1.
hayır düşünüyorum da yaşlandığımda bir insan evladı yanıma gelip elimi öpmeye çalışsa çok kötü hissederim. bizim yaşlılar öptürmek için ellerini hazırda bekletiyorlar. üstelik öpmeyenin de ardından bin türlü laf söyleniyor.
devamını gör...
2.
nezaket göstergesi olan tekli el öpme mevzubahis olduğunda kimsenin gıkını çıkarmadığı davranış.
ben de sevmiyorum açıkçası ama sevdiğim bazı kişilere saygımı belli edecek bir davranışın varlığı bazen hoşuma da gidiyor. ayrıca yeğenlerim büyüdüğünde elimi öpmezlerse bozuşuruz. en çok siz öpeceksiniz. harçlık da vereceğim. heveslendim.
ben de sevmiyorum açıkçası ama sevdiğim bazı kişilere saygımı belli edecek bir davranışın varlığı bazen hoşuma da gidiyor. ayrıca yeğenlerim büyüdüğünde elimi öpmezlerse bozuşuruz. en çok siz öpeceksiniz. harçlık da vereceğim. heveslendim.
devamını gör...
3.
tam padişah olup, el etek öptürecek insanım ben. bayılıyorum buna. bayramlarda gelen geçen küçüklere elimi öptürürüm, iyi bayram harçlığı dağıtan ngark teyzeyim ben. yani bir marka değerim var bunla ilgili. iki yaş küçük kardeşim bile öper elimi. parasıyla değil mi? şaka bir yana da ben çok seviyorum. büyük gibi hissetmek hoşuma gidiyor.
devamını gör...
4.
el öptürecek yaşa geldiğimden beri, bir tek çocuğa el öptürmüş değilim.
ben kendimi rahatsız hissediyorum çünkü.
ben kendimi rahatsız hissediyorum çünkü.
devamını gör...
5.
annemdir. elini öptürmeyi çok sever. kendisiyle bu konudaki en ilginç anlarım ise, şehirdışında üniversite okuduğum dönemlerde* beni otogarda karşılamaya geldiği zamanlara denk gelmektedir. şöyle ki, aylar sonra memleketime gelmişim, otobüsten iniyorum, tam anneme sımsıkı sarılayım, şöyle hasret gidereyim diye düşünürken* elini öpmem için önüme koyuveriyor, önce elini öpüyorum, sonra birbirimize sarılıyoruz falan... ne yapalım benimki de böyle bir anneydi, gerçi halen aynıdır. şimdilerde de beni görür görmez, elini öpmem için önüme koyuverir.*
devamını gör...