eskisi kadar keyif vermeyen şeyler
başlık "so what" tarafından 04.06.2024 03:46 tarihinde açılmıştır.
1.
yaşamak .
devamını gör...
2.
bunun cevabı = istanbul ortamında, dışarı çıkmaktır.
ne kadar garip değil mi? insan sosyal bir yaratımdır. iletişim kurmadan duramaz. kendisini cok fazla izole etmeye başladığında ise, doğasına saldırdığı için; psikolojik rahatsızlıklar türemeye başlar. melankoli, uç depresyon, okb, kaygı- stress bozukluğu , duygu- durum bozukluğu vb gibi daha niceleri..
buna rağmen, istanbul'da artık dışarı çıkmak beni çok geriyor çünkü kişisel alana sahip değilim. sokakta yürürken, toplu taşımaya binerken hatta aşık olduğum boğaz'a gidip 2 yürüyeyim diye düşünürken bile tonlarca insanla karşılaşıyorum. herkes birbirine sürtünüyor, birbirinin üstüne çıkıyor, kıyafetleriniz rezil oluyor, yeni duş alıyorsunuz millet kafanıza/ üstünüze sigara dumanını kusuyor. her şeyiyle, dışarıda sürekli yolunuza çıkan, vaktinizi çalan kalabalıktan başka bir şey yok. herkesin bayıldığı beşiktaşta, maximum 15 dakika'da yürünecek yolu 1 saatte yürüyorsunuz. neden? kalabalıktan. bir yere giderken, bir şeye bakarken hep vakit kaybediyorsunuz, kalabalık size vakit kaybettiriyor. benim sokağa çıkıp, bir yerde kahve içmem her şeyiyle 2-3 saatimi alır. zamandan daha pahalı bir şey var mı peki? - yok.
ben normalde kahve içmek için harcadığım o 2-3 saate, evimde neler yaparım. bu yüzden evde kalmayı tercih ediyorum. son zamanlarda, ülkenin ucu kaçan ekonomik ayarsızlığıda buna etken tabi. dışarıda bir fincan çay'a 90 tl ödüyorsunuz. 2 fincan 180tl. marketten bu fiyata paketini alırsınız. neden dışarıda oturayım ki?
her türlü " settle in the house" daha mantıklı geliyor bana şu sıralar. hem kendime ait alanım bol hem param cebimde kalıyor.
ne kadar garip değil mi? insan sosyal bir yaratımdır. iletişim kurmadan duramaz. kendisini cok fazla izole etmeye başladığında ise, doğasına saldırdığı için; psikolojik rahatsızlıklar türemeye başlar. melankoli, uç depresyon, okb, kaygı- stress bozukluğu , duygu- durum bozukluğu vb gibi daha niceleri..
buna rağmen, istanbul'da artık dışarı çıkmak beni çok geriyor çünkü kişisel alana sahip değilim. sokakta yürürken, toplu taşımaya binerken hatta aşık olduğum boğaz'a gidip 2 yürüyeyim diye düşünürken bile tonlarca insanla karşılaşıyorum. herkes birbirine sürtünüyor, birbirinin üstüne çıkıyor, kıyafetleriniz rezil oluyor, yeni duş alıyorsunuz millet kafanıza/ üstünüze sigara dumanını kusuyor. her şeyiyle, dışarıda sürekli yolunuza çıkan, vaktinizi çalan kalabalıktan başka bir şey yok. herkesin bayıldığı beşiktaşta, maximum 15 dakika'da yürünecek yolu 1 saatte yürüyorsunuz. neden? kalabalıktan. bir yere giderken, bir şeye bakarken hep vakit kaybediyorsunuz, kalabalık size vakit kaybettiriyor. benim sokağa çıkıp, bir yerde kahve içmem her şeyiyle 2-3 saatimi alır. zamandan daha pahalı bir şey var mı peki? - yok.
ben normalde kahve içmek için harcadığım o 2-3 saate, evimde neler yaparım. bu yüzden evde kalmayı tercih ediyorum. son zamanlarda, ülkenin ucu kaçan ekonomik ayarsızlığıda buna etken tabi. dışarıda bir fincan çay'a 90 tl ödüyorsunuz. 2 fincan 180tl. marketten bu fiyata paketini alırsınız. neden dışarıda oturayım ki?
her türlü " settle in the house" daha mantıklı geliyor bana şu sıralar. hem kendime ait alanım bol hem param cebimde kalıyor.
devamını gör...
3.
türkiye'de türk olmak.
devamını gör...
4.
kafe ortamı. eskiden binbir poza girip keyif akdığım mekanlar şimdilerde çok yapay geliyor.
devamını gör...
5.
en basitinden tavuk döner yemek. eskiden olsa ağzım sulana sulana yerdim. şimdi hatay usulü tavuk döner* . ben eski usül tavuk, soğan, domates ve marul yemek istiyorum. neden bana bunu çok görüyorsunuz??
devamını gör...
6.
okula gitmek, bayramlar, arkadaşlarla yapılan aktiviteler ve küçükken heyecanla beklediğim başka ne varsa artık aynı keyfi vermiyor maalesef
devamını gör...
7.
zurna dürüm.
devamını gör...
8.
eskiden sevdiğim bir kaç arkadaşım ile bir yerde oturup sohbet etmek çok keyif veriyordu. eskiden yolculuğa çıkmak çok büyük bir keyif veriyordu, yolculuğa çıkmadan 1 gün önce heyecandan uyuyamıyordum. eskiden bir etkinliğe katılmak çok keyif veriyordu. sonra ne oldu ben de bilmiyorum. sanki bu tatlı anları bir anda tükettik ve yenilerini inşa edemedik. keyif bazen sadece kendini dinlediğin arındığın an olmaya başladı. eskiden yakınlaşmak isteğin her şey şimdilerin uzaklarında. biz değiştik bence..
devamını gör...
9.
internette dolaşmak etmek
hani bir şeyler en başta çok keyif verir zamanla keyfi gider alışkanlığı kalır ya işte tam olarak öyle
ben bu ilişkiye olan inancımı kaybettim ela ancak alışmışım bi' kere
dopamin reseptörlerim bu zehri tattı bi' kere
balık battı bi' kere yan yan gider
gözlerindeki karalara al yanaklar gider
gururlanma padişahım senden de büyüğü var
bu anket başlıklarına ancak böyle tanımlar gider
hani bir şeyler en başta çok keyif verir zamanla keyfi gider alışkanlığı kalır ya işte tam olarak öyle
ben bu ilişkiye olan inancımı kaybettim ela ancak alışmışım bi' kere
dopamin reseptörlerim bu zehri tattı bi' kere
balık battı bi' kere yan yan gider
gözlerindeki karalara al yanaklar gider
gururlanma padişahım senden de büyüğü var
bu anket başlıklarına ancak böyle tanımlar gider
devamını gör...
10.
devamını gör...
11.
hiçbir şey eskisi kadar keyif vermiyor
devamını gör...
12.
eskiden sevdiğim müzik gruplarının gelmesini bekler, gelseler de gitsem derdim, yazın müzik festivallerine katılır deliler gibi eğlenirdim... şimdilerde konsere gitme kısmı, sevdiğim bir müzik grubunu canlı izleme kısmı eskisi kadar keyif vermiyor bana, hatta hiç keyif vermiyor desem de yeridir...
hiç unutmam, 2011 rock'n coke zamanı direkt kapıda bilet bulmuştum, sahiden eskiden birçok festivale kapıda bilet alabiliyorduk, şimdilerde öyle mi? 1 dakikada tükeniyor biletler. karaborsacısıyla ayrı uğraşıyoruz, ''şu kadar şu fiyata koyalım, 1 hafta sonra 1000 lira zam yaparak koyarız geri kalan biletleri...'' diyen şerefsiz bilet firmalarıyla ayrı uğraşıyoruz...
misal eskiden birçok müzik grubunun alt grubu oluyordu, şimdilerde o da kalmamış... bir buçuk saatlik bir performans için 4-5 saat beklemek zorunda kalıyorsun...
hadi bunları da geçiyorum, hakikaten çok pahalı konserler lan. ''şimdilerde ne ucuz ki zaten?'' diyorsunuz, haklısınız ama ne bileyim, indirimli bilet ayağına 2000-2500 lira veresim gelmiyor gerçekten... çıktıkları mekanları biliyorum çünkü, ses kalitesinin ne denli kötü olduğunu biliyorum...
hiç unutmam, 2011 rock'n coke zamanı direkt kapıda bilet bulmuştum, sahiden eskiden birçok festivale kapıda bilet alabiliyorduk, şimdilerde öyle mi? 1 dakikada tükeniyor biletler. karaborsacısıyla ayrı uğraşıyoruz, ''şu kadar şu fiyata koyalım, 1 hafta sonra 1000 lira zam yaparak koyarız geri kalan biletleri...'' diyen şerefsiz bilet firmalarıyla ayrı uğraşıyoruz...
misal eskiden birçok müzik grubunun alt grubu oluyordu, şimdilerde o da kalmamış... bir buçuk saatlik bir performans için 4-5 saat beklemek zorunda kalıyorsun...
hadi bunları da geçiyorum, hakikaten çok pahalı konserler lan. ''şimdilerde ne ucuz ki zaten?'' diyorsunuz, haklısınız ama ne bileyim, indirimli bilet ayağına 2000-2500 lira veresim gelmiyor gerçekten... çıktıkları mekanları biliyorum çünkü, ses kalitesinin ne denli kötü olduğunu biliyorum...
devamını gör...
13.
14.
alışveriş yapmak.
tüketmek, anlık hedefe ulaşma hissi eskisi gibi keyif vermiyor.
tüketmek, anlık hedefe ulaşma hissi eskisi gibi keyif vermiyor.
devamını gör...