düğün yapmak istemeyen gelin

söz nişan düğün yapmadım diye bütün akrabalarımdan linç yemişliğim vardır insanların amann insan bi kere evleniyor kisvesi altında gösteriş yapma uğruna para saçmalarına ,sonra yıllarca borç ödeyip "allah allah biz evlenince neden mutsuz olduk yahu"algısına ayar oluyorum

zaten eviydi eşyasıydı bir sürü borca girmiş insanın bir de düğün masrafıyla uğraşmak istememesindendir. hayır ne gerek var? bir gece için 30-40.000 lira harcamaya değer mi?

elli kilo kuru pasta yüz kilo limonata ve sade bir nikah töreni ile evlenecek olan gelindir. iğrenç gelenek ve göreneklere uymadığı için respect.

aradığım gelin adayı.

+50 tarafından linç yemeye hazır olmalıdır. ama sek nikah mis gibidir, o linçe değer. yürüyedur cesur yürek !

yok öyle bir gelin.

aslında çoğumuzun hayali şöyle düğünüm olsun değildir. bir sade nikahtır. ama ' kim ne der, ele güne karşı olmaz öyle, o ne öyle kaçmış gibi, hamile mi yoksa derler öyle apar topar olur mu hiç ' yorumlarından dolayı şıkır şıkır altınlarla kır düğünğnde buluruz kendimizi.

evet isteme merasiminden 2 ay sonra nikahımız olduğu ve düğün yapmadığım için komşular tarafından hamile mi acaba dedikodularına maruz kaldım :) 3 sene oldu anlamışlardır artık hamile olmadığımı

söz, nişan olayından kaçamadıysak da düğünümüz covid nedeniyle iptal oldu. buna rağmen hala "düğün yapmayacak mısınız, nasıl olur" diye insanların tepkisiyle karşılaştık. şimdiki aklım olsa bir ev dolusu eşya da almazdım ne zaman gideceğimiz belli olmayan bu şehirde. onu da yapmasak arkamızdan daha ne dedikodular çıkardı allah bilir. diyeceğim o ki insanlar her zaman konuşur, konuşacak. siz ne istediğinizi bilip başkalarını mutlu etmek için yaşamıyorsanız sorun yok.

akrabalarının arayıp da bulamadığı dedikodu malzemesini tek başına sırtlayan gelindir. biri "ne kabahat işledi de düğün yapmıyor" der, öbürü "kesin kırmızı kuşak takamadığından yapmıyor, pü, rezil" der, öbürü "hamile mi acaba..." der. gelin de tek başına "sizene a... k..." der gibi sade nikahla işi bitirir. bütün akrabalar şok!
kamu spotu; günde bir saat akrabaya maruz kalmak, günde bir paket sigara içmek kadar tehlikelidir. acilen akrabalarını geride bırakmalısın. akrabasız yaşam hepimizin hakkı. alo, akraba silme hattı 17...

benimle aynı kafada olan hemcins.

düğün;

- en az yarısını tanımadığınız insanların ve büyük ihtimalle cırtlak olan çocuklarının ortalıkta cirit attığı,

- takı merasiminin daha sonradan "o bizim oğlana şunu takmıştı, daha fazlasını takmayalım" gibi küçük hesaplara dönüştüğü,

- "bilmem kim düğünüme bile gelmedi" ile başlayıp "beni kıskanıyor"a kadar varabilecek bir düşünce yelpazesine yol açan,

- gelini ve damadı, kendi yaygın ifadeleriyle "en mutlu günlerinde" strese sokan,

- yapsanız da yapmasanız da, akrabalar tarafından hakkında dedikodu yapılacağı belli olan,

- bazı durumlarda gelinin kaprisi ile ayyuka çıkan ve kendinizden çok başkalarının yiyip içip eğlenmesine neden olan, bana göre gereksiz, tüm bunlara rağmen bazılarına göre çok gerekli bir aktivite.

hayata ilişkin öncelikli hedeflerim arasında hiçbir zaman evlenmek bulunmadığından, eğer sizin yerinizde olsaydım bunu yapmazdım diyebilirim sadece. yok o ne demiş, yok bu dedikodu yapmış... bırakın o işleri. dedikodunuzu yapacak kişilere zaten asla yaranamayacaksınız.

aile arasında, belki çok yakın 1-2 arkadaşı da çağırarak yiyeceğiniz bir yemekle yapacağınız kutlamada daha çok eğleneceğinizden emin olun.

akraba diye bir şey mi kaldı artık? evliliği kafaya takdıysan illa ki, karşındaki eşinle kafan uyuşuyorsa, iyi kötü de ikinizin de işi varsa, akrabanın canı cehenneme. kendi kendinize düğün yapın. 1 gecelik 50-60 bin liraya 5-10 sene gezin türkiye'yi. veya gidin kel kötek bir araba alın yine gezin. b*k yisin elalem. zaten altın da pahalı. bana bir şey getirirler ama diye umutlanma. 250 kişi bir araya gelse cumhuriyet altınını zor alıyor, sen neden bahsediyorsun? yani eskiden her şey güzeldi, gerçekti, zevk veriyordu. şimdi senin o düğününe gönülsüz gönülsüz gelen akraba ertesi gün bir daha seni hiç görmeyecek merak etme. kardeşim dünya dediğin kaç gündür? evleneceksen sade bir şekilde evlen, paranız cebinize kalsın. yiyin, için, gezin. zaten en fazla 10-15 sene gezeceksin. sonra çocuk dertleri filan, sonra da 50-55 yaşında ya covitten ya da başka bir halttan öleceksin. ölmesen ne olacak sanki? 60 yaşına geldikten sonra en kral kuzu etini yesen ne olur, en kral otelde eşimle yatak fantezisi yapsan ne olur? fazla düşünmeyin. düşündüğün an bile 1 ay daha yaşlanıyorsun.

kendisinden "gelin" diye bahsedilmesini de pek tasvip etmeyeceği kanısındayım.

ne istediğini bilen, akıllı ve insanlar için yaşamayan kişidir.

ben de söz, nişan, kına saçmalığı ve düğün istemem. onlara bir ton para akıtacagima ve inanılmaz enerji harcayacagima, gider eşimle en güzel yerde krallar kraliçeler gibi tatilimi yaparım. unutulmaz anılarım olur. şu 3 günlük dünyada kimse mutlu olacak diye yaşayamam. zaten mutlu da olmuyor ki. illa ki eleştirecek bir şey buluyorlar.

ahanda bunu buraya yazıyorum. o gün gelince editlerim.*

biriyle evlenebilmek için devlet memuru karşısında imza atmam yetiyor. tanımadığım, normalde görüşmediğim insanları toplayıp halay çektirmem, el öpmem gerekmiyor. bir de üstüne bunun için dünya kadar borca girmek mantık işi değil. resmi nikahlı evlenip, düğün yapana kadar ayrı evlerde yaşayan insanlar tanıyorum. nedir bu el aleme duyurma olayı, bu saçmasapan baskı. evli olduğunu bilmiyorlar, yanlış anlaşılır elalem ne der yüzünden oluyor sanırım bu durum. öncelikle biz evliyiz o karım diyebilirsin, ayrıca velev ki evli değilsiniz ne yaptığınızdan el aleme ne?
en fazla yapılacak olan çiftin en sevdiği birkaç arkadaşınla birleşip, kendi aralarında bir yerde kutlayıp eğlenmeleri.

böylece sen tonla borca girmezsin, davetliler kıt kanaat geçinilen şu dönemde ne takıcam tasasına düşmez. zaten haftada bir gün izin var, onuda dinlenemeyip düğünlerde heba etmiş olmaz. win-win kampanyası olur.

mantıklı bir karar almış olan gelindir.
ayşe teyzeler ve hasan amcalar göbek atsın diye harcanacak parayla yurtdışında güzel bir tatil yapılabilir.

toplumsal düzene baş kaldırmış hayatı istedigi gibi yasamak isteyen bireydir. pandemiyi bahane edip sade bi nikah töreni yapmak için şu aralar tam zamanı. düğüne yapılacak masrafı başka yerde mesela gezerek kullanabilir. belki gelinliğe alerjisi vardır bilemeyiz.

aradığım gelindir. en güzeli ne gerek var o parayla daha güzel bir balayı yapılabilir.

milyon yılda bir göreceği akrabalarını doyurmak yerine, sevdikleriyle bir yemek yiyerek ve eğlenerek kutlamayı tercih edecek gelindir.
nikah şekeri de lösev'den gelirse tadından yenmez.
*

(bkz: düğünü boş ver bali'ye gidelim)