duyarlı olduğunu sosyal medyaya kanıtlama çabası

böyle bir şey var sahiden.

herkesin tanıdığı biri mi öldü, milli bayram mı, özel gün mü, eğer sosyal medyadan paylaşmazsan duyarsız olduğunu düşünecekler gibi geliyor. cidden baskı oluşturuyor.

sırf sosyal medyada paylaşmadın diye duygusuz sanılıyorsun. allah'ım ne korkunç...

(bkz: virtue signalling)
brecht baba der ki anladık iyisin/ama neye yarıyor iyiliğin? uyarlarsak: anladık duyarlısın/ama neye yarıyor duyarlılığın? kendi vicdanını rahatlatmaya yarıyor, başka da bir halt değil.

sosyal medyadan önce de vardı bu.

"şehitlerimize ağlamıyorsun." diye itham edilmiştim bir forumda mesela. pkk'yı da kınamıyormuşum. üstelik kınamıştım da öncesinde ama bu antipatik arkadaş benim o yazımı görmeyince ben kınamamış oluyorum.

sanki odamda da, ağlayıp ağlamadığımı görüyor.

herkesin duygusunu yansıtma biçimi farklıdır. kimisi tamamen sessiz de kalabilir hatta. bu onların duyarlı olmadığı anlamına gelmez.

tanım: lark'ın tanımına katılıyorum. böyle bir baskı oluşturulabildiğinden insanlar duyarlı olduğunu kanıtlamak durumunda hissedebiliyor kendini sıklıkla.

"ortadoğu'da yetişen çocukların onaylanma ihtiyacı" başlığı altında incelenmesi gereken konu. bütün bunlar hep ebeveynlerimizin genelde bok gibi olmasından kaynaklanıyor. üstüne yarış atı tipi eğitim sistemi de eklenince, bomboş şeyleri bile kanıtlamak zorunda hisseden insanlarla doldu ortamlar. onlara da yazık.

şu an insanların sinir uçlarında tepinmek isteyenler için sosyal medya önerileri:
1) ağlak bir şeyler yazmak suretiyle acıyı romantize edin, storylerinize bölgeden resimler koyun ve mutlaka dandik bir şarkı ile fonlayın
2) insanlara istanbul'dan taşınmaları gerektiğini söyleyin, geliyor afet, önlem alınsın falan gibi sikko şeyler paylaşın, istatistik bilgileri falan koyun.
3) hepsinin bizim suçumuz olduğunu, şu veya bu nedenle bunu hak ettiğimizi iddia edin. ayetlerden örnek yazın, mucize falan bulun
ama susmayın aman durmayın .
ülkede kendini bir şeylerle uyuşturmamış, gerçeklikle bağlantısını koparmamış insan oranı %1'den az sanırım. kimi partisiyle, kimi tarikatıyla, kimi hayranı olduğu oyuncuyla şarkıcıyla, kimi şifalanma bıdısıyla, kimi astrolojiyle, kimi kişisel gelişimle.... herkes kafayı yemişken siz de arada kaynarsınız nasılsa bir kaç tane de like alırsınız oh miss…

önce bugün yaşanan terör saldırısı hakkına paylaşım yapmış,

sonra gece çıktığı eğlencenin paylaşımını.

her şey içerik, her şey gösteriş bu insanlar için.

sosyal medyada duyar kasan insanları bir eyleme çağır asla gelmezler. onlar sadece gösteriş peşindeler. boş şovları sevmediğim için herkesin hunharca paylaşım yaptığı olaylarda hiçbir şey paylaşmamayı tercih ediyorum. aktif olarak yapabileceğim bir şey varsa onu yapmayı tercih ediyorum.

surekli orda burda humanistlik kasmaktir 2 etkilesim ugruna.

primciler çok var etrafta

bırakın yapsınlar şovlarını. onlar da böyle besleniyor, neapcan?

bayraklar paylaşıldı duyarlar kasıldı ama bayrak paylaşmakla olmuyor maalesef o işler.ondan sonra i said yes temalı evlilik teklifi fotoğraflarını,manzara eşliğinde acayip pozlar verdiği fotoğrafları veya gittiği mekandan çektiği fotoğrafları paylaşmaya devam...

enbüyüktürkiyeyaşaşasınkadınhaklarıçocuklarölmesinağaçları kesmeyin

ertesi gün:kankimle kahve keyfiii . çok mutluyuz.aşırı.