1.
istanbul'da yaşadığım dönemlerde hafta sonlarında gittiğim yerdir. nedense bendeki yeri çok ayrıdır. insan ruhunu aşırı derecede dinginleştiren bir yanı var.
devamını gör...
2.
türbansız girmenin yasak olduğu istanbul'daki bir park.
devamını gör...
3.
aklımda direkt nazım hikmet'le özdeşleşen park.
devamını gör...
4.
cem karaca'nın ceviz ağacı şarkısında geçen park.
devamını gör...
5.
küçükken babamın beni götürdüğü ilk hayvanat bahçesini,ilk lunaparki,ilk konseri hatırlatır bana.
cem karaca'nın ben bir ceviz ağacıyim gülhane parkında şarkısını dinlerken hep sırıtışım ondandir.
cem karaca'nın ben bir ceviz ağacıyim gülhane parkında şarkısını dinlerken hep sırıtışım ondandir.
devamını gör...
6.
1839 tanzimat fermanı'nın, hariciye nazırı koca mustafa reşit paşa tarafından okunduğu yerdir.
devamını gör...
7.
annem ile babamın anlattıklarına göre bir zamanlar konserler gülhanede verilirmiş ve çok kalabalık olduğundan bazı çılgın bireyler ağaçlara tırmanarak konseri izlerlermiş. benim zamanıma da işte küresel karantina filan denk geldi.
devamını gör...
8.
ilk defa çocukken hayvanat bahçesi olduğu zamanlar teyzemler götürmüştü. üniversite yıllarında boğaza hakim olan köşe kısımdaki çay bahcelerinde az vakit geçirmedik.
devamını gör...
9.
bu parkta zamanında konserler verilirdi. gülhane konserleri adı altında.
cem karaca'nın 41 dakikalık konseri için:
cem karaca'nın 41 dakikalık konseri için:
devamını gör...
10.
efenim, gülhane parkı nazım hikmet'in ceviz ağacı şiiri için hikayeye ev sahipliği yapmıştır.
hikaye özetle şu şekilde;
nazım hikmet kaçak olarak arandığı dönemde sevgilisi piraye ile mektuplaşır. arandığından ötürü mektubu posta ile değil güvendiği bir arkadaşı ile yollar. bir mektubunda ünlü edebi kafamız piraye hanımlarına şöyle buyurur "sizlerle şu gün gülhane parkında buluşmayı arzularım". fakat polise asla ulaşmaması gereken o mektup önce polise okunur ve sonra piraye alır teslim alır. bundan habersiz olan nazım kendisi gibi habersiz olan pirayeyi parkta beklerken kendisi için gelen polisleri görür ve ilk gördüği ağaca tırmanır. o gün nazım'ı ne polis ne de piraye görür.
ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında.
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
bu iki dize o gün o ağaçta yazılmıştır.
şahsımın bir tanımında belirttiğim gibi "ihanet asla düşmanından gelmez" sözü bu hikayede de geçerlidir.
cem karaca ise mükemmel seslendirmiştir bu şiiri. ikisi de çok kıymetli iki değerimizdir.
hikaye özetle şu şekilde;
nazım hikmet kaçak olarak arandığı dönemde sevgilisi piraye ile mektuplaşır. arandığından ötürü mektubu posta ile değil güvendiği bir arkadaşı ile yollar. bir mektubunda ünlü edebi kafamız piraye hanımlarına şöyle buyurur "sizlerle şu gün gülhane parkında buluşmayı arzularım". fakat polise asla ulaşmaması gereken o mektup önce polise okunur ve sonra piraye alır teslim alır. bundan habersiz olan nazım kendisi gibi habersiz olan pirayeyi parkta beklerken kendisi için gelen polisleri görür ve ilk gördüği ağaca tırmanır. o gün nazım'ı ne polis ne de piraye görür.
ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında.
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
bu iki dize o gün o ağaçta yazılmıştır.
şahsımın bir tanımında belirttiğim gibi "ihanet asla düşmanından gelmez" sözü bu hikayede de geçerlidir.
cem karaca ise mükemmel seslendirmiştir bu şiiri. ikisi de çok kıymetli iki değerimizdir.
devamını gör...
11.
müslüm gürses konserlerinin efsane olduğu parktır.
ben küçükken hayvanat bahçesi kısmı da vardı.
sonra kaldırıldı o bölüm.
ben küçükken hayvanat bahçesi kısmı da vardı.
sonra kaldırıldı o bölüm.
devamını gör...
12.
içi papağan doludur ama göstermezler kendini. bilenler sesleri ayırt edebilir.
devamını gör...
13.
osmanlı imparatorluğu döneminde topkapı sarayı'nın dış bahçesi olan park.
devamını gör...
14.
ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
devamını gör...
15.
nazım hikmet'in şiiriyle cem karacanın sesi bir araya gelmiş ve bize bu eseri takdim etmiştir.
şiirin az bilinen hikayesini anlatıyorum;
nazım hikmet; sivri dillidir ve dönemin hükümeti tarafından pek sevilen biri değildir. yine bir gün nazım polis tarafından aranırken, sevgilisinin hasretine dayanamayıp buluşmaya karar verirler. buluşma yeri gülhane parkıdır. nazım, gizlene saklana gülhane parkına gelir ve sevgilisini beklemeye koyulur. beklerken oradan iki polis geçer ve nazım onları gördüğü anda hemen dibindeki ağaca çıkar, saklanmaya çalışır. tam o sırada sevgilisi buluşma noktasına gelir ve nazımı göremez. polislere rağmen nazım bir şekilde ağaçtan aşağıdaki sevgilisine seslenmeye çalışır. ancak ne kadar uğraşsa da sevgilisi onu duyamaz ve nazım o sırada şu dizeleri yazar; ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında, ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
şiir
şiirin az bilinen hikayesini anlatıyorum;
nazım hikmet; sivri dillidir ve dönemin hükümeti tarafından pek sevilen biri değildir. yine bir gün nazım polis tarafından aranırken, sevgilisinin hasretine dayanamayıp buluşmaya karar verirler. buluşma yeri gülhane parkıdır. nazım, gizlene saklana gülhane parkına gelir ve sevgilisini beklemeye koyulur. beklerken oradan iki polis geçer ve nazım onları gördüğü anda hemen dibindeki ağaca çıkar, saklanmaya çalışır. tam o sırada sevgilisi buluşma noktasına gelir ve nazımı göremez. polislere rağmen nazım bir şekilde ağaçtan aşağıdaki sevgilisine seslenmeye çalışır. ancak ne kadar uğraşsa da sevgilisi onu duyamaz ve nazım o sırada şu dizeleri yazar; ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında, ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.
şiir
devamını gör...
16.
adını her duyduğumda burnumun direği sızlar. gülhane parkı, istanbul'da orta direk bir ailenin çocuğu olan ben için hafta sonlarını iple çekmeme vesile olurdu. bakmayın şimdilerde adının türbanlıların ya da türbanlı olmayanların sevgilileri, eşleri vs. ile yiyişme yeri diye anlatıldığına. gülhane parkı bir dönem orta direğin tek eğlencesiydi.
pazar günleri eve yakın bir yerden kalkan eminönü otobüsü ile yapılan yolculuklar, bir gece öncesi evde yapılan hazırlıklar ve eminönü'nde otobüsten inilen o an. en büyük hayaline kavuşmuş bir insan gibi neşeli ve şen olurduk.
sirkeciye doğru yürünen yolda hazırlananları bekleyemeyip seyyar tezgahtan alınan simidin tadı. o günlerde orada yediğim simidin tadını daha sonra hiçbir simitte bulamadım. çünkü o anda lezzetli olan simit değil, küçük bir çocuğun hayallerine kavuşmasıydı.
parka sirkeci tarafından girince solda kalan hayvanat bahçesi turu ile başlardı park macerası. sonraları hayvanat bahçesi fikri çok canice gelse de o hayvanları orada görmek o zaman çok keyifliydi. şimdilerde hayvanat bahçesinin yerinde islam bilim ve teknoloji tarihi müzesi var. yolunuz düşerse gezin mutlaka.
sonra babamın büyük bir ciddiyet ve dikkatle oturmak için yer seçmesi. yenilen yemekler, edilen sohbetler, oynanan oyunlar. şanslıysak güzel bir konser. 1993 yılındaki cem karaca konserine denk gelmiştik hatta. tabii o zamanlar küçük olduğumdan pek anlayamamıştım. ama o anlara şahitlik ettim. o havayı soludum. geri dönüş yolunda uğranan akvaryum ve daha önce hiç görülmeyen balıklar.
velhasıl güzel günlerdi. çok uzun zaman oldu gitmeyeli. insan özlüyor. en yakın zamanda görüşmek üzere çocukluğum.
pazar günleri eve yakın bir yerden kalkan eminönü otobüsü ile yapılan yolculuklar, bir gece öncesi evde yapılan hazırlıklar ve eminönü'nde otobüsten inilen o an. en büyük hayaline kavuşmuş bir insan gibi neşeli ve şen olurduk.
sirkeciye doğru yürünen yolda hazırlananları bekleyemeyip seyyar tezgahtan alınan simidin tadı. o günlerde orada yediğim simidin tadını daha sonra hiçbir simitte bulamadım. çünkü o anda lezzetli olan simit değil, küçük bir çocuğun hayallerine kavuşmasıydı.
parka sirkeci tarafından girince solda kalan hayvanat bahçesi turu ile başlardı park macerası. sonraları hayvanat bahçesi fikri çok canice gelse de o hayvanları orada görmek o zaman çok keyifliydi. şimdilerde hayvanat bahçesinin yerinde islam bilim ve teknoloji tarihi müzesi var. yolunuz düşerse gezin mutlaka.
sonra babamın büyük bir ciddiyet ve dikkatle oturmak için yer seçmesi. yenilen yemekler, edilen sohbetler, oynanan oyunlar. şanslıysak güzel bir konser. 1993 yılındaki cem karaca konserine denk gelmiştik hatta. tabii o zamanlar küçük olduğumdan pek anlayamamıştım. ama o anlara şahitlik ettim. o havayı soludum. geri dönüş yolunda uğranan akvaryum ve daha önce hiç görülmeyen balıklar.
velhasıl güzel günlerdi. çok uzun zaman oldu gitmeyeli. insan özlüyor. en yakın zamanda görüşmek üzere çocukluğum.
devamını gör...
17.
nazım hikmet'in şiirine de konu olan park.
bildiğim kadarıyla nazım'ın bu şiiri yazdığı dönem parkta ceviz ağacı yokmuş. ağaç yıllar sonra gülhane parkı'na cem karaca'nın hayranları tarafından dikilmiş.
bildiğim kadarıyla nazım'ın bu şiiri yazdığı dönem parkta ceviz ağacı yokmuş. ağaç yıllar sonra gülhane parkı'na cem karaca'nın hayranları tarafından dikilmiş.
devamını gör...
18.
gelen her misafiri götürüp nazım hikmet be cem karaca’yı andığım yerdir.
devamını gör...
19.
gidip görmediğim yerini bile bilmediğim tarih sağ olsun kendi şehrimdeki parkın adından daha iyi bildiğim park.
devamını gör...
20.
bir ceviz ağacıyım gülhane parkında
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında...
diye devam eden nazım hikmet şiirinde adı geçen park.
ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında...
diye devam eden nazım hikmet şiirinde adı geçen park.
devamını gör...