etli pide

bunu en çok miktarı bol olduğu zaman seviyorum.

şöyle 1kg kıyma ile domatesti soğandı biberdi evde iç hazırlayıp, yanına da 250-300 gram sivri biberi bütün olarak koyup fırına gidersin.

fırıncıya yaklaşınca taze pişmiş lahmacun, pide vs. kokuları duymaya başlarsın ve içindeki yaratık uyanır.

fırıncı paşaya "kaç tane çıkıyosa o kadar etli pide yap bununla, malzemesini kıt koyma ama" dedikten sonra "ha şu biberleri de közleyiver sana zahmet" dersin. fırıncının "hemen abi,45dk sonra gel al abi" demesiyle start verilir ve sabır dolu bekleyiş başlar.

beklerken hayal kurarsın, heveslenirsin, beklenti gittikçe yükselir.
"yanına ayran mı alsam yoksa şöyle iyi bi süzme yoğurt alıp evde yoğun kıvamlı kendim mi yapsam" diye düşünürsün.

sıcacık, tapıstaze pideyi, kenarındaki çıtırlıkları, iç kısmındaki yumuşacık pide kısmını hayal ettikçe yükselirsin.

ve fırıncı seslenir:
"abi senin pideler hazır. 25 tane çıktı" der.

işte o andan sonra etli pideye doyarsın.
acımasızca yersin.
çatlayıncaya tıksırıncaya kadar yersin.
gece uyumadan önce 2 tane daha gömersin.
sabah kahvaltıda 2-3 tane daha gömersin.

"tamam yetti" dediğin anda "dur la 1 tane daha gömeyim" der ve gömersin.

kalanını buzluğa atarsın, ve 2-3 güne bi canın istedikçe çıkarıp tost makinasında ısıtıp yutarsın.

pratik, besleyici, lezzetli....


(bkz: ohh mis)

cok guzel. heleki gazozla. evet.

patates tava,kedi yiyen fare lakaplı arkadaşın dediği gibi gazozla süper gider-yarın bir aksilik çıkmazsa gidip yiyeceğim,valla keyfim çok istedi.

bizim buralarda cantık varken maalesef kendisine yanaşamam. bir ara bamya çorbası için konya pide salonuna gidiyorduk ama orada amaç farklıydı. güzel kızı tavlamak için yakın arkadaşına yanaşmak gibi düşünelim.