öne çıkanlar | diğer yorumlar

oyunun ilk sahnelendiği zamanlarda(1964-65) haldun taner'in bu yeni türüne ''tokat tiyatrosu'' diyenler olmuş. bu tokadın cezalandırmak için değil, gözlerinizi açın deyip hafifçe savrulurcasına atılan bir tokat olduğunu düşünüyorum. acıtmıyor, düşündürüyor. o dönem türkiye'sine, 4-5 yılda iktidar değiştirip halkın kısıtlanmasına, bazı kelimelerin mimlenmesine, kitapların yasaklanmasına şahitlik ediyoruz. tabi bunu vicdani ve efruz'un yaşadıklarına tanık olarak yapıyoruz.

efruz tam ‘’her şeyi ben bilirim’’ havasında olan, güçsüzü ezen, insanların hakkını yiyen, türlü dolaplar çeviren, yalanlar söyleyen ama her seferinde işleri yolunda giden günümüz tiplerinden biri. vicdani ise onun tam tersi bir karakter, büyüklerinin sözünden bunaltacak derecede çıkmayan, bakış açısı ''her şeyin iyisini büyükler, patronlar, iktidar bilir'' olan, insanları seven ama sevilmeyen, saygı gösterip saygı göremeyen biri. ona üzülmekten kendimi alamadım fakat aynı zamanda bu iki tipin de günümüz insanlarından iki kişi, karakter olması sinirlendirdi beni. efruz'a ve onun gibilere sinirlendim, dürüst olanın kaybetmesine sinirlendim, hatta vicdaniye bile sinirlendim, gözlerini kapatıp vazifesini yaptığı için. oysa, gözlerini açıp vazifesini yapmalıydı..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"gözlerimi kaparım vazifemi yaparım" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim