dün gece harika şeyler yaşadım.
noel babadan ödünç aldığım ; geyiklerin çektiği faytona atladım.
önce biraz aydede ile sohbet. sonrada çilingir soframızda ; marsın kızıl atmosferinde, akşam güneşin batışını seyrettim.
mars da grup güneşi ; dünyadakinden iki kere daha kızıldı. yer kızıl, gök kızıl. hafif bir akşam esintisi.
yanımda sevgilim, önümde mezeler ve şarabım.
çok fazla konuşmadık.
aslında ortamda sessizlik hakimdi.
birbirimize sokulmuştuk.
bir yandan şarabımızı yudumluyor, bir yandan sevgilerimiz birbirimizin içine akıyordu.
bitmesin denilen anlardı.
noel baba ile tekrar karşılaşmak dileğiyle.
devamını gör...
dün gece maldivlerdeydim.
saat, gecenin biriydi.
sahilde mini etekli sevgilimle kumların üstüne oturmuş ; dolunayda, denizi seyrediyorduk.
yanyana, birbirimize yaslanmış ; yanıbaşımızda soğuk biralarımız.
önümüzde denizin dalga sesleri ; arkamızda otelin barından gelen tatlı bir slow müzik.
incecik kumların yumuşak dokunuşları ve tatlı bir meltem.
kaç bira içtik hatırlamıyorum.
yanında ; seni seven sevgilinle yaşadığında ; bir anlam kazanan ; mutluluğuna mutluluk katan bir tabloydu.

böyle gecelerinizin çok sayıda olması dileğimle...
devamını gör...
aşık bir yazarın* paylaşımlarının olduğu başlık.
devamı gelsin lütfen mutluluklar dilerim. *
devamını gör...
dün gece köyde tarlalar arasında dolaşıyordum.
birden bir ışık hüzmesi benim olduğum yeri aydınlattı.
başımı kaldırdım ; tepemde uçan daire.
korku duymadım, hatta için için sevindim. şanslı olduğumu düşündüm.
ve ışık hüzmesi mıknatıs gibi, beni, uçan dairenin içine çekti, aldı.
ortası geniş, fakat etrafında bir çok odaları vardı.
kendimi sakinleştirmek için bir sigara yaktım.
odaların birinden iki uzaylı çıktı.
bana cep telefonu gibi bir alet getirip, boynuma astılar ve konuşmaya başladılar.
meğer alet translate cihazıymış. yani bildiğin tercümanı cep telefonu gibi yapmışlar.
önce özür dilediler.
sonra sohbet...
ben dünyayı anlatıyorum.
onlar uzayı ve kendi dünyalarını anlatıyorlar.
yaşam olan gezegenlere gitmek istediğimi söyledim.
yakınmış...
samanyolu galaksimizde milyonlarca varmış.
bir kaç tanesine gittik.
yaşam dediysem...
bitkiler, garip hayvanlar, çoğuda küçük boylu yaratıklar.
daha evrim tamamlanmamış bu gezegenlerde.
sizin gezegeninize gidelim diye teklif ettim.
kabul etmediler.
çoooook uzaklarda ; milyonlarca ışık yılı bir galakside yaşadıklarını söylediler.
uzay, zaman paradoksunu atlatacak bünyemin olmadığını söylediler.
olsundu. bu'da yeterdi.
translate cihazını bana hediye ettiler.
tekrar görüşmek dileğiyle beni tarlama bıraktılar.
ben saatlerce, belkide günlerce uzay gemisinde kaldığım halde ; kolumdaki saat bir dakika bile ilerlememişti.
yine aynı saatte, yine aynı yerdeydim.

şekillerini ve neye benzediklerini ; size asla söylemeyeceğim.
devamını gör...
dün gece kendi icadım olan zaman makinesine atladım.

ver elini, yıllar öncesine gittim.
giderken yanımda çorum leblebisi de götürdüm.
gelecekten geldiğimin kanıtı olarak 2022 senesinden görüntülerin olduğu videolar da var.
ne de olsa sayın atatürk leblebiyi sever.

günlerden 19 mayıs 1919...
sabah erken saatler.
üstümde osmanlı asker üniforması.
rica minnet, bandırma vapuruna bindim.
sayın atamın yanına selamla girdim.
güvertede, uzağa bakan gözlerle karadenizi seyrediyor.

önce leblebiyi ikram ettim
sonrada kamaralardan birine geçerek, sohbetle karışık, videoları sayın atatürk ile beraber izledik.

nasıl mutlu oldu anlatamam.
gözlerindeki zaten var olan ışığa, daha bir parlaklık geldi.

''yani biz muvaffak olacağız'' dedi, yüzündeki güvenle.
''evet'' dedim, ''sayın komutanım''.

ve atatürk yılmadan uğraşarak bu vatanı sizlere hediye etmeyi başardı.
devamını gör...
dün gece alaca karanlık bir yerlerdeydim.

gecenin karanlığında bir vakitler.
birden gözlerim kararıyor.
ne oluyor ; demeye kalmadan...
beynimin içinde bir şimşek çakıyor.
bildiğin şimşek...
++ bu şimşek beni ne hale getirir yahu ; diye düşünürken,
önümde bir boşluk açılıyor.
karanlık bir boşluk.
++ aha ! ; diyorum.
öldüğümü fark ediyorum.
her şey anlamsızlaşıyor.
korku yok.
acı yok.
sadece müthiş bir merak.
ölüm böyle bir şeymiş meğer diye düşünüyorum.
etrafımı birileri sarıyor.
fakat insan değiller.
şekilleri ve renkleri bir garip.
rengârenkler.
üstelik hepsi aynı görünümde de değiller.
bir telaş içindeler.
kendi aralarında heyecanla bir şeyler konuşuyorlar.
benim etrafımdalar fakat benimle ilgilenip, benimle konuşmuyorlar.
neler olup bittiğini çözmeye çalışıyorum.
ben öldüm ; tamam kabul.
bu etrafımdaki kargaşa ne.
daha büyük cüsseli birileri geliyor.
alacası olmayan koyu renkli.
onlara bağırıp, çağırıyor.
onları azarlıyor.
dillerini anlamıyorum fakat hareketlerden anlaşılıyor.
''sen karışma'' gibisinden ; beni onlardan ayırıyor.
beni karanlık dehliz gibi bir yere ; bastırarak ittiriyor.
sıkışıklığın verdiği rahatsızlık bitince gözlerim açılıyor.

yatak odasında yatağımdayım.
karşımda televizyon.
cnn türk haberleri...

öldüm de dirildim mi.
rüyamıydı.

fakat korku ve endişe kesinlikle hissetmedim.
devamını gör...
abi sen cümleye öyle girince ben de seviştin sandım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"dün gece harika şeyler yaşadım" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim