1.
insan ırkının milenyum milenyum diyerek çığlıklar attığı dönüm noktasından bir sene sonra on yedi nisan iki bin bir yılında benin limanına demirleyen modern köle gemisidir.
elbette ki köleliğin kalktığına dair asılsız iddalar ortalıkta dolaşmaktadır. ama bu iddialara sarılan insanlar da farkındadır ucuz işgücü olarak kullanılmak üzere aileleri tarafından belirli bir ücret karşılığında satılan çocukların varlığının. ama tabii ki üç maymunu oynamak modern insan için en güzel kaçış yöntemidir gerçeklerden.
bu geminin özelliği senede binlerce köle çocuk taşıyan diğer gemilerden farklı bir hikayesi olması. gemi bir duyum sonucu benin limanında güvenlik kuvvetleri tarafından sabırla beklenir. bir insan kaçakçılığı, köle ticareti söz konusudur. diğer gemiler neden beklenmez, bunu bilmiyoruz.
gemi demirleyince yapılan aramalarda sadece 43 çocuk bulunur. gemide bulunan yetişkinler göçmendir ve kısa zamanda ortadan kaybolurlar. ancak gemide 250 tane daha çocuğun olması beklenmektedir.
bu durumda ya yanlış bir ihbar vardır ya geminin kaptanının dediği gibi kendisine bir komplo kurulmuştur ya da en kötüsü olmuştur.
101 ahlak ikilemi kitabının yazarı martin cohen’e göre bu çocuklar “ihtiyaç fazlası” oldukları için denize atılmıştır. ve daha sonra çıkan haberler de bu 250 çocuğun yolculuk esnasında denize atıldığını göstermektedir.
bu hikaye bana jamaika’da bir fırtına kitabını hatırlattı. tek fark o romanda çocuklar yolculuk boyunca büyürken bu hikayedeki çocuklar asla büyüyemeyecek ve asla şeker yiyemeyecekler.
elbette ki köleliğin kalktığına dair asılsız iddalar ortalıkta dolaşmaktadır. ama bu iddialara sarılan insanlar da farkındadır ucuz işgücü olarak kullanılmak üzere aileleri tarafından belirli bir ücret karşılığında satılan çocukların varlığının. ama tabii ki üç maymunu oynamak modern insan için en güzel kaçış yöntemidir gerçeklerden.
bu geminin özelliği senede binlerce köle çocuk taşıyan diğer gemilerden farklı bir hikayesi olması. gemi bir duyum sonucu benin limanında güvenlik kuvvetleri tarafından sabırla beklenir. bir insan kaçakçılığı, köle ticareti söz konusudur. diğer gemiler neden beklenmez, bunu bilmiyoruz.
gemi demirleyince yapılan aramalarda sadece 43 çocuk bulunur. gemide bulunan yetişkinler göçmendir ve kısa zamanda ortadan kaybolurlar. ancak gemide 250 tane daha çocuğun olması beklenmektedir.
bu durumda ya yanlış bir ihbar vardır ya geminin kaptanının dediği gibi kendisine bir komplo kurulmuştur ya da en kötüsü olmuştur.
101 ahlak ikilemi kitabının yazarı martin cohen’e göre bu çocuklar “ihtiyaç fazlası” oldukları için denize atılmıştır. ve daha sonra çıkan haberler de bu 250 çocuğun yolculuk esnasında denize atıldığını göstermektedir.
bu hikaye bana jamaika’da bir fırtına kitabını hatırlattı. tek fark o romanda çocuklar yolculuk boyunca büyürken bu hikayedeki çocuklar asla büyüyemeyecek ve asla şeker yiyemeyecekler.
devamını gör...