hayatın sürprizlerle dolu olması
başlık "unnecessary" tarafından 04.05.2021 13:57 tarihinde açılmıştır.
1.
hayatın içinde karşımıza nereden çıkacağı belli olmayan süpriz'lerdir.
devamını gör...
2.
sürpriz diye diye kötü şeyleri kakalıyorlar haberiniz yok.
devamını gör...
3.
boş olmasından evladır.
takılmayın o kadar.
takılmayın o kadar.
devamını gör...
4.
çok inandığım bir durumdur. her şey bitti dediğin an hiç ummadığın şeylerin başlaması mesela… hepimizin sürprizlerinin güzel olması dileğiyle!
devamını gör...
5.
başlığı okuyunca aklıma, kinyas ve kayra'dan şu bölüm geldi:
kimseyi görmek istemiyorum. kimseyle konuşmak istemiyorum. birkaç saat sonra gün başlayacak. iki yüz metre uzağımdaki pavyonlarda çalışan on dört yaşındaki çingene kızlar uyumaya gidecekler, üvey babalarını uyandırmaktan korkarak yavaşça baş uçlarındaki sehpaya hasılatlarını bıraktıkları eve. bütün bunları biliyorum ben. hepsini. olan biten her şeyi. o pavyonların birkaç yüz metre uzağında, kokusunu aldığım uyuşturucunun mazgallarından çıkıp şehre yayıldığı gece kulüplerinde birbirlerine ifadesizce bakışlar fırlatan kızları da biliyorum. seyrettikleri “avantgarde” filmlerin sahnelerini yaşamaya çalışanlar ile küçük yaşta çocuk çalıştırmaktan başına tiner belasını sarmış ilkel sanayi ülkesinin cüce cellatlarının yan yana yürüdüklerini de biliyorum. ve hiçbir şeyin değişmediğini görüyorum. her şey sanki ben gittikten sonra donmuş gibi. tek değişmeyen değişimin kendisidir, diyen bunağın hayattan haberi yok!
yani, sözlüğümüzün çok sayın pek sevgili yazarları, hayat sürprizlerle falan dolu değildir. bu şekilde düşünmek, en hafif tabiriyle züğürt tesellisidir.
en tepede de olsanız, en dipte de rutine girer her şey ve siz, hayata maruz kalır ve maruz kaldığınız hayatta mahsur kalırsınız.
kimseyi görmek istemiyorum. kimseyle konuşmak istemiyorum. birkaç saat sonra gün başlayacak. iki yüz metre uzağımdaki pavyonlarda çalışan on dört yaşındaki çingene kızlar uyumaya gidecekler, üvey babalarını uyandırmaktan korkarak yavaşça baş uçlarındaki sehpaya hasılatlarını bıraktıkları eve. bütün bunları biliyorum ben. hepsini. olan biten her şeyi. o pavyonların birkaç yüz metre uzağında, kokusunu aldığım uyuşturucunun mazgallarından çıkıp şehre yayıldığı gece kulüplerinde birbirlerine ifadesizce bakışlar fırlatan kızları da biliyorum. seyrettikleri “avantgarde” filmlerin sahnelerini yaşamaya çalışanlar ile küçük yaşta çocuk çalıştırmaktan başına tiner belasını sarmış ilkel sanayi ülkesinin cüce cellatlarının yan yana yürüdüklerini de biliyorum. ve hiçbir şeyin değişmediğini görüyorum. her şey sanki ben gittikten sonra donmuş gibi. tek değişmeyen değişimin kendisidir, diyen bunağın hayattan haberi yok!
yani, sözlüğümüzün çok sayın pek sevgili yazarları, hayat sürprizlerle falan dolu değildir. bu şekilde düşünmek, en hafif tabiriyle züğürt tesellisidir.
en tepede de olsanız, en dipte de rutine girer her şey ve siz, hayata maruz kalır ve maruz kaldığınız hayatta mahsur kalırsınız.
devamını gör...