düşünce özgürlüğünün aslında kimsenin umurunda olmaması

insan doğasının bir gereği olarak, ben de dahil kimsenin kaçınamayacağı gerçektir. bizler egoist canlılarız ve kendi düşüncelerimizin doğru olduğunu bilmek, ya da en azından öyle zannetmek bizi her zaman mutlu edecektir. fikir ve düşünce özgürlüğü gibi kavramlar ülke bazında kullanıldığı zaman kulağa güzel geliyor tabii ki. ama en nihayetinde ülkedeki her siyasi grup, ideoloji ve davanın destekçisi herkesin kendileri gibi düşünmesini içten içe, yana yana istiyor.

hatta en babayiğit özgürlükçü bile yapıyor bunu. mesela özgürlük uğruna savaşırken, özgürlüğü savunmayanların düşüncelerini ve görüşlerini hor görüyoruz. onların da tıpkı bizim gibi "özgürce" düşünebilmeleri için. bu yüzden onların özgürce düşündükleri özgürsüzlüğü eleştiriyoruz. onun içindir ki, düşünceleriniz benim için değersiz arkadaşlar. hepiniz özgürce düşünmek zorundasınız başka yolu yok bunun...

insanlar çoğunlukla düşünce özgürlüğünü savunmaz. kendi düşüncelerinin özgürlüğünü savunur. kalan insan topluluklarının ise özgürlük ile pek ilişiği yoktur. yalnızca ekonomik kaygılarını tatmin edecek hükümetler ararlar. 2. dünya savaşı dönemi diktatörleri ise bu gibi insanlar sayesinde iktidara gelmişlerdir.

biz gibi ülkelerde bir türlü anlaşılamayan kavram, düşünce özgürlüğü.

'ben aklıma geleni, içimden geçeni her yerde her biçimde korkmadan, çekinmeden, hiiç kimseyi dikkate almadan söylerim, hatta bunu yaparken her türlü sözlü şiddeti de kullanırım ' gibi görülen düşünce özgürlüğü biçimi, bize has bir tarz.

ayrıca bunu karşı tarafa dayatma çabası.
yok, illa benim gibi düşünecek, benim dediğimi yapacak, beni onaylayacak.

bunun gibi bazı sorunlar bizim bu konuda da maalesef sınıfta kalmamız için yeterli bir sebep.

düşünce özgürlüğü kimsenin umrunda değildir zira düşünce özgürlüğü mevcuttur. mevcut olmayan ve üstünde düşünülmesi gereken ise ifade özgürlüğüdür.

yine topun tam ayağıma tam oturacağı bir başlık ama bu defa şut çekmeyecek hatta topa dokunmayacağım bile.

şimdi burada ego gibi şeylerden bahsederim ama bizim bu cağnını yediğimin ülkesinde herkes kendini anlayışlı ilan ettiğinden asla kabul göremeyecektir.

düşünce özgürlüğü denen kavram da öyle sınırsız kavram değildir bu yüzden ağaçların taç utanması gibi, bir yerde mutlaka başka düşüncelerin alanına girecek ve çatışma başlayacaktır. yani düşünce özgürlüğü aslında yalan bir kavramdır ve bunu toplumların değerlerine saldırmak isteyen saygısız kişiler uydurmuştur.

düşünce özgürlüğü çok kolay bir şekilde provoke edilebilecek bir konu.

bir değere veya hatıraya hakaret etmek, iftira atmak, sövmek düşünce özgürlüğüymüş gibi lanse edilmeye çalışılıyor.

doğru.
çünkü insanlar başkalarının düşüncelerini değil kendi düşüncelerini ifade edebilmeyi umursuyor.

benim umurumda açıkçası. herkes fikrini özgürce açıklasın istiyorum.