güvendiğin birinden darbe yemek

tanıştığın her yeni kişiyle bir süre hep bir tereddüt ve güvensizlik içinde geçen dialoglara sebep olur ve karşı tarafı haliyle rahatsız eder.
bu durum kişiyi genellikle yalnızlığa doğru sürükler.
karşısına ne kadar doğru insanlar çıksa da bu travma yüzünden kişi, bir türlü gerçek manada ilişki kuramaz.

daha yeni 2 önce yedim oh afiyett.

bu devirde normal durum.
yüzüne gülen sana yılışan biri kolayca kuyunu kazıyodur.

15 yıllık arkadaşım sırf sevgilisi istiyor diye iftira ile beni işten artırdıktan sonra sessiz kalmadım diye her türlü sırrımı aileme duyurdu. o gün bu gündür kimseye bir gram güvenmiyorum. herkes günü gelince koz olarak kullanacak gibi geliyor.

tek kelimeyle berbat bir his. daha yeni yaşadığım bir durum. her durumda yan yanayız ya kardeşiz biz dedigim bir arkadaşım böyle bir sefer iki sefer bana karşı yanlışlar yaptı. hepsinde de onun benim hatalarimi tarttim yeri geldi alttan aldım. ama gun sonunda gururu ve durusunu bana sergilemeyi dogru buldu. halbuki kimlerin pesine ard arda gittigini biliyorum. ama hayatimdaki herkese yuzde 20 bir yanilma payi birakmayi cok erken yasta ogrendim. o yuzden cok da etkilemedi beni. ne var sunu bir kere daha gordum. agiz şovu yapip kardesim, varligina sukur, iyi ki diyen insanlar gunun sonunda yok olabiliyor. mevsimlik bir dostluktansa olmamalarini tercih ederim.

uppps!! ben bunun nasil hissettirdigini ne sekilde izah edebilirim bilmiyorum ama bir deneyeyim.

birine guvenmeden once insan bir halt yer arkadaslar, once sever. sevmek zaten basli basina goze inen bir perde ya da sezgisel algilari kapatan cins bir his, neyse. once sever sonra guvenir yani. guvendikce de disaridaki “yabanciya” takindigi tum gardlarini/ savunma sistemlerini bir bir indirmeye baslar. (hataya bak, hataya!!)
indirdikce savunmasizlasir, ciplaklasir, her turlu darbeye acik hale gelir. ve bunun farkina varan sirtlan “yakini” icin artik cok kolay yakalanacak av kivaminda bir seydir.

bu arada bu sirtlan yakinlarin takindigi bir taktik vardir, bakin bu taktik kati suretle degismez!! asla insani gozunun icine bakarak avlamazlar, darbeleri hep sirttan gelir. cunku en savunmasiz an sirtin donuk oldugu andir ve avci icin muthis bir avlanma zaman dilimidir.

ama av icin de hic beklemedigi alandan ve savunmasiz kaldigi birinden geldigi icin ciddi sarsilir. aldigi darbe veyahut kazik diyelim, belki normal sartlar icinde kaldirabilecegi buyuklukte olabilir ama guvendigine zaafiyet gosterdigi icin… yani oyle iste.

guvenilen sahsa karsi savunmasizlik bir yana bir de karsiligini verememe gibi salakca bir durum da soz konusu oluyor. zaten canin acisindan ayaklanamiyorsun ki karsilik veresin. tepki verecek gucu bile insan bulamiyor. dogrulamiyor cunku, bilinc dahi ne oldugunu, o aciyi net kavrayamiyor.
sarhosluk gibi bir hal gerceklesiyor sanirim, belki biraz otesi agir bir kaza sonrasi bas donmesiyle yurume cabasi. oyle dengeyi sarsip atan degisik bir sey.

(bkz: her ihanet sevgiyle başlar)

hümanistliğim ve fazlaca b12 eksikliğimle cilt cilt ansiklopedisini yazabilirim.

düşünüyorum.. sanırım bu kadar da olmaz dediğim bir kazık yemedim şu hayatta tanıdıklarımdan.

günlük şeyler olduysa oldu. gülüp geçeceğim. çok çok muhabbeti kesmişimdir.

hep ileri, daima ileri.

biri 10, biri 15 yıllık olmak üzere 2 kez darbe yediğimden mütevellit istesem de kimseye güvenemiyorum artık

hizbullahı kendine dert etmeye değer mi?


--! alıntı !--

bilsen neler dönüyor şu garip dünyada
arkadaşlık düşmanlıkla yanyana
bazen sebep bir aşksa çoğu zaman da para
değiştirir insanları hep bir anda

hiç bunları kendine dert etmeye değer mi
şu kısacık ömürler yeter mi

hoşgör sen affet gitsin aldırma
büyüklük sende kalsın sonunda
sen sarıl o sana sarılmazsa
sen unut unutmazsa

hangimiz uğramadık sanki haksızlıklara
dinle beni sakın uyma şeytana
pişman oluyor herkes sonra yaptıklarına
esir olma boş yere gururuna

hiç bunları kendine dert etmeye değer mi
şu kısacık ömürler yeter mi

hoşgör sen affet gitsin aldırma
büyüklük sende kalsın sonunda
sen sarıl ona sana sarılmazsa
sen unut unutmazsa

--! alıntı !--

insanlara güvenecek kadar salak olursan darbe yersin.
çünkü adı üzerinde "insan".
her şeyi bekleyeceksin.

hayatımdaki en büyük darbeleri en yakınlarından yedim. kime fazla iyilik etsem hep benden gitti.
standart yengeçlerin vakası olarak tanımlıyorum artık...

aman uzak olsun insanlarla mesafe iyidir, değer verirsen bile belli bir ayarı olsun.

zaten darbeleri hep en güvendiklerimizden yeriz.

öldürmeyen acı güçlendirir