en iyi üniversitelerimizin dünya genelinde bir hiç olması
başlık "anonim yazar" tarafından 04.01.2021 18:53 tarihinde açılmıştır.
1.
bir gerçek.
girmek için telef olunan üniversitelerimiz aslında o kadar iyi değil, hatta ortalama üniversite onlar. bizde ortalama bile çok iyi sayılıyor çünkü ortalama üniversitemiz çok az.
girmek için telef olunan üniversitelerimiz aslında o kadar iyi değil, hatta ortalama üniversite onlar. bizde ortalama bile çok iyi sayılıyor çünkü ortalama üniversitemiz çok az.
devamını gör...
2.
katılıyorum. bir de kazanmak için yıllarımızı vermemize rağmen aslında hiçbir önemi olmaması daha da kötü. koca bir gençliği ve gençlik hayallerinin boşa harcandığı ülkede dünyaya gelmemiz fazlasıyla acımasızca.
devamını gör...
3.
adamlar bilimin beşiği ,milyonlarca dolar fon ve yatırım var.çeşitli yerlerden beyin göçü alıyorlar yani kaçınılmaz olarak üstün gibi duruyorlar. biz kendi akademik elemanımıza ,bilim insanımıza yurtdışına çıkmadan sahip çıkarsak daha da iyi oluruz.ayrıca hiçbir üniversitemiz dünya çapında dememek o üniversitelerden dünyaya açılan bilim insanlarımıza saygısızlık.iyi ,köklü ve aydınlıkçı üniversitelerimiz var.
devamını gör...
4.
üniversite öğrencileri olarak yapacağımız şeyler belli, kendimizi geliştireceğiz. üniversitelerde verilen eğitim ile yetinmeyeceğiz.
a101 açar gibi üniversite açarsanız böyle olur işte.
a101 açar gibi üniversite açarsanız böyle olur işte.
devamını gör...
5.
dünya genelinde ki kısmı maalesef doğru. örneğin kimse yunanistan, bulgaristan ya da herhangi bir ülkenin en iyi üniversitesini bilmez. cambridge, yale, oxford gibi üniversiteler isim yapmıştır. çünkü büyük araştırmalar, yayınlar yaparlar. yani bize özgü değil ve daha çok çalışmayla değiştirilebilir bir durum.
devamını gör...
6.
azim, kararlılık, sabır ve disiplinle üstesinden gelinemeyecek bir durum değildir. dünyanın en iyi üniversiteleri listesi değerlendirme parametrelerinin nelerden oluştuğu ve bu listede ilk 100'de yer almış üniversitelerin bu işi nasıl başarmış oldukları mercek altına alınırsa ders çıkarmak ve hedef belirlemek kolaydır.
bilimin üretildiği üniversitelerde nicelik değil, nitelik önemlidir. örneğin abd'de kolej ve üniversite olarak yaklaşık 3000 civarında kurum vardır ancak bunların hepsi nitelikli değildir. dolayısı ile türkiye'de şikayet edilen konuların başında gelen "kuş uçmaz kervan geçmez yerlere üniversite açılmış olması" durumu içinde haklı gerekçeler barındırmakla beraber dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında sadece bir üniversitemizin (koç üniversitesi) yer alması hususunu rasyonel bir şekilde açıklamak için yeterli değildir.
vehbi koç vakfı, türkiye cumhuriyeti devletinden güçlü ve zengin değildir. bir vakıf üniversitesinin başarmış olduğu şeyi devlet gücü ile inşa ve ihya etmek aslında işten bile değildir. burada önemli olan giriş cümlemizde de belirttiğimiz gibi azim, kararlılık, sabır ve disiplindir.
bilimin üretildiği üniversitelerde nicelik değil, nitelik önemlidir. örneğin abd'de kolej ve üniversite olarak yaklaşık 3000 civarında kurum vardır ancak bunların hepsi nitelikli değildir. dolayısı ile türkiye'de şikayet edilen konuların başında gelen "kuş uçmaz kervan geçmez yerlere üniversite açılmış olması" durumu içinde haklı gerekçeler barındırmakla beraber dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında sadece bir üniversitemizin (koç üniversitesi) yer alması hususunu rasyonel bir şekilde açıklamak için yeterli değildir.
vehbi koç vakfı, türkiye cumhuriyeti devletinden güçlü ve zengin değildir. bir vakıf üniversitesinin başarmış olduğu şeyi devlet gücü ile inşa ve ihya etmek aslında işten bile değildir. burada önemli olan giriş cümlemizde de belirttiğimiz gibi azim, kararlılık, sabır ve disiplindir.
devamını gör...
7.
akademik kadrolarda yer alan kişilerin yetkin olmaması * veya yeterli araştırma yapma imkanı sunulmaması sonucu oluşan durumdur.
bir üniversitenin başarısını belirleyen unsurlar; bilimsel yayınlar ve küresel çapta etkisi olabilecek araştırmalardır. bunların sayısı arttıkça kalite ve saygınlık da aynı oranda artar.
dünyaya kendimizi kabul ettirmek istiyorsak ulu önder (bkz: mustafa kemal atatürk)'ün şu sözünü herkesin iyice öğrenmesi ve uygulaması gerekiyor.
hayatta en hakiki mürşit ilimdir.
bir üniversitenin başarısını belirleyen unsurlar; bilimsel yayınlar ve küresel çapta etkisi olabilecek araştırmalardır. bunların sayısı arttıkça kalite ve saygınlık da aynı oranda artar.
dünyaya kendimizi kabul ettirmek istiyorsak ulu önder (bkz: mustafa kemal atatürk)'ün şu sözünü herkesin iyice öğrenmesi ve uygulaması gerekiyor.
hayatta en hakiki mürşit ilimdir.
devamını gör...
8.
afrikadan okumaya geliyorlar kardeşim yetmez mi dediğim başlık
devamını gör...
9.
bu durumun doğrudan akademik kadrolarla alakası var. berserker' a aynen katılıyorum. kendi cevap kağıdına 60 veren proflarla, götü arşa değen yeni akademisyen olmuş öğretim üyeleriyle bu iş olmaz. her 5 senede bir doçentlere kadar bütün akademik kadro (doçentler dahil) yeterlilik sınavına girmeli.
devamını gör...
10.
türkiye üniversitelerini boka çevirerek nobel kimya ödülünü kazanan ihsan doğramacı adlı mel'unun (ki kendisi inithalcidir) baş eseri yök'ün aldığı bir karar var: bir akademisyenin akademik ünvanı, geçmişte intihal yaptığı ortaya çıksa bile iptal edilmeyecektir. yani adam profesör olmuş. bir bakıyorsunuz doktora tezi bilmem kimden aşırma. elin namussuz gavurları, böyle bir şeye mahal vermiyorlar da, kazara gözden kaçmışsa, yaşına başına, bakmadan, ailesi var mı yok mu düşünmeden adamı akademiden sepetliyorlar. bizde intihal oranı %40'larda geziyor. yani okuduğunuz her 100 tezden 40'ı intihal. ek olarak bir de master ve doktora tezleri yazma mesleği var. sayın hazine ve maliye bakanımız damat berat bey'in doktora tezini pek sayın bir hanımefendi prof erişah hanım'ın yazdığının (söylendiği) gibi.
eh böyle bir akademik ortamdan nobel ödüllü fizikçiler çıkmaz herhalde. dünya çapında bir elin parmaklarının sayısı kadar üniversitemiz hariç, diğerlerinin üniversite sayılmasını bile şükranla karşılamalıyız.
beş tane öğrencinin kısıtlı bütçelerinden ayırdıkları parayla yaptığı şu arabaya binip poz veren rektörün üniversitesi, üniversite olsa ne olur, olmasa ne olur
eh böyle bir akademik ortamdan nobel ödüllü fizikçiler çıkmaz herhalde. dünya çapında bir elin parmaklarının sayısı kadar üniversitemiz hariç, diğerlerinin üniversite sayılmasını bile şükranla karşılamalıyız.
beş tane öğrencinin kısıtlı bütçelerinden ayırdıkları parayla yaptığı şu arabaya binip poz veren rektörün üniversitesi, üniversite olsa ne olur, olmasa ne olur
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://icdn.ensonhaber.com/resimler/diger/araba_7036.jpg)
devamını gör...
11.
türkiye maalesef ki devletin verdiği standartlar konusunda eksik bir ülke.eğitim: devletin sağladığı standarttır.
insan hakları,
hukuk,
eğitim,
sanat,
ifade özgürlüğü,
şiddet oranı,
ve daha niceleri bu ülkede kötü durumda.
türkiye’nin maalesef ki uluslararası politikada bir şekilde oluşmuş kötü bir vizyonu var ve bu vizyon sürekli destekleniyor.türkiye’de en iyi üniversitelerde bile eğitim net bir standarta sahip değil bana sorarsanız.
mesela odtü, boğaziçi , yıldız teknik, itü her departmanı eşit şekilde güçlü oluşturulmuş üniversiteler mi? her okulun bir şekilde kadrosu ile öne cıkan bir bölümü olduğunu düşünüyorum. mesela itü mühendislik bölümleri ile göze batan bir okulken, bogaziçi dil ve edebiyatları ile öne cıkıyor olabilir vb..
ayrıca şöyle de bakmak gerekiyor: bogaziçi ile odtü mesela aynı şartlarda mı varlığını sürdürüyor? galatasaray ile itü ? yani en iyi olarak adlandırılanlar bile bence kendi içerisinde birbirinden farklı standartlara sahip.yani en iyilerin bile eşit bir politikası yok bana sorarsanız.hangisine giderseniz, kendisine özgü bir sistemi olduğunu düşünüyorum.bu da belkide öğrenciler/ okullar arasındaki rekabeti besliyor..
ayrıca kızdığım şu: yıllarca bu ülkede en iyi üniversiteler diyerek bir sürü okul saydılar mesela:
boğaziçi,
odtü,
galatasaray,
itü( istanbul teknik)
ytü( yıldız teknik)
istanbul,
cerrahpaşa,
ege üniversitesi
hacettepe vb..
bu okullar toplum içerisinde sınıf ayrımı yaratmaya başladı.bu okulları kazanan insanlarda dahi gereksiz ego oluşmuş olabilir.her okulu, bu okulların seviyesine çekeceklerine türkiye geneli için bazı okullar “ iyi “ ilan edildi ve herkes o okullar için deli gibi savaşmaya basladı.
belkide “ en iyi” ye gidemediği, işe alınamadığı için akademisyenler, öğrenciler baştan salıyor işi bilemeyiz ki? ülkenin pohpohladığı okulların dışında kalan okullarda öğretim görevlisi ve öğrenciysen zaten başarmanın bir anlamı olmaz diye bile düşünebilir insanlar..
belkide her okulun iyi seviyeye gelememesinin sebebi bu’dur.. değerin sadece belirli okullarda tutulması..yani boğaziçinde görevli bir akademisyen / öğrenci olman başka , farklı okulda olman başka gibi geliyor bana..
bu okulların yurt dışında bir değeri olmayabilir ama türkiye içerisinde harika bir ” burjuvazi” dönüyor.
boğaziçi mezunu “ uuu dehşet zekidir” değildir her zaman bana sorarsanız ya da odtü mezunu..
bir akdeniz üniversitesi mezunu’da en az bogaziçili kadar başarılı olabilir ama burada etiket değeri fazla olan boğaziçi..
istanbul üniversitesi hukuktan mezun olan birinden daha başarılı olabilir gaziantep’te okuyan biri..
böyle bir ortamda zaten ideal eğitimden bahsedemeyiz..
zaten eğitim yeterli değil, bir de yeterli olmayan sistemde “ en iyileri” ilan edip, diğerlerini gözden çıkarıyorlar.. bir ülkenin “ en iyileri” olamaz.. olmamalı.herkesin eşit derece gurulanmaya ve iyi eğitim aldığını hissetmeye hakkı var.zaten not ortamalası kişisel başarının göstergesidir.yani eğitim her okulda denk olsa, iyi olan zaten kendisini ders notları ile belli eder. a-b- c diye ayırmanın mantığı yok.
her il’in bence en iyi 1 devlet üniversitesinin olması lazım ve hepsinin standartlarının eşit hale getirilmesi lazım.bu uzun süreli bir iş ama başarılırsa, eğitimde “ eşit standartı her ilde yakalamış ülke” olarak bilinebiliriz. tüm türkiye , belirlenmiş ” en iyi’lere” saldırınca iş çığrından çıkıyor.
insan hakları,
hukuk,
eğitim,
sanat,
ifade özgürlüğü,
şiddet oranı,
ve daha niceleri bu ülkede kötü durumda.
türkiye’nin maalesef ki uluslararası politikada bir şekilde oluşmuş kötü bir vizyonu var ve bu vizyon sürekli destekleniyor.türkiye’de en iyi üniversitelerde bile eğitim net bir standarta sahip değil bana sorarsanız.
mesela odtü, boğaziçi , yıldız teknik, itü her departmanı eşit şekilde güçlü oluşturulmuş üniversiteler mi? her okulun bir şekilde kadrosu ile öne cıkan bir bölümü olduğunu düşünüyorum. mesela itü mühendislik bölümleri ile göze batan bir okulken, bogaziçi dil ve edebiyatları ile öne cıkıyor olabilir vb..
ayrıca şöyle de bakmak gerekiyor: bogaziçi ile odtü mesela aynı şartlarda mı varlığını sürdürüyor? galatasaray ile itü ? yani en iyi olarak adlandırılanlar bile bence kendi içerisinde birbirinden farklı standartlara sahip.yani en iyilerin bile eşit bir politikası yok bana sorarsanız.hangisine giderseniz, kendisine özgü bir sistemi olduğunu düşünüyorum.bu da belkide öğrenciler/ okullar arasındaki rekabeti besliyor..
ayrıca kızdığım şu: yıllarca bu ülkede en iyi üniversiteler diyerek bir sürü okul saydılar mesela:
boğaziçi,
odtü,
galatasaray,
itü( istanbul teknik)
ytü( yıldız teknik)
istanbul,
cerrahpaşa,
ege üniversitesi
hacettepe vb..
bu okullar toplum içerisinde sınıf ayrımı yaratmaya başladı.bu okulları kazanan insanlarda dahi gereksiz ego oluşmuş olabilir.her okulu, bu okulların seviyesine çekeceklerine türkiye geneli için bazı okullar “ iyi “ ilan edildi ve herkes o okullar için deli gibi savaşmaya basladı.
belkide “ en iyi” ye gidemediği, işe alınamadığı için akademisyenler, öğrenciler baştan salıyor işi bilemeyiz ki? ülkenin pohpohladığı okulların dışında kalan okullarda öğretim görevlisi ve öğrenciysen zaten başarmanın bir anlamı olmaz diye bile düşünebilir insanlar..
belkide her okulun iyi seviyeye gelememesinin sebebi bu’dur.. değerin sadece belirli okullarda tutulması..yani boğaziçinde görevli bir akademisyen / öğrenci olman başka , farklı okulda olman başka gibi geliyor bana..
bu okulların yurt dışında bir değeri olmayabilir ama türkiye içerisinde harika bir ” burjuvazi” dönüyor.
boğaziçi mezunu “ uuu dehşet zekidir” değildir her zaman bana sorarsanız ya da odtü mezunu..
bir akdeniz üniversitesi mezunu’da en az bogaziçili kadar başarılı olabilir ama burada etiket değeri fazla olan boğaziçi..
istanbul üniversitesi hukuktan mezun olan birinden daha başarılı olabilir gaziantep’te okuyan biri..
böyle bir ortamda zaten ideal eğitimden bahsedemeyiz..
zaten eğitim yeterli değil, bir de yeterli olmayan sistemde “ en iyileri” ilan edip, diğerlerini gözden çıkarıyorlar.. bir ülkenin “ en iyileri” olamaz.. olmamalı.herkesin eşit derece gurulanmaya ve iyi eğitim aldığını hissetmeye hakkı var.zaten not ortamalası kişisel başarının göstergesidir.yani eğitim her okulda denk olsa, iyi olan zaten kendisini ders notları ile belli eder. a-b- c diye ayırmanın mantığı yok.
her il’in bence en iyi 1 devlet üniversitesinin olması lazım ve hepsinin standartlarının eşit hale getirilmesi lazım.bu uzun süreli bir iş ama başarılırsa, eğitimde “ eşit standartı her ilde yakalamış ülke” olarak bilinebiliriz. tüm türkiye , belirlenmiş ” en iyi’lere” saldırınca iş çığrından çıkıyor.
devamını gör...
12.
üniversitelerin birer işletme görevi gördüğü ülkede böylesi bir durumun yaşanması zaten kaçınılmaz olurdu. her şehire bir üniversite olayı ile övünen bir ülkede nerede çokluk orada bokluk olayını anlatamayız zaten.
devamını gör...
13.
yukarıda insan hakları, hukuk, ifade özgürlüğü falan yazmışlar. bunların kaliteli üniversite olma ile ilgili hiç bir alakası yoktur. olsaydı, çin'den, hindistan'dan, rusya'dan dünyanın ilk yüz üniversitesi arasında bulunan üniversite olmazdı. hatta ilk beş yüzde suudi arabistan'dan bile üniversite var.
ben mesela bunu boğaziçi tartışması döndüğünde söylemiştim. boğaziçi üniversitesinin dünyaya kattığı şey nedir? hiçtir ama türkiye'de ayrıcalıklı olmak sayılıyor.
türkiye'de kalitesiz eğitim olmasının iki sebebi var, yönetici elitin üniversite eğitimini önemsememesi, bunun değerli bir şey olduğunun idrakine varmaması. ıkincisi ise bizim toplumumuz bunun idrakinde değil. devlet her yıl milyonlarca parayı boşa harcıyor eğitimde.
ben mesela bunu boğaziçi tartışması döndüğünde söylemiştim. boğaziçi üniversitesinin dünyaya kattığı şey nedir? hiçtir ama türkiye'de ayrıcalıklı olmak sayılıyor.
türkiye'de kalitesiz eğitim olmasının iki sebebi var, yönetici elitin üniversite eğitimini önemsememesi, bunun değerli bir şey olduğunun idrakine varmaması. ıkincisi ise bizim toplumumuz bunun idrakinde değil. devlet her yıl milyonlarca parayı boşa harcıyor eğitimde.
devamını gör...
14.
parti gibi valideleriyle cima eylediklerimin veledi zinaları sebebiyle başımıza gelendir.
suriyeliler daha rahat okusun diye ortaokulların içleri boşaltılmış, üniversitelere girebilsinler diye baraj puanları kaldırılmıştır.
bunları başarı diyerek halka din vasıtasıyla empoze ettikleri yetmezmiş gibi halkı mal yerine de koymaktadırlar.
ya da boşverin, halk mal.
suriyeliler daha rahat okusun diye ortaokulların içleri boşaltılmış, üniversitelere girebilsinler diye baraj puanları kaldırılmıştır.
bunları başarı diyerek halka din vasıtasıyla empoze ettikleri yetmezmiş gibi halkı mal yerine de koymaktadırlar.
ya da boşverin, halk mal.
devamını gör...
15.
ilk olarak şunu söylemeliyim ki en iyi üniversitelerimizin dünyadaki en iyi üniversitelerle kıyaslanamayacağını kesinlikle kabul ediyorum. yani bizden çok çok daha iyiler. ancak şunu da ifade edeyim; işte bizim üniversiteler çöplük, önüne geleni alıyorlar, kalitesiz eğitim, bir sürü üniversite var vs. vs. diyerek mümkün olduğunca üniversitelerimizi aşağılamalıyız mantığından kurtulmalıyız bana kalırsa. başlıkta da görüldüğü üzere en iyi üniversitelerimiz diyor. yani bazı eleştirilerinizin bu üniversitelerle bağlantısı yok. gerek itü, odtü, hacettepe gibi devlet üniversiteleri olsun gerek bilkent ve koç gibi vakıf üniversiteleri olsun* çok iyi eğitim verdiklerini söyleyebilirim. buralarda eğitim alan öğrencilerin yurtdışında iyi dediğimiz üniversitelere kabul almakta sandığımız kadar zorlanmamaktadırlar. tabii ki her öğrenci için söyleyemem ama iyi bir öğrenci için bunu söyleyebilirim. tekrar söylüyorum kesinlikle yeterli değil ve gerçekten aramızda çok fark var. ancak bu aşağılık kompleksinden de kurtulmamız gerektiğini düşünüyorum.
devamını gör...
16.
bence yanlış anlaşılan bir konu var. ben sözelciyim sayısalcı olmadığım için mühendislik ile ilgili yorum yapamam.
sözelde zaten bütün mesele ingilizce makale okumak olduğu için sözel öğrencisi eğer okuduğu makaleyi tartışacak akademisyen bulamadığından yakınıyorsa tamam.
ingilizce bildikten sonra makalenin yazarına mail atıp siz böyle diyorsunuz ama o öyle değil diyerek kaynak gösterin.
günümüzde artık herkes herkesle online iletişim kurup fikir alışverişinde bulunuyor.
sözelde zaten bütün mesele ingilizce makale okumak olduğu için sözel öğrencisi eğer okuduğu makaleyi tartışacak akademisyen bulamadığından yakınıyorsa tamam.
ingilizce bildikten sonra makalenin yazarına mail atıp siz böyle diyorsunuz ama o öyle değil diyerek kaynak gösterin.
günümüzde artık herkes herkesle online iletişim kurup fikir alışverişinde bulunuyor.
devamını gör...
17.
eğitim ve öğretimin nekadar düşük olduğunu gösteren istatistik...
devamını gör...