1.
yüksek rönesans ustalarının üç büyüğünden biri leonardo di ser piero da vinci, arkasında çoğunu bilmediğimiz, izine rastlamadığımız tamamlanmamış birçok sanat eseri bıraktı. bize bıraktığı eserlerinin sayısı yirmiden az.
tamamlayamadığı projelerinden biri olan gran cavallo'nun hikayesi, leonardo'nun 1482’de milano dükü sforza’ya bir teklifle gelmesiyle başlıyor. leonardo bir mektupla fransız tehdidi karşısında milano askerlerinin güçlü olabilmesi için bir mühendis, bir mimar, silahlardan anlayan bir tasarımcı olarak, mekanik, marangozluk, metalürji konularında becerisini sunmayı teklif ediyor.
nihayetinde dük devasa boyutlarda bir bronz at heykeli olan ıl cavallo‘yu çalışması ve dökümünü yapması için leonardo’yu görevlendiriyor.
leonardo bir yandan milano'daki atölyesinde son akşam yemeği üzerine çalışırken diğer yandan dükün bağında, 24 metrelik ıl cavallo üzerinde çalışıyor. ve fakat kilden çalıştığı heykelin bronz dökümü için gereken 70 ton bronz, top yapımında kullanılmak için geri alınıyor. gran cavallo bronzdan dökülemiyor, 1499’da milano savaşmadan düşüyor ve daha acıklısı fransız okçular kilden çalıştığı gran cavallo üzerinde okla atış talimi yaparak onu yok ediyorlar.
tamamlayamadığı projelerinden biri olan gran cavallo'nun hikayesi, leonardo'nun 1482’de milano dükü sforza’ya bir teklifle gelmesiyle başlıyor. leonardo bir mektupla fransız tehdidi karşısında milano askerlerinin güçlü olabilmesi için bir mühendis, bir mimar, silahlardan anlayan bir tasarımcı olarak, mekanik, marangozluk, metalürji konularında becerisini sunmayı teklif ediyor.
nihayetinde dük devasa boyutlarda bir bronz at heykeli olan ıl cavallo‘yu çalışması ve dökümünü yapması için leonardo’yu görevlendiriyor.
leonardo bir yandan milano'daki atölyesinde son akşam yemeği üzerine çalışırken diğer yandan dükün bağında, 24 metrelik ıl cavallo üzerinde çalışıyor. ve fakat kilden çalıştığı heykelin bronz dökümü için gereken 70 ton bronz, top yapımında kullanılmak için geri alınıyor. gran cavallo bronzdan dökülemiyor, 1499’da milano savaşmadan düşüyor ve daha acıklısı fransız okçular kilden çalıştığı gran cavallo üzerinde okla atış talimi yaparak onu yok ediyorlar.
devamını gör...
2.
hikaye çok güzel.
da vinci milano dükü ludovico sforza'ya diyor ki mektubunda ben sana gerek savunma gerek saldırı adına istediğin her silahı yaparım düşmanın bombalanamayan iyi korunan kalelerini bile yıkmanın yolunu biliyorum, sen yeter ki söyle diyor.
peki sonuç? kocaman bir at heykel. o da yapılamamış zaten düşman ok atıp yıkmış. ve anladığım kadarıyla bu heykel dükün babası olan francesco sforza'yı onurlandırmak için sipariş edilmiş.
mektubu okuduğum sitede kalenin korunması için yaptırıldığı da söyleniyor ama bir at heykeli kaleyi nasıl koruyacak ki? valla ben düşman askeri olsam 'aaa ne güzel at heykeli varmış hele şu milano'yu bi alalım elbet tepesine çıkarız' diye düşünürdüm. saçma yani.
hele dük ayrı bir değişik. adam sana düşmanın top atılamayan kalesini bile patlatırım diyor sen gidip 'buraya bi heykel yapalım da vinci hem babamı da onurlandırmış oluruz' diyorsun. e ne desin da vinci 'senin ben sıfatına tüküreyim heykel bizim neyimize' diyemediği için 'tamam yüce lordum' demiş.* *
işin şakası bir yana yukarıdan da anlaşılacağı üzere olay bana mantıklı gelmedi. umarım yanılıyorumdur.*
çok sonradan ise heykeli yapmışlar.
da vinci milano dükü ludovico sforza'ya diyor ki mektubunda ben sana gerek savunma gerek saldırı adına istediğin her silahı yaparım düşmanın bombalanamayan iyi korunan kalelerini bile yıkmanın yolunu biliyorum, sen yeter ki söyle diyor.
peki sonuç? kocaman bir at heykel. o da yapılamamış zaten düşman ok atıp yıkmış. ve anladığım kadarıyla bu heykel dükün babası olan francesco sforza'yı onurlandırmak için sipariş edilmiş.
mektubu okuduğum sitede kalenin korunması için yaptırıldığı da söyleniyor ama bir at heykeli kaleyi nasıl koruyacak ki? valla ben düşman askeri olsam 'aaa ne güzel at heykeli varmış hele şu milano'yu bi alalım elbet tepesine çıkarız' diye düşünürdüm. saçma yani.
hele dük ayrı bir değişik. adam sana düşmanın top atılamayan kalesini bile patlatırım diyor sen gidip 'buraya bi heykel yapalım da vinci hem babamı da onurlandırmış oluruz' diyorsun. e ne desin da vinci 'senin ben sıfatına tüküreyim heykel bizim neyimize' diyemediği için 'tamam yüce lordum' demiş.* *
işin şakası bir yana yukarıdan da anlaşılacağı üzere olay bana mantıklı gelmedi. umarım yanılıyorumdur.*
çok sonradan ise heykeli yapmışlar.
devamını gör...