittgenstein ağırlıklı şekilde düşüncelerini okuyoruz.
felsefe hakkında nedir ne değildir nasıl yapılmalı gibi sorulara cevap getirmeye çalışıyoruz hem de oruç aruoba yardımıyla.
büyük felsefecilerin hakkında hikayeleri sayfa altında ufak yazılarla okuyup öğreniyoruz.
ölüm ve yaşam hakkında nefis analizleri bize ders oluyor.
ölüm nedir yaşam ne değildir görüyoruz.
bazen başımıza gelen olayları yazdığını görüyoruz ve yutkunuyoruz. altta örnek vereyim hemen.

yaşamında şunları da yaşayabileceksin:

1 birisini, ona söyleyecek bir şey bulamadığın için aramak.

2) birisini, onu artık görmeyeceğini söylemek için beklemek.

3) birisini, onu görmeye dayanamadığın için terk etmek.

neler yaşamayacaksın ki ! )

mesela bunların yazılı olduğu sayfa kalbime tornavida soktu. hepsini yaşamış biri olarak boğazım düğümlendi.

ölüm hakkında dedikleriyle ölüme sarıldım. ölümden korkmamayı gördüm. her bölümden ayrı ayrı keyif aldım. herkese yürüme üçlüsünü tavsiye ederim.

ha bu arada kitap metis yayınlarından yayınlanmıştır.

bu sabaha karşı elime alıp birkaç saat içinde bitirdiğim ve kalemini çok sevdiğim büyük felsefeci ve şair oruç aruoba imzalı 160 sayfalık eserdir.

sade şiir değil aynı zamanda ruhumuza seslenen dizelere ve metinlere sahip bir kitaptır. okurken çok yeri alıntı içine aldım. *
felsefik ve lirik açıdan ufuk açan, mutlaka okunulması gereken bir eser.

en sevdiğin dizinin yayınlanmış tüm bölümleri arasında rastgele bir bölüm açıp kahvaltı yaparken izlediğin gibi bu kitap da kitaplığında olduğu müddetçe ara ara rastgele bir sayfayı okurken yakalarsın kendini.

oruç aruoba imzalı eser;
başlık meta bilgisinde 2012 yılında yayınlandığı yazılmış olsa da kitap elbette farklı zamanlarda yeniden yayınlanmış olabilir, kitapta 1990 yılında yayınlandığı bilgisi yer alıyor.

şimdi kitaba geçelim,

bu kitabı okuduğumu biliyorum, zaten eskiden de bir tanım yazmışım ama yeniden okuyorum bu ara oruç aruoba ve yazdıklarını.

dün de hani (kitap) hakkında yazmıştım.

de ki işte adlı kitabımız;
anlama
rayış
ölüm
yaşam ve felsefe gibi bölümlere ayrılmış, hepsi farklı bağlamda olsa da hepsi felsefe ile ilintili olarak ele alınmış.

en çok yaşam ve ölüm adlı bölümleri sevdim, felsefe ile ilgili olan bölümü haddim olmayarak diğer bölümlere nazaran daha cansız/ yavan buldum.

yaşamı ve ölümü kendine has biçimde, zaten felsefeci olduğu için oldukça felsefik bir biçimde yansıtma şekli oldukça iyiydi.

en çok
yaşadıklarımız öldürdüklerimizdir sözünü iyi buldum, bu sözü zaten daha önce de yazardan biliyordum,

bu sözü biraz açmak gerekirse,

yaşadığımız her şey o anda ölmüştür,
onu bir daha yaşayamayacağız, artık içinden geçemeyeceğimiz bir an olarak sonsuza dek kalacak, yaşadığımız her şey artık çoktan ölü iken yaşanmamış şeyler ise henüz doğmamıştır.

kitabı tekrar okuduğuma sevindim.
yaşamı, ölümü ve felsefeyi birbirine benzer biçimde anlatması kitabı daha etkileyici kılıyor.

zaten yaşamımız ve ölümümüz felsefeyi en çok ilgilendiren şeylerden olmalı..