orijinal adı: a week at the airport: a heathrow diary
yazar: alain de botton
yayım yılı: 2009
''yaklaşma'', ''gidiş'', ''gümrüksüz saha'' ve ''geliş'' adlı dört bölümden oluşan, yazarın grupo ferrovial şirketinin açılışını yeni yaptığı 5. terminal'e davet edilmesiyle gözlemlerini aktardığı eseridir.
yazar: alain de botton
yayım yılı: 2009
''yaklaşma'', ''gidiş'', ''gümrüksüz saha'' ve ''geliş'' adlı dört bölümden oluşan, yazarın grupo ferrovial şirketinin açılışını yeni yaptığı 5. terminal'e davet edilmesiyle gözlemlerini aktardığı eseridir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "insan olun biraz" tarafından 29.03.2024 09:46 tarihinde açılmıştır.
1.
bir alain de botton kitabıdır.
birçok iyi deneme kitabı okudum. bir önceki tanımımda yazdığım gibi bir deneme bana bir şeyler öğretiyorsa iyidir. ve alain de botton'un yazdığı bütün denemeler iyidir bu fikirden hareketle değerlendirilince.
bu kitap bana ilk önce the terminal isimli filmi hatırlattı. orada tom hanks'in canlandırdığı vatansız kalan adam bir havalimanında yaşamak zorunda kalır bir süre ve bu deneyim ona birçok şey öğretip yeni arkadaşlar kazandırır.
alain de botton ise bu havalimanı ikametini gönüllü olarak yapıyor ve bir hafta boyunca bir havalimanında yaşıyor. bu bir haftalık gönüllü ikameti esnasında her yere erişimine izin veriliyor ve yazar da bu imkanı muazzam yazılar yazarak değerlendiriyor.
insanların yolculukla ilgili romantik tavırlarından, teknolojik gelişmelerin hayatımız üzerindeki etkisine, insanlar tarafından katli vacip sayılan doğanın elimizden çektiklerinden iletişim ile ilgili gelişmeler ve sorunlara kadar birçok konuda yazmış büyük yazar.
iyi ki okudum dediğim bir kitap oldu. zaten ne zaman alain de botton okusam aynı hisle doluyor içim.
birçok iyi deneme kitabı okudum. bir önceki tanımımda yazdığım gibi bir deneme bana bir şeyler öğretiyorsa iyidir. ve alain de botton'un yazdığı bütün denemeler iyidir bu fikirden hareketle değerlendirilince.
bu kitap bana ilk önce the terminal isimli filmi hatırlattı. orada tom hanks'in canlandırdığı vatansız kalan adam bir havalimanında yaşamak zorunda kalır bir süre ve bu deneyim ona birçok şey öğretip yeni arkadaşlar kazandırır.
alain de botton ise bu havalimanı ikametini gönüllü olarak yapıyor ve bir hafta boyunca bir havalimanında yaşıyor. bu bir haftalık gönüllü ikameti esnasında her yere erişimine izin veriliyor ve yazar da bu imkanı muazzam yazılar yazarak değerlendiriyor.
insanların yolculukla ilgili romantik tavırlarından, teknolojik gelişmelerin hayatımız üzerindeki etkisine, insanlar tarafından katli vacip sayılan doğanın elimizden çektiklerinden iletişim ile ilgili gelişmeler ve sorunlara kadar birçok konuda yazmış büyük yazar.
iyi ki okudum dediğim bir kitap oldu. zaten ne zaman alain de botton okusam aynı hisle doluyor içim.
devamını gör...