erdoğan'dan halka açlık müjdesi

maun suresi :

-rahmân ve rahîm olan allah’ın adıyla.

1- din gününü yalanlayanı gördün mü?

2- işte o, yetimi itip kakar.

3- yoksulu doyurmayı teşvik etmez.

4- şu namaz kılanların vay haline!

5- onlar namazlarından gafildirler.

6- onlar gösteriş yaparlar.

7- ve onlar en küçük bir yardımı da engellerler.

yiyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz.

yiyip içemiyor bu halk ama nedense bazıları hep israf ediyor. itibar mitibar pudra şekeri, 10 makamdan maaş almalar, gece gece delirmeler.

bu devletin ve halkın kanını emen bir adam, gözlerimizin içine bakıyor ve diyor ki "sen kocaman bir aptalsın." buraya kadar kabul görebiliyorum. esas olay şu, çoğumuz gerçekten aptal. alkış tutuyorlar, tapıyorlar, farkındalıkları yok, acınası haldeler. öyle fanatikler ki insan olamıyorlar, onlar sadece birer canlı, asla "insan" değil. bu aptalların sadece anlamsız bağırışları ve alkış sesleri var. (izlediğimiz sokak röportajlarında sinir krizi geçirmemize sebep olacak türden), o da yetiyor zaten hepimize aptal olduğumuzun böylesine söylenebilmesine. ben artık bu adama tek bir laf edemiyorum, asıl sitemi hak eden, kendisine vaktiyle mustafa kemal atatürk tarafından verilen bir çok fırsatı kullanamayıp, kendi devletini yönetemeyen, cumhuriyeti bilmeyen bu hastalıklı halktır. acı.

akp “bakara iyi makara” diyenlerin partisi değil mi? işler yolunda gitmeyince hemen bir iki ayet atıyorlar ortaya yani hep yaptıkları gibi din ticareti yapıyorlar yine

peki sayın memur soruyorum, siz kul değil misiniz? aynı ayetin, sizin için de geçerli olması lazım değil mi? siz bolluk bereket içerisindeyken yönettiğiniz halk sefaletle, açlıkla mücadele ediyorsa bu durum sizi “günahkar” yapmıyor mu? (komşusu açken tok yatan meselesi yani.)

torpilli akp çocukları, bol yalanlı ihaleler, devleti dolandıran yancılarınız ve siz lüks içerisinde yaşarken uç kuruş paraya geçinmeye çalışan aileler var bu ülkede!

not: ha “o ayet bizim için değil” diyorsanız o başka!

dolar 1,5 tl iken.

yollar yapılırken.

köprüler yapılırken.

havaalanları yapılırken.

şehir hastaneleri dikilirken.

herkesin ev aldığı iddia edilirken.

her evin önünde iki otomobil olduğu söylenirken.

memlekette bolluk bereket var denilirken.

buzdolabı ve çamaşır makinası satış rakamları övünerek açıklanırken.

enflasyon tek haneli iken.

tüm bunları yapan ak parti idi.

dolar 15 tl’ye yaklaşınca.

yolların, köprülerin, şehir hastanelerinin paraları nasıl ödenecek diye sorulmaya başlanınca.

vatandaşın alım gücü yerle bir olunca.

çoğunluk el arabası bile alamayacak hale gelince.

fiyatlar arşı alaya yükselince.

her şeyin bereketi kaçınca.

bunu yapan ve isteyen allah.

akp’ye akp sayesinde para kazananlardan başka oy veren kalmadı. bu insanların ortak özellikleri çıkarcılık tabiki. değişimi hissettikleri için yine hükümetin yanında olmak isteyecekleri için onlar da yavaş yavaş saf değiştirme hazırlıklarına başladılar. yoksa insanların başkalarının aç olmasıyla akp’ye yüz çevirecekleri yok. kendi çıkarları sıkıntıya girince değişim oluyor ki o çıkarcılar yine yerinde olunca da yine iş yapılamıyor. bunlar nasıl temizlenecek yahu?