yüreğindeki yalnızlığa aldırış etmeden yolunda yürüyor, sevdiği kadını düşünüyor;
-beni bu halde görmemeli
diye söyleniyordu. uzun zamandır onu görme ümidiyle ve onsuz geçen yalnızlık dolu dakikaları yüreğinde bir mühür gibi saklıyordu. hemen bir ayna bulmalı saçlarını cüzdan arasına iliştirdiği tarak ile taramayı sevdiğinin,
-ona yana yatır saçlarını dediğini böyle daha yakışıklı oluyorsun mehmet bey. sözleri kulağına çalındı, ilkbahar tazeliğini hatırlatan sesini leyla hanımın
yağan yağmurda ıslanan saçlarını kurulmak için bir pasaj kapısından içeri girdi omzundaki atkı ile kuruladı saçlarını bir vitrin camı karşısında yansıyan belli belirsiz görünümüyle yana yatırdı saçlarını eli boş gidilmez dedi içinden oysa kır papatyası severdi leyla hanım çiçekçi aradı gözleri bir terzi gördü yanına yanaşıp sordu.
affedersiniz acaba buralarda çiçek alabileceğim bir yer var mı? dedi
aşağıdaki pasajı tarif etti önündeki satıcı roman kadınlardan alabilirsiniz, uygun verirler hem beyim malum bu zamanda her şey pahalı diye de ekledi. teşekkür etti mehmet bey acele adımlarla yürüyordu telaşı vardı aralarındaki altı aylık hasret yerini vuslata bırakmasına sadece biraz zaman kalmıştı.
çiçek satışı yapan diğerlerinden esmer bir kadının saksı içerisinde bir demet papatya gördü sordu hemen - - ne kadar fiyatı?
-30 lira be abim akşam pazarı 25 olur dedi kadın
mehmet bey sorgulamadan sardırdı çiçeğini tebessüm etti kadına
- sağol dedi.
yüzündeki gülümseme gitgide artıyordu, yağmur yerini güneşe bıraktı pasajın önündeki cadde kalabalıklaştı ıslanmak istemeyenler tarafından, taksiye binmeliydi artık hava kapanmadan leyla hanıma gitmeliydi. özlem dolu şiiri geldi hatırına ;
güvercinler ülkesi ve sade papatyam
karanfil kokan sigaram
sana duyduğum özlem yalnızlık koyunda mayna etmiş tornistan bilmeyen zamana yenik kızağa çekilmiş tekneler gibi.
güvercinler ülkesi sade papatyam
karanfil kokan sigaram,
sana duyduğum özlem elleri semaya açan,
bir hasta yakını refakatçinin şifa dilenişi.
güvercinler ülkesi sade papatyam
karanfil kokan sigaram
sana duyduğum özlem henüz doğmamış çocuğa,
isim bulma yarışına girmiş anne baba telaşesi.
güvercinler ülkesi sade papatyam
karanfil kokan sigaram
sana duyduğum özlem bir hekimin çaresizliğinin
tarifi
bir ressamın ilk resmi.
taksi buldu ve bindi şoföre ;
– cebeci asri mezarlığına gidelim lütfen şoför bey dedi.

1000_maestro
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"güvercinler ülkesi sade papatyam" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim