dışarıda balık yemek

genelde kazıklanmanın farz olduğu bir eylemdir. özellikle tatil yörelerinde kim kime ne kadar yaslarsa hoba gibi bir durum hakimdir.

ehlince, bir çok mekanda zaten balık pazarlığı baştan yapılıp iyi kötü belirlenir de, ha durum ne kadar farkeder şüpheli.. ama siz yine de baştan konuşun garipsenmez, adettendir ve hacıağa tarifesinden sizi nispeten korur.. ( yatırım tavsiyesi de değildir, zira kimileri kendini pavyon sanıyor. olabildiğince tarihçesi, sürekliliği bilinir adreslere gidin. rakılı da olanları kasdederek yazıyorum.)

lagos dedim...2000 dedi...sucuk ekmek dedim...gezen eşşek...

bu şekilde giderse evde bile zor yeriz gibi gözüküyor gerçi ama dışarısı için benim pek umudum kalmadı. tamamen işletme sahibinin o güne nasıl başladığı ile de alakalı olan bir kazık durumu mevcut .

lüks oldu maalesef (beslenmek)

balık ayıklamayı sevmeyen, kokusuna dayanamayan, kızartırken binbir zahmet ile uğraşan ev kadınları için vazgeçilmez aktivite.

akvaryumdan alip yemekten evladir. bosver gitsin.

balık ayıklamayı sevmeyen, kokusuna dayanamayan, kızartırken binbir zahmet ile uğraşan çalışan kadınlar için vazgeçilmez aktivite.

balık pahalı değil, siz fakir olabilirsiniz.
ne kadar balık? 700-800.
e bırakın da iki yarım döner ekmek parası kadar da olsun bir zahmet.

he mekan seçimi önemlidir.
kimi mekan taze ve günlük alır, kimisi buzluktan sana 5 aylık balığı yaslar.
pişmeden önce balığınıza bakın, yıl olmuş 2024 artık taze balıktan anlayın.
mekanı doğru seçin.
pişirmesi, yağı, pisliği, bulaşığı ve kokusu olmadan balığı hüpletin gitsin.

-
not: deniz ürünlerini çok iyi yapan biri olarak söylüyorum.
hep ev hep ev olmaz, sıkılırsınız.