duygusal bağ kurulan otomobilini satmamaya karar vermek
başlık "selami doğaneseliks" tarafından 25.03.2021 18:36 tarihinde açılmıştır.
1.
son dakika gelişmesidir. evet arkadaşlar, uzunca bir süredir aracımı satıp yerine, gücüm nispetinde daha yüksek bir model almayı düşünüyordum. "işte bunu peşinat versek şunu alabiliriz" falan diye diye aşağı yukarı 1 ay gibi bir süre geçti.
aslında bu kadar uzun sürmezdi lakin, 0 km satın alıp tam 11 yıldır kullandığım aracıma da kıyamıyordum. zira kendisi, kendi paramla aldığım ilk aracım olmasının yanı sıra, kadim de bir dostum olmuştu. hatıralarımız, anılarımız, yaşanmışlıklarımız vardı çünkü. *
kendisini satın aldığımın ertesi günü, ilkokula yeni başlayan kızımı okula götürüp, getirmeye başladım. ardından okula başlayan diğer kızımı. yıllarca kızlarımla okula gittik, geldik. kışın zorlu şartlarında yolda kaldık bazen, yazın sıcağında klimamızı açıp serinledik. pal nostalji vazgeçilmez radyo kanalımızdı tabi.
kızımın ufak, minik bir oyuncak ayısı vardı, okula giderken arkadaş olsun diye onu da aldık aracımıza, konsolda bir yer ayarladık.* * o da bizimle gitti geldi okula. sonra karne almaya, okul eğlencelerine, gösteri ve milli bayram kutlamalarına gittik beraber. fotoğraflar çekildik önünde. ailemizin bir üyesi olmuştu arabamız adeta.
eski fotolara göz atarken çıktı karşıma mesela, kızımın okula başladığı ilk gün çekilmişiz, 2013 yılında. duygulandım lan görünce, koçum benim. baş başa yaşanmış maceralarımız da az değildi hani. bi keresinde sağlam bir kavgaya tutuştum trafikte. yumruk sallarken, açık kalan kapısı gözüme takıldı. "kapatsaydım keşke" diye iç geçirdim o an, biri çarpabilirdi zira.*
yine bir kavga esnasında da kendisinin gayreti ile kurtuldum dayak yemekten. nasıl kalkış yaparak hızlandıysa yetişemedi rakiplerim, g*tü kurtardım yani, sayesinde. bir keresinde de muayene günü geçtiği için trafik polisi bağladı kendisini. çekiciye beraber çıktık.*
yıllar sonra bir gece eşim, "hadi kalk, kalk" dedi. hızla kalktım, hazırlandım. sabaha karşı idi, doğum vaktimiz gelmiş çatmıştı. bindik bizim emektara hastanenin yolunu tuttuk. sabaha kadar içinde yattım, ertesi gün oğlumu da alıp eşimle yine bizim emektara binip evimize geldik.
çok emeği geçti yani bana. tabi bende onu üzmedim, hırpalamadım. içinde hiç sigara içmedim mesela. km'si daha 50 binde olmasına rağmen, yıldan dolayı trigerini, v kayışını vs.vs.vs değiştirdim. direksiyonuna el sürmedim, kılıf ile kullandım. koltukları da ona keza. pasta, cilasını ayda bir kez yaptım.
lakin, "artık değişim zamanı" diye düşünürken kızlarıma konuyu açtım ve ret cevabı aldım. ileride, ehliyet aldıklarında eski günleri yad edip kullanacak, okula gidiyormuş gibi binip gezeceklermiş. sonuna kadar hak verdim tabi. zira bu gerçekten de müthiş bir duygu olabilirdi.
bundan sebep hak verdim kızlarıma ve kadim dostumuzu satmamaya karar verip, kapalı bir garaja çekip yeni bir araç aldık. uzun bir süre sonra karşılaştığımızda neler hissedeceğim en çok onu merak ediyorum.
aslında bu kadar uzun sürmezdi lakin, 0 km satın alıp tam 11 yıldır kullandığım aracıma da kıyamıyordum. zira kendisi, kendi paramla aldığım ilk aracım olmasının yanı sıra, kadim de bir dostum olmuştu. hatıralarımız, anılarımız, yaşanmışlıklarımız vardı çünkü. *
kendisini satın aldığımın ertesi günü, ilkokula yeni başlayan kızımı okula götürüp, getirmeye başladım. ardından okula başlayan diğer kızımı. yıllarca kızlarımla okula gittik, geldik. kışın zorlu şartlarında yolda kaldık bazen, yazın sıcağında klimamızı açıp serinledik. pal nostalji vazgeçilmez radyo kanalımızdı tabi.
kızımın ufak, minik bir oyuncak ayısı vardı, okula giderken arkadaş olsun diye onu da aldık aracımıza, konsolda bir yer ayarladık.* * o da bizimle gitti geldi okula. sonra karne almaya, okul eğlencelerine, gösteri ve milli bayram kutlamalarına gittik beraber. fotoğraflar çekildik önünde. ailemizin bir üyesi olmuştu arabamız adeta.
eski fotolara göz atarken çıktı karşıma mesela, kızımın okula başladığı ilk gün çekilmişiz, 2013 yılında. duygulandım lan görünce, koçum benim. baş başa yaşanmış maceralarımız da az değildi hani. bi keresinde sağlam bir kavgaya tutuştum trafikte. yumruk sallarken, açık kalan kapısı gözüme takıldı. "kapatsaydım keşke" diye iç geçirdim o an, biri çarpabilirdi zira.*
yine bir kavga esnasında da kendisinin gayreti ile kurtuldum dayak yemekten. nasıl kalkış yaparak hızlandıysa yetişemedi rakiplerim, g*tü kurtardım yani, sayesinde. bir keresinde de muayene günü geçtiği için trafik polisi bağladı kendisini. çekiciye beraber çıktık.*
yıllar sonra bir gece eşim, "hadi kalk, kalk" dedi. hızla kalktım, hazırlandım. sabaha karşı idi, doğum vaktimiz gelmiş çatmıştı. bindik bizim emektara hastanenin yolunu tuttuk. sabaha kadar içinde yattım, ertesi gün oğlumu da alıp eşimle yine bizim emektara binip evimize geldik.
çok emeği geçti yani bana. tabi bende onu üzmedim, hırpalamadım. içinde hiç sigara içmedim mesela. km'si daha 50 binde olmasına rağmen, yıldan dolayı trigerini, v kayışını vs.vs.vs değiştirdim. direksiyonuna el sürmedim, kılıf ile kullandım. koltukları da ona keza. pasta, cilasını ayda bir kez yaptım.
lakin, "artık değişim zamanı" diye düşünürken kızlarıma konuyu açtım ve ret cevabı aldım. ileride, ehliyet aldıklarında eski günleri yad edip kullanacak, okula gidiyormuş gibi binip gezeceklermiş. sonuna kadar hak verdim tabi. zira bu gerçekten de müthiş bir duygu olabilirdi.
bundan sebep hak verdim kızlarıma ve kadim dostumuzu satmamaya karar verip, kapalı bir garaja çekip yeni bir araç aldık. uzun bir süre sonra karşılaştığımızda neler hissedeceğim en çok onu merak ediyorum.
devamını gör...
2.
sayın yazar öyle anlatmışsınız ki ben de duygulandım. satmamanız isabet olmuş. yeni aracınız da hayırlı olsun*
devamını gör...
3.
ya elinizde patlar ya da hep beraber patlarsınız. satın gitsin.
ilk arabanızsa zor olacaktır evet ama eşya ile duygusal bağ kurmak çok garibime gidiyor.
ilk arabanızsa zor olacaktır evet ama eşya ile duygusal bağ kurmak çok garibime gidiyor.
devamını gör...
4.
5.
nafaka öderken mecbur satacaksın ama.
devamını gör...