düğün istemeyen kadın

çevre baskısından dolayı seve seve o düğünü yapmak zorunda kalacaktır. her aile anlayışlı ve kültürlü olmuyor malesef. evet.

düğün, damadın babasının eğlencesi olduğundan; fazla şeyapmaması gereken kadındır. takılmasın bunlara.

kadın istemese de ailesi istiyor. vay efendim elalem ne der, bu bizim geleneğimiz göreneğimiz falan filan kıyamet kopar.
elalemin ayrı geleneğinin göreneğinin ayrı gelmişini geçmişini s*****m.

düğün sevmeyen düğün yapmayacağım diyen ben. 3 gün 3 gece düğün yaptım. fazla büyük konuşmayın bence

beeennn. keşke hiç kimse karışmasa da mis gibi nikah yapıp angaryalar atlansa. gerçekten düşünmek bile yoruyor. hem masraflı hem stresli. ben bu zamana kadar düğünden memnun gelin damat görmedim. hepsi bitse de gitsek modunda geziyolar. sanki düğün onların düğünü değilmiş gibi.
düğün işi başkasını eğlendirmek için para dökmekten başka birşey değildir.

hem kendinin hem de evleneceği insanın akıl ve ruh sağlığını düşünen insandır.

ben düğün istemedim, nişan da kına gecesi de. teferruatlarla uğraşmayı, incik pinçik işleri hiç sevmem. gelinliğimi de yurtdışındaki siteden istedim; ayakkabı gelinlik, duvak vb hepsi 1800 tl tuttu 2 yıl önce. nikah şekeri bile yaptırmayacaktım, eşim son bir hafta kala bir yerlerden sipariş vermiş de oldu o da.düğün dernek yapmamakla bir şey kaybetmedim; hatta daha rahat sorunsuz evlendim.
bir çok kadın hayal kurar düğün için. herkesin tercihidir bir şey diyemem. ama etrafta gördüklerim hep gösteriş.
ha düğünlerden nefret eden, gitmeyen hatta kendim bile düğün yapmamış biri olarak evlenince eşimin akrabalarına katıldım. sonuncudan sonra daha da gitmem dedim, öyle anlaştık.

kadın gibi kadındır.
bulursam asla kaçırmam basarım nikahı.

kankaları, kuzenleri vs. ile görüştükten sonra evlenme arifesinde fikir değiştirecektir.

işte çok doğru sözler ama iş gerçeğe dönünce o düğün oluyor. millet para harcamayı çok seviyor ya.

aradığım ama bulamadığım kadındır. müracaatları ivedilikle değerlendiririm.

aramadan defaatle beni bulan kadınlardır.

allahu teala dine yönelip hidayete ermem için tüm kartlarını açık oynuyor lakin gel gör ki kulunun işi gücü içki fışkı bilmem ne... yazık.

gösterişi sevmeyen aklı başında kadındır.

benim, çocuk da istemiyorum.

yalnız evlenmek de istemiyorum.

kimseye kulak asmayıp yalnızca sevdiğimiz dostlarımızın yer aldığı bir nikahla sonrasında küçük bir arkadaş buluşması/rakı sofrasıyla evlilik prosedürünü gerçekleştiren kişi olarak bu benim. bizi borca sokacak hiçbir masrafa girmeden (her şeyi en minimum fiyatlarla çözerek) sadece nasıl eğleneceğimizi ve mutlu olacağımızı gözeterek hareket ettik. ömrüm boyunca da keyifle hatırlarım diye düşünüyorum.

stratejik ekonomiden anlamayan kadındır.
hayatını görgü ve ekonomi kurallarına göre yaşamayı akıl edemeyen, fakirliğe mahkum kadındır.

anasının, babasının, kaynanasının, kayınpederinin senelerdir taktığı altınları geri almayı akıl edemeyen kadındır.

hani nerede lütfen söyleyin.

ilk turda düğün yaptıysa alımını almıştır zaten. diğer turlarda gerek yok artık.

bana göre en normal insan.

nefret ediyorum düğünlerden de, beraberinde getirdiği tüm geleneklerden de. hayatımda bu kadar anlamsız tantana görmedim.

heves edip yapana lafım yok ama sevmeyene de uzaydan gelmiş gibi bakmayın.

maksat "en mutlu gün"ümde sevdiklerimle birlikte zaman geçirmekse, toplarım hepsini yemeğe götürürüm. hem yer içeriz hem birlikte zaman geçiririz. yeter de artar. milletin getireceği altına güvenip evlenecek kadar fakirsem zaten evlenmem. bir de o altınların geri dönüşü olacak tabii onların düğünlerinde. almayayım efendim, kalsın.

bu arada benim en mutlu günüm de evlendiğim gün olmazdı. mesela şahane bir kozmolojik keşif yapsaydım işte o en mutlu günüm olabilirdi. evlensem mutsuz olurdum anlamına gelmiyor bu ama cümle aleme duyurmak için ille de bir eylemde bulunmam gerekiyorsa, o eylem kesinlikle evlilik olmazdı.