gelecekten endişeli olmak
başlık "sinemdebirmavikuş" tarafından 04.06.2022 19:14 tarihinde açılmıştır.
1.
son yirmi yılda doğan her çocuğa doğuştan yüklenen bir kod.
dünya her zaman endişeli bir yer olmuştur genel anlamda. ülken olmasa dünyanın geleceği için bir endişe vardır. mesela mevsimler, atıklar.. işin içine bir de ülke girince en başa yerleşiyor bu endişe. insanın günlük hevesi kalmıyor. hıh ne oldu şimdi, tribine giriyor. gerçekten işe yarayacak şeyler ile vakit geçirmek zorunda hissediyor. hemen karşılık bekler hale geliyor.
ne demişler;
dünya bize dedelerimizden miras değil, çocuklarımızın emanetidir.
sinemdebirmavikuş ukdesi
dünya her zaman endişeli bir yer olmuştur genel anlamda. ülken olmasa dünyanın geleceği için bir endişe vardır. mesela mevsimler, atıklar.. işin içine bir de ülke girince en başa yerleşiyor bu endişe. insanın günlük hevesi kalmıyor. hıh ne oldu şimdi, tribine giriyor. gerçekten işe yarayacak şeyler ile vakit geçirmek zorunda hissediyor. hemen karşılık bekler hale geliyor.
ne demişler;
dünya bize dedelerimizden miras değil, çocuklarımızın emanetidir.
sinemdebirmavikuş ukdesi
devamını gör...
2.
eskiden gündüzlere kadar yatakta beynimi yiyecek kıvamda düşündüğüm durumdu. ama sizin hiç genç bir tanıdığınız öldü mü? benim evet. o yüzden bıraktım bu saplantılı gelecek düşüncesini. gelecek benim için var olacak mı bilmiyorum olsa bile kendimi tüketmeme değer mi? insanız evet hâlâ endişeleniyorum endişelenmiyorum desem yalan olur ama kendimi yiyip bitirmiyorum. ayrıca gelecek endişesi hiç bitmezki, insan kendi hayatını yoluna koysa bu sefer çocuğunu,ana babasını düşünmeye başlıyor.
devamını gör...
3.
yeni bir şey değil
devamını gör...
4.
endiseden ziyade umutsuzum.
devamını gör...
5.
gelecekten endişeli olmak, şimdiki ânı berbat eden, geleceği de değiştirmeyen anlamsız bir duygu. anlamsiz olduğu kadar da neredeyse çoğu insani kaplayan bir duygu. tedavisi doktor filan değil sade ve sadece tevekkül. tevekkül edin ve gerisini sadece izleyin.
devamını gör...
6.
duygularımızı nasıl kontrol edebilirdik ki? birini sevdiğimizde veya birinden nefret ettiğimizde neden kendimizi suçlarız? duygular bir şekilde şekil alıyor. makine olmadığımız için sevme denilince sevmekten vazgeçemiyoruz ki. ee neden kendimize yükleniyoruz o zaman? sevebilmek bu kadar güzelken neden ondan kaçıyoruz? insanlar hayalkırıklığıdır bu doğru. hiçbir zaman sevdiğimiz ölçüde, sevdiğimiz şekilde sevilmeyeceğiz belki. ama neden sevmenin vermiş olduğu o huzuru istemiyoruz? hep sevilmenin peşinde olduk. peki neden kimse hakkını vere vere sevmiyor? bazen öyle insanlar görüyorum ki hayran oluyorum. uzaktan sadece tanımadan. sadece bu hayranlığım kalsın diye iki çift laf etmiyorum o kişilerle. çünkü biliyorum ki benim tanımladığım kadar mükemmel olmayacaklar. işte böyle böyle vazgeçtim tanımaktan. sadece uzaktan istediğim gibi hayal ediyorum. hayran oluyorum. bu yüzden tanıyıp hayalkırıklığı olanları gördükçe tanımamanın daha iyi olduğunu anladım. bunu kabullenince eskisi gibi üzülmüyorsun.
devamını gör...