çok tuhaf bir zamanda, çok tuhaf bir şekilde başıma gelen olaydır.

öğretmenliğimin ilk günü, yani birinci günü, yani öğretmenliğe başladığım o ilk gün gözaltına alındım. hem de sabaha karşı. meslekteki ilk gününde daha saçma olaylar yaşamış olanlar vardır belki ama benim için bu anı unutulmaz bir saçmalıktadır.

kuzeyde garip insanların yaşadığı bir ilçede öğretmenliğe başladığım gün bir ev bulana kadar sadece pazarcıların ve inşaat işçilerinin kaldığı öğretmen evine yerleşmeye karar verdim. odama yerleştikten sonra biraz ilçeyi dolaşıp geri geldiğimde odamda ali rıza isminde ilk atama bir başka öğretmen vardı. ali rıza seinfeld dizisindeki cosmo kramer’in tıpatıp aynısıydı.

biraz sohbet ettikten sonra uyumaya karar verdik. ama sabah dört gibi kapı çaldı. kramer elbette uyanmadı bile. gümbür gümbür çalan kapıyı açtığımda karşımda iki polis duruyordu ama kimlik göstermeseler polis olduklarına inanmam mümkün değildi. sanki bir dizi setinden çıkmış gibiydiler. biri kırmızı yelek giymiş, uzun boylu sakallı, diğeri deri montlu ve kısa boylu idi.

insanolunbiraz olup olmadığımı sorduktan sonra yoklama kaçağı göründüğümü söylediler. ben de atanmış bir öğretmen olduğum için bunun mümkün olmadığını söyledim. onlar da bana hak verdiler. benden bir evrak istediler. ancak o evrak milli eğitim müdürlüğünde idi ve bende başka nüshası yoktu.

o zaman beni gözaltına almak zorunda olduklarını söylediler. ben şüphelendim elbette. ali rıza’ya seslenip gözaltına alınmak üzere olduğumu söyledim. o da iyi bir arkadaşın yapabileceği şeyi yaptı hiç düşünmeden, tam bir serdeneçti tavrı ile. gözlerini açmadan “tamam” dedi ve uyumaya devam etti.

üzerimi giyinip dışarı çıkınca polisler beni asansöre yönlendirdi ama ben ilk geldiğim saatlerde asansör bozuktu. onlara asansörün bozuk olduğunu söylediğimde uzun boylu olan haince gülerek şöyle dedi:

- değil hocam, değil.

aşırı siyasi bir insandım o zamanlar; bir kere eylem yapanların yanından geçmiştim, bir kere de birgün gazetesi okumuştum. o kadar anarşist bir ruhum vardı. o yüzden yeni bir che guevara olmamı engellemek için beni infaz edeceklerini düşündüm ama korkmadım. yani az korktum. kendi iskemlemi kendim tekmeleyebilirdim. böylelikle asansöre bindim ve gelecek mermiyi bekledim ama asansör çalıştı ve aşağı indik. devrim şehidi olmayı başaramadım. ama çok outlaw hissettim kendimi.

daha sonra, önce polis karakoluna gidip birlikte kahvaltı ettik. milli eğitimin açılıp evrakımı yollamasını bekledik. çok anarşist bir ruhla uzun boylu polis aytekin abi’nin aldığı simidi içimdeki devrim ateşinin olanca sıcaklığı ile yedim. hatta tüm dünyada devrim istediğim için simitin içine krem peynir bile koydum.

ertesi gün okula gittiğimde artık o eski ben değildim. mesleğin ilk günü mapusa düşmüş bir eski tüfektim.

ama bu karşı konulmaz devrimci ruhum halı saha maçı yapmaya başladığımız aytekin abi neden gözaltına alındığımı anlatınca biraz zarar gördü ama emekçi ruhum daha bir güçlendi:

- hocam biz seni pazarcı sandık.
devamını gör...
bir tweet yeter.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"gözaltına alınmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim