güldürürken düşündüren fıkralar

günün birinde bardaktan boşanırcasına yağmur yağmaktadır. elbette yağmur yağdığı vakit ya koşulur, ya da bir yerlere sığınılır. nasreddin hoca da yağmurun yağışını ve sokakların yalnızlığını pencereden seyrederken bir de bakar ki yağmurdan kaçan bir adam… hoca biraz dikkatli baktığında bunun bir komşusu olduğunu anlar ve pencereyi açarak;
"komşu, komşu, utanmıyor musun, niçin allah'ın rahmetinden kaçıyorsun?" deyince adam koşmayı bırakır ve yavaş yavaş evine doğru gider. bu arada adamın da ıslanmadık yeri kalmaz.

ee gülmedik, düşünmelimiyiz, tabi biraz düşünülmeli örenğin kanser hastasıyken size lotodan para düşmesi, o zaman allahın rahmeti para değil, sağlık olmuş oluyor bizim için

namık kemal bir gün...

yoo buraya uygun değil bu fıkra.

akıl hastanesinde bir hasta kendini tavana baş aşağı asarak "ben ampul oldum" diyor ve kimse de onu indiremiyormuş

konu baş hekime intikal ettirilmiş. başhekim; "gidin ona elektrik kesildi, artık bir işe yaramazsın, in oradan diye ikna edin" talimatı vermiş

bir süre sonra görevliler tekrar baş hekime gelmişler: efendim onu ikna ettik, inecek! fakat bu kez de etrafında toplananlar, ‘karanlıkta kalacağız’ diye indirmemize izin vermiyorlar.
alın size hem güldüren hem düşündüren fıkra. o değil de ismail güldüren vardı bir ara. noldu acaba.

birgün nasreddin hoca eve doğru yürüyormuş.
arkadan biri, seslenmiş:
“aman hoca gördün mü biraz önce geçen helva kazanı ağzına kadar doluydu”.
hoca da: “bana ne” demiş.
arkadaşı: “ama hoca helva kazanı sizin eve gidiyordu, buna ne dersin?” demiş.
hoca: “o zaman sana ne?” demiş.

iki sarışın, anahtarları içeride unuttukları için bir arabanın kapısını telle açmaya çalışırlar. biri diğerine “çabuk ol, yağmur başladı, ıslanıyorum” der. diğeri yanıtlar: “ne farkeder? içerde de ıslanacaksın, arabanın üstü açık.”

3 ay sonra türkiye’ye uygulanan vizeleri kaldıracağız. buradan

bir gün bir palyaço varmış bütün ağlayanları güldürürmüş bir gün bir adam yoğun ağlama sebebiyle bir doktora gitmiş doktor demiş git o palyaço seni güldürür demiş o da demiş o da benim

cami hocasının biri niyeti bozmuş, bir hatun bulmuş camiye atıvermiş, namaz vakti değilken iş tutacakmış, cemaatten biri camiye girivermiş, hocayla hatunu iş üstünde yakalamış, puuu hoca, utan, camide zina yapıyorsun günah diyince
hoca adama dönüp demiş ki dur kadınla işim bitsin sana seccadeye ayakkabıyla basmanın hesabını soracağım.
buyrun düşünün ahsjsjs