kurtuluş parkı

ankara 'nın en eski, tanınan parklarından biridir. ismini konumlandığı kurtuluş mahallesi' nden almıştır. çankaya ilçesi'ne bağlı içinde vedat dalokay düğün solunu' nun da bulunduğu anılarla dolu huzur veren parktır.

şimdilerde çok bakımsız olsa da, yıllar evvel yürüdüğümüz yolları, oturduğumuz bankları ile gönlümüzde yeri ayrıdır. içindeki halı saha ve buz pisti de kapanmıştır.

ankara nın en güzel parkıdır. yazın banklarda oturup, arkadaşlar ile sohbet etmek gibisi yoktur. bu zevki bence seğmenler parkı dahi veremez.

çocukluğum, gençliğimdir. bahar ayından ekim ortasına kadar sürekli zaman geçirdiğim mekandır. çekirdek satan amaçlardan çekirdek alıp çitlemedim mi, turfanda kayısı çağlası satan amcalardan çağla alıp orada yemedim mi? içinde zaman zaman ping pong oynadık, halısahaya maç yapmaya gittik. parkurunda yürüdük koştuk. düğün salonunun yanındaki semavercide gözleme yedik, çay içtik. kurtuluş parkı benim için gözbebeğidir. ankara'nın havasıdır.

duygulandım bak şimdi. çok özledim ankara seni.

bembeyaz karla örtülüyken kalbimi bıraktım oraya. film sahnesi gibi hafızamdaki yeri.
her yer sakinleşmiş, karın verdiği o dinginlik var şehirde. o kadar mutluyum ki sadece “o” var gerisi fon...

akşamın belli saatlerinden sonra eğer oralarda yeni iseniz çok takılmanızı önermeyeceğim ama konum olarak merkezi olan ve oturulabilir yerleri çok olan güzel bir parktır

yalnız kalmak istediğim zamanlarda gidip yürüdüğüm, oturduğum belki bi çay içtiğim. içindeki köpeklerle oynadığım benim için huzur dolu bir yer. o kalablığının içinde bile rahatlatabiliyor beni.
eğer boşsa salıncakta sallamadan asla eve dönmem *

isminin hakkını veren parktır. ne zaman dara düşsem kurtuluşu orda arardım. hey gidi.

geçen sene hayatımın en mutlu ve romantik gününü yaşadığım mekandı. dünyanın en güzel parklarından biridir. bilenler bilir baya büyük de bir parktır. 3 hafta önce tekrar ankara'ya geldim. her gün önünden geçiyorum. geçmediğim günler yolumu mutlaka düşürüyor bir sigara yakıyorum. o koskoca park sanki bir ismin haritası gibi okunuyor gözlerimde. ara sıra mutlu genç çiftler görüyorum.

mutluluk belki de partikül seviyesinde bir anılar tozundan başka hiç bir şey değil. yine de insanın en önemli amaçlarından biri olmalı. mutluluk geçen bir şeyse hüzün de geçer. ama işte mutluluklar hemen hüzünse sızılı geçiyor.

kurtuluş'ta aşk seğmenler'de seks.

şükrü erbaş'ın şiirlerine konu olan parktır.

yirmi yaşımız siyah beyaz bir zaman
ankara henüz ana rahmimiz olmamış
güzelliğini omzuma alıyorum kurtuluş parkı'nda
dört yanımız yeni dünyaların buğulu harfleri
saçların ağzımda düğün-dernek
birden ölüyorsun *

ankara üniversitesi cebeci kampüsüne yakın, dört mevsim huzur veren bir parktır.

memlekette şehir plancılığı olmadığı, olana da pek uyulmadığı için maalesef central park havasına sahip olabilecekken etrafı boş kalmış bir alandır. ankaralıyım diyen herkesin burda mutlaka bir anısı vardır.

bir çok behzat ç bölümüne de evsahipliği yapmıştır.

bir zamanlar sık sık gittiğim parktı. kampüsten çıkıp arkadaşlarla lafın dibine vurmak için ideal yerdi. zırt pırt lafınızı bölen peçete satıp ama falınıza bakayım yavrum diyen teyzelerle, cekirdekçi dayıyla, kavga eden golden köpekler ile adeta bol betimlemeli kitaplardan çıkmış bir roman karakteri gibi hissetmenizi sağlayan ortamdı. yazın nikah dairesinden çıkıp hayatının ilk yanlışını yapan çiftleri eleştirirdik. asla kuş pislikleri ile dolu çardaklara oturmaz çimden bi haber olan toprağa otururduk. liseden yeni çıkan ergenlerin meskeniydi bura. bazen yanımıza gelip utana sıkıla çakmak isterlerdi. ögleden sonra evden termosa çay koyup yanında poğaça getiren orta yaşlı insanlarla dolup taşardı. adeta yaşanmışlıklarla dolu bi park.

okulumun tam önündeki parktır. çok keyiflidir orada oturmak. bazen nedense papağanlar görülür ağaç dallarında.

ankara'nın çankaya ilçesinde yer alan bir parktır. yürümesi keyiflidir..

gezi parkı eylem günlerinde melih görtçek'in başının belası olmuş park:
metro istasyonunun çıkışında iki gencin öpüşmesine müdahale eden kapıkullarına başka gençlerin müdahale etmesi sonucu epeyce büyük bir itiş kakış olmuştu. olayın topluma yansımasıyla ankara'daki her sevgili çift metro kapısına giderek öpüşmüşlerdi. baş edemeyeceğini anlayan ve eylemin suç olmadığını bilen görtçek en sonunda götün götün geri çekilmişti.

kolej'de oturduğum evimin karşısındaki parktı bir zamanlar.. gençliğim gençliğim.. ankara hukuk ve mülkiyeli yıllar..