1.
2022 yapımı oldukça ses getiren bir güney kore dizisidir. başrollerini park eun-bin, kang tae-oh ve kang ki-young'un paylaştığı dizi, ena ve netflix'te hâlâ yayınlanmaktadır.
dizi, otizmli dâhi woo young-woo'nun hanbada adlı büyük bir hukuk bürosunda avukat olarak işe girmesiyle başlar. her bölümde ayrı bir dava anlatılır ve bu sırada otizmli bir birey olan woo young-woo'nun iş ve aşk hayatında karşılaştığı sıkıntılara yer verilir.
dizinin şu anki başarısı asla küçümsenecek gibi değildir. henüz izlemeye başlamadıysanız hemen başlamanızı tavsiye ederim :)
dizi, otizmli dâhi woo young-woo'nun hanbada adlı büyük bir hukuk bürosunda avukat olarak işe girmesiyle başlar. her bölümde ayrı bir dava anlatılır ve bu sırada otizmli bir birey olan woo young-woo'nun iş ve aşk hayatında karşılaştığı sıkıntılara yer verilir.
dizinin şu anki başarısı asla küçümsenecek gibi değildir. henüz izlemeye başlamadıysanız hemen başlamanızı tavsiye ederim :)
devamını gör...
2.
başrollerini park eun-bin, kang tae-oh, kim ki-young, ha yoon-kyung ve joo jong-hyuk'un paylaştığı dizi 16 bölüm olup, 1 bölümü ortalama 1 saattir.
woo young-woo otizmli* çaylak bir avukkattır ve ülkenin en iyi üniversitelerinden birinden tam puanla mezun olmuştur. dizi; woo young-woo'nun hayatını iş ve aile açısından ele alır.
woo young-woo: ülkenin otizmli ilk avukatıdır, iq'su çok yüksektir. babası ile birlikte yaşar. temiz kalplidir, çocuksu bir yanı vardır. hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır.
lee jun-ho: hanbada hukuk firmasında adalet ekibinde* çalışır. kendine güveni yüksektir, iyi ve çalışkan bir kişiliği vardır.
jung myung-seok: hanbada hukuk firmasında kıdemli avukattır. young-woo danışmak istediği bir şey olduğunda kendisine gelir. iyi bir avukattır.
choi su-yeon: hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır. young-woo'nun üniversiteden sınıf arkadaşıdır. özgüveni yüksektir, haksızlıklara karşı sessiz kalmaz.
kwon min-woo: hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır. diğerlerine göre daha politik bir kişiliği vardır.
dizi ile ilgili spoiler içermeyen görüşüm aşağıdadır.
neden bu dizi? konusu basit, izlerken yormuyor, yüzünüzden gülücükleri eksik etmiyor. konusunu kısaca özetlemem gerekirse otizmli bir avukat var ve hayatı öğrenmeye çalışıyor. dizinin konuyu işleme şekli ve oyuncuları da çok iyi. en hassas konuları bile iyi işlediklerini düşünüyorum. her dava kazanılmıyor ve suçlular* cezasız kalmıyor.
woo young-woo, daha izlemeye başladığınız ilk anlardan itibaren ilginç bir karakter. çocuksu ama olgun, kendine has takıntıları var ama sevdikleri için onları görmezden gelmeye hazır, işini, nasıl davranılarsa davransınlar arkadaşlarını seven biri. aynı zamanda bunu es geçemem tam bir balina insanı, balinalara karşı hayranlıkla izlediğim özel bir ilgisi var ve dizi boyunca balinalar hakkında belgesellerden öğrendiğimden daha çok şey öğrendim ve bundan asla sıkılmadım*. dizi boyunca young-woo'nun inişlerini ve çıkışlarını, hayatı öğrenme macerasını, sevmesini, işini ve balinalara olan tutkusunu izlemek çok keyifliydi. karakteri canlandıran park eun-bin'e de ayrı bir parantez açmak isterim ki kendisi harika bir oyuncu.
young-woo dizinin doğal olarak parlayan balinası olsa da özellikle bahsetmek istediğim bir diğer karakter lee jun-ho. gerçek olamayacak kadar mü-kem-mel biri. olaylara yaklaşımıyla olsun, tavırları ve mimikleri ile olsun, özgüveni ve ılıman tavrıyla olsun izlemekten en keyif aldığım karakterdi. burada da oyuncu kang tae-oh'dan kısaca söz etmek isterim, karakterin yüzündeki her bir anlık ifadeye bu kadar anlam kazandırması harikaydı. dizi boyunca sahnelerini tekrar tekrar izlediğim bir karakterdi. diziyi izlerken en çok seni sevdim jun-ho oppa.
diğer karakterler hakkında uzun uzun yazmama gerek yok genel olarak sevdiğim karakterler ağırlıktaydı, sinir olduklarımı da sıkıca sarsmak istedim.
en sevdiğim bölüm 9. bölümdü . bunun nedenlerinden biri diziye konuk oyuncu olarak katılan koo kyo-hwan*, bir diğer neden ise o bölümün temasıydı. şimdi yazarken tekrar düşündümde gerçekten en sevdiğim bölüm 9. bölümdü, bu yüzden o bölüme ayrıca dikkat çekmek isterim.
2. sezonun 2024 yılında* geleceği söyleniyor ama buna gerek var mıydı? çok bilemedim. bence hikaye tamamlanmıştı ama yine de 2. sezonun ilginç ve keyifli olacağını düşünüyorum.
yaz tatilim boyunca haftalık hediye internetlerimle* indirip izlediğim, izlerken oldukça keyif aldığım bir diziydi. puanım 8/10.
woo young-woo otizmli* çaylak bir avukkattır ve ülkenin en iyi üniversitelerinden birinden tam puanla mezun olmuştur. dizi; woo young-woo'nun hayatını iş ve aile açısından ele alır.
woo young-woo: ülkenin otizmli ilk avukatıdır, iq'su çok yüksektir. babası ile birlikte yaşar. temiz kalplidir, çocuksu bir yanı vardır. hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır.
lee jun-ho: hanbada hukuk firmasında adalet ekibinde* çalışır. kendine güveni yüksektir, iyi ve çalışkan bir kişiliği vardır.
jung myung-seok: hanbada hukuk firmasında kıdemli avukattır. young-woo danışmak istediği bir şey olduğunda kendisine gelir. iyi bir avukattır.
choi su-yeon: hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır. young-woo'nun üniversiteden sınıf arkadaşıdır. özgüveni yüksektir, haksızlıklara karşı sessiz kalmaz.
kwon min-woo: hanbada hukuk firmasında çaylak avukat olarak çalışır. diğerlerine göre daha politik bir kişiliği vardır.
dizi ile ilgili spoiler içermeyen görüşüm aşağıdadır.
neden bu dizi? konusu basit, izlerken yormuyor, yüzünüzden gülücükleri eksik etmiyor. konusunu kısaca özetlemem gerekirse otizmli bir avukat var ve hayatı öğrenmeye çalışıyor. dizinin konuyu işleme şekli ve oyuncuları da çok iyi. en hassas konuları bile iyi işlediklerini düşünüyorum. her dava kazanılmıyor ve suçlular* cezasız kalmıyor.
woo young-woo, daha izlemeye başladığınız ilk anlardan itibaren ilginç bir karakter. çocuksu ama olgun, kendine has takıntıları var ama sevdikleri için onları görmezden gelmeye hazır, işini, nasıl davranılarsa davransınlar arkadaşlarını seven biri. aynı zamanda bunu es geçemem tam bir balina insanı, balinalara karşı hayranlıkla izlediğim özel bir ilgisi var ve dizi boyunca balinalar hakkında belgesellerden öğrendiğimden daha çok şey öğrendim ve bundan asla sıkılmadım*. dizi boyunca young-woo'nun inişlerini ve çıkışlarını, hayatı öğrenme macerasını, sevmesini, işini ve balinalara olan tutkusunu izlemek çok keyifliydi. karakteri canlandıran park eun-bin'e de ayrı bir parantez açmak isterim ki kendisi harika bir oyuncu.
young-woo dizinin doğal olarak parlayan balinası olsa da özellikle bahsetmek istediğim bir diğer karakter lee jun-ho. gerçek olamayacak kadar mü-kem-mel biri. olaylara yaklaşımıyla olsun, tavırları ve mimikleri ile olsun, özgüveni ve ılıman tavrıyla olsun izlemekten en keyif aldığım karakterdi. burada da oyuncu kang tae-oh'dan kısaca söz etmek isterim, karakterin yüzündeki her bir anlık ifadeye bu kadar anlam kazandırması harikaydı. dizi boyunca sahnelerini tekrar tekrar izlediğim bir karakterdi. diziyi izlerken en çok seni sevdim jun-ho oppa.
diğer karakterler hakkında uzun uzun yazmama gerek yok genel olarak sevdiğim karakterler ağırlıktaydı, sinir olduklarımı da sıkıca sarsmak istedim.
en sevdiğim bölüm 9. bölümdü . bunun nedenlerinden biri diziye konuk oyuncu olarak katılan koo kyo-hwan*, bir diğer neden ise o bölümün temasıydı. şimdi yazarken tekrar düşündümde gerçekten en sevdiğim bölüm 9. bölümdü, bu yüzden o bölüme ayrıca dikkat çekmek isterim.
2. sezonun 2024 yılında* geleceği söyleniyor ama buna gerek var mıydı? çok bilemedim. bence hikaye tamamlanmıştı ama yine de 2. sezonun ilginç ve keyifli olacağını düşünüyorum.
yaz tatilim boyunca haftalık hediye internetlerimle* indirip izlediğim, izlerken oldukça keyif aldığım bir diziydi. puanım 8/10.
devamını gör...
3.
otizmli çaylak bir avukatın hikayesini anlatan kore dizisi. otizmli doktor hikayelerinden sonra çok sıradışı bir hikaye de değil. kore dizileri hikaye bakımından her zaman biraz gerçekdışıdır. bu kısma katılıyorum. kore dizilerini bu kadar çok sevmemdeki ana unsur da budur belki bilmiyorum. ama gerçekdışılığın içindeki hayata dair minik minik mesajları enfestir. bu dizide de ziyadesiyle mevcut.
woo young woo karakterine hayat veren oyuncu döktürmüş. biraz sıkıcı bir dizi olacağını düşünmüştüm ama hiç öyle olmadı. insana iyi gelen bir tarafı var.
herkesin hemfikir olduğu en güzel bölüm 9.bölüm olsa da benim favorim 3.bölümdü.
asperger sendromlu bir çocuğun tıp fakültesi öğrencisi olan abisini öldürdüğü iddiası ülkede büyük bir infiale yol açıyor. çaylak avukat konuyla ilgili araştırma yaparken haberin altında yazan yorumları okuyor. yorumun biri şu şekilde. " tıp öğrencisinin ölüp, otistik çocuğun yaşaması, ülkemiz için bir kayıp değil mi?" sonra bölümün bir yerinde otistik müvekkiline bakıp şunları düşünüyor. " hans asperger, otizm üzerine araştırma yapan ilk kişi. sıradışı olan her şey hakir değildir. yeni düşünce tarzları ve deneyimleriyle ilerde harika şeyler başarabilirler. hans asperger bir nazi işbirlikçisiydi. işi yaşamaya layık olan yaşamaya layık olmayan çocukları ayırmaktı. naziler için yaşamaya layık olmayanlar; fiziksel engelliler, ölümcül hastalar, otistikler de dahil akıl hastalarıydı. seksen yıl önce bile otizmliler yaşamaya layık görülmüyordu. seksen yıl önce bile bay kim jeuong-hung ve ben yaşamaya layık olmayan insanlardık. şimdi bile yüzlerce kişi, tıp öğrencisinin ölüp otistik çocuğun yaşaması ülkemiz için kayıp değil mi gibi bir yorum için "beğen" butonuna basıyor. işte bu taşıdığımız engelin ağırlığı." buradaki avukatın kırgınlığı bence daha güzel anlatılamazdı. hepimiz sosyal medyanın esiriyiz artık. her konuda tepkimizi dile getirmekten, yorum yapmaktan kendimizi alamıyoruz. önünü ardını düşünmeden aklımıza geleni yazmakta bir sakınca görmüyoruz. ama bezen yorum değil de o yoruma verilen beğeni bile, başka bir yerde bambaşka bir kalbi kırabiliyor. ve biz bunun farkında bile olmuyoruz. aklımıza düşen her şeyi yazmak da bir çeşit siber zorbalık bana göre.
başka ne diyim ya hu. izlemeye değer bir dizi. muhteşem ve viral olmuş selamlamalarını da yazıp gidiyorum.
woo to the young to the woo!
dong to the geu to the rami!
woo young woo karakterine hayat veren oyuncu döktürmüş. biraz sıkıcı bir dizi olacağını düşünmüştüm ama hiç öyle olmadı. insana iyi gelen bir tarafı var.
herkesin hemfikir olduğu en güzel bölüm 9.bölüm olsa da benim favorim 3.bölümdü.
asperger sendromlu bir çocuğun tıp fakültesi öğrencisi olan abisini öldürdüğü iddiası ülkede büyük bir infiale yol açıyor. çaylak avukat konuyla ilgili araştırma yaparken haberin altında yazan yorumları okuyor. yorumun biri şu şekilde. " tıp öğrencisinin ölüp, otistik çocuğun yaşaması, ülkemiz için bir kayıp değil mi?" sonra bölümün bir yerinde otistik müvekkiline bakıp şunları düşünüyor. " hans asperger, otizm üzerine araştırma yapan ilk kişi. sıradışı olan her şey hakir değildir. yeni düşünce tarzları ve deneyimleriyle ilerde harika şeyler başarabilirler. hans asperger bir nazi işbirlikçisiydi. işi yaşamaya layık olan yaşamaya layık olmayan çocukları ayırmaktı. naziler için yaşamaya layık olmayanlar; fiziksel engelliler, ölümcül hastalar, otistikler de dahil akıl hastalarıydı. seksen yıl önce bile otizmliler yaşamaya layık görülmüyordu. seksen yıl önce bile bay kim jeuong-hung ve ben yaşamaya layık olmayan insanlardık. şimdi bile yüzlerce kişi, tıp öğrencisinin ölüp otistik çocuğun yaşaması ülkemiz için kayıp değil mi gibi bir yorum için "beğen" butonuna basıyor. işte bu taşıdığımız engelin ağırlığı." buradaki avukatın kırgınlığı bence daha güzel anlatılamazdı. hepimiz sosyal medyanın esiriyiz artık. her konuda tepkimizi dile getirmekten, yorum yapmaktan kendimizi alamıyoruz. önünü ardını düşünmeden aklımıza geleni yazmakta bir sakınca görmüyoruz. ama bezen yorum değil de o yoruma verilen beğeni bile, başka bir yerde bambaşka bir kalbi kırabiliyor. ve biz bunun farkında bile olmuyoruz. aklımıza düşen her şeyi yazmak da bir çeşit siber zorbalık bana göre.
başka ne diyim ya hu. izlemeye değer bir dizi. muhteşem ve viral olmuş selamlamalarını da yazıp gidiyorum.
woo to the young to the woo!
dong to the geu to the rami!
devamını gör...