1.
travma esnasında yapılması elzem bir çeşit self terapi cümlesidir. bir başka deyişle "olumlama" cümlesidir. maruz kalınan çene ile sizin aranızdaki mevcut samimiyete göre içimizden tekrar edebilir ya da höykürerek duruma tampon * uygulayabilirsiniz.
bir buçuk ay kesintisiz teknede kaldıktan sonra * akşama kadar uyusam dinlenemeyecek bir hale geldim. topuklarımdan enseme kadar bütün damarlar çekiliyor derken birkaç gün ortaca'ya arkadaşımın evine gittim *.
balkon sefası sürmece, köpekle oyun oynamaca, çimlerde yalın ayak gezmece, bahçeden nar toplamaca gibi kişisel gelişim için çok önemli adımları gerçekleştirdim *.
dinlendim. içim huzurla doldu. arındım bütün elektrik yükünden, damarlar gevşedi, su muhallebisi kıvamına eriştim. *
bu sabah kaptan aradı; "kalacak mısın, dönecek misin? tekneye geçiyorum, alayim mi seni? dedi. ben de tekneye döneceğim deyince bizim gün başlamış oldu.
geldi aldı beni. gidiyoruz. hiç susmuyor. konudan konuya, ayrıntıları atlamadan, detay detay... teknedeki sıkıntılar, geçmiş sıkıntılar, olası sıkıntılar, benim arkadaşın çocuğu varsa okula çok uzak burası, sıkıntı olur'lar...*.
ensem yanmaya başladı. ortaca'dan fethiye'ye kadar susmadı. araya girmeye çalışıyorum, diyeceğim ki, kaptan eczaneye bi' uğrayalım, alacaklarım var, yok, giremiyorum araya. eski gemicisinin reyzing motorunda yüzünün asfaltı nasıl teğet geçtiğini bölüp, kendimden bahsedemiyorum.
neyse, bir fırsat söyledim. eczaneye girdim, işimi hallettim çıktım. bu sigara yakmış. ben de yaktım. yine başladı. sonra aklına geldi sen hayırdır dedi, neyin var? dedim işte bunları aldım. hazır söz bendeyken de iliştirdim "başım da ağrıdı ya benim,yol tuttu heralde".
diyor ki, 3 gün tatil yaptın tabii şimdi ağır geliyor strese girmek ve ekliyor, ama benim de anlatmam gerek, çok doluyum, zehrimi akitmam gerek...
dedim, keşke suya anlatsaydın, ay ışığında ulusaydin.
bunları diyebiliyorum ama "senin çenenin bağını silkeyim, bi' sus da!, benim derdim bana yeter" diyemiyorum. o kadar samimiyetim yok.
bugün hesabı açma niyetim yoktu ama benim de zehri boşaltmam gerekiyordu. suya neden anlatmadım bilmiyorum. sormayın o yüzden. ben yandım, herkes yansın.
herif ay taşı niyetine kullandı beni. karardim yav.. eczaneden de leke kremi aldım ekstra.
bir buçuk ay kesintisiz teknede kaldıktan sonra * akşama kadar uyusam dinlenemeyecek bir hale geldim. topuklarımdan enseme kadar bütün damarlar çekiliyor derken birkaç gün ortaca'ya arkadaşımın evine gittim *.
balkon sefası sürmece, köpekle oyun oynamaca, çimlerde yalın ayak gezmece, bahçeden nar toplamaca gibi kişisel gelişim için çok önemli adımları gerçekleştirdim *.
dinlendim. içim huzurla doldu. arındım bütün elektrik yükünden, damarlar gevşedi, su muhallebisi kıvamına eriştim. *
bu sabah kaptan aradı; "kalacak mısın, dönecek misin? tekneye geçiyorum, alayim mi seni? dedi. ben de tekneye döneceğim deyince bizim gün başlamış oldu.
geldi aldı beni. gidiyoruz. hiç susmuyor. konudan konuya, ayrıntıları atlamadan, detay detay... teknedeki sıkıntılar, geçmiş sıkıntılar, olası sıkıntılar, benim arkadaşın çocuğu varsa okula çok uzak burası, sıkıntı olur'lar...*.
ensem yanmaya başladı. ortaca'dan fethiye'ye kadar susmadı. araya girmeye çalışıyorum, diyeceğim ki, kaptan eczaneye bi' uğrayalım, alacaklarım var, yok, giremiyorum araya. eski gemicisinin reyzing motorunda yüzünün asfaltı nasıl teğet geçtiğini bölüp, kendimden bahsedemiyorum.
neyse, bir fırsat söyledim. eczaneye girdim, işimi hallettim çıktım. bu sigara yakmış. ben de yaktım. yine başladı. sonra aklına geldi sen hayırdır dedi, neyin var? dedim işte bunları aldım. hazır söz bendeyken de iliştirdim "başım da ağrıdı ya benim,yol tuttu heralde".
diyor ki, 3 gün tatil yaptın tabii şimdi ağır geliyor strese girmek ve ekliyor, ama benim de anlatmam gerek, çok doluyum, zehrimi akitmam gerek...
dedim, keşke suya anlatsaydın, ay ışığında ulusaydin.
bunları diyebiliyorum ama "senin çenenin bağını silkeyim, bi' sus da!, benim derdim bana yeter" diyemiyorum. o kadar samimiyetim yok.
bugün hesabı açma niyetim yoktu ama benim de zehri boşaltmam gerekiyordu. suya neden anlatmadım bilmiyorum. sormayın o yüzden. ben yandım, herkes yansın.
herif ay taşı niyetine kullandı beni. karardim yav.. eczaneden de leke kremi aldım ekstra.
devamını gör...
2.
bazen sus diyemezsin de o da senin görüşün dersin, konuyla alakalı bir cevap olması mühim değil hatta esasında asıl cevap bu tabi anlayabilene.
devamını gör...
3.
genelde en çift çizgilisinden kafanızın ütülendiği anlarda dilimizin ucuna gelse de; bitmeyen/sonu gelmek bilmeyen sessizliklerde de sık sık başvurarak zehrimi attığım söz öbeğidir…
bazen de elinizden başka hiçbir şey gelmez…
yapabilecekleriniz ancak o çenenin bağı ile sınırlıdır…
daha fazlasını yapmaya isteğiniz kalmayana kadar da sürer…
tuhaf bir süreçtir…
mistik bir rahatlama barındırır ardında…
misal, bu tanımı okurken de birileri birkaç cümleden sonra aynı söz öbeğini kullanmıştır muhakkak…
nasıl?
geldi mi bir rahatlama?
bazen de elinizden başka hiçbir şey gelmez…
yapabilecekleriniz ancak o çenenin bağı ile sınırlıdır…
daha fazlasını yapmaya isteğiniz kalmayana kadar da sürer…
tuhaf bir süreçtir…
mistik bir rahatlama barındırır ardında…
misal, bu tanımı okurken de birileri birkaç cümleden sonra aynı söz öbeğini kullanmıştır muhakkak…
nasıl?
geldi mi bir rahatlama?
devamını gör...
4.
(bkz: bi sus be adam bi sus be)
devamını gör...
5.
radyo programlarımı dinleyenlerin söyleyebileceği bir cümle.
ben daha çok "çenesine yandığım" ya da "kelle aldık, çene çıktın" diyorum.
ben daha çok "çenesine yandığım" ya da "kelle aldık, çene çıktın" diyorum.
devamını gör...