hayvan sevmeyen insan da sevemez

hayvan sevmeyenden merhamette bekleme.

mesela ben hayvanları seviyorum ama insan sevemiyorum

insan da sevmiyorum hayvan da...

insanları sevmeyin , hayvanları sevin . hayvanlar insanlardan daha merhametli ve sadık iyi birer dostlar.

katılmadığım başlıktır.

hayvan sevmeyebilirsiniz bence. nefret etmeyin yeter. böyle nefret edenler var, onlardan olmamak gerekiyor.

hayvanları sevelim, doğayı koruyalım.
allah'ın sessiz kulları hayvanlar ve bitkiler.
bu zaten doğuştan insanlık vazifemiz ama, sokak köpekleri küçük bir çocuğu parçaladığı zaman da körü körüne hayvansever olmayalım.
düzeltici faaliyetler arayalım.

çok genelleme. polemik de çıkar. tamam. ancak bak bu böyle olmaz. ne demek hayvan sevmeyen insan sevmez. o kadar da değil. ya zorunda mı adam fare sevmeye mesela hayır tabi ki. bak. sakın. beni konuşturmayın. tamam haklılık payı var ki ben şahsen katılıyorum ama herkes için geçerli olamaz. hem ona bakarsan hayvansever olan ben mesela insan sevmiyorum örnek. hümanist olmak şartı mi var bu ne dayatmaymis ya. yok böyle bir şey. kim neyi isterse onu sever.

başlıklar polemik için :)

insanların ta minagoyim zaten...*

sadece hayvan sevsek olmaz mı?

son derecede boş bir laf. sevgi seçicidir. sevgi konusunda genelleme yapılamaz.
hayvanları seviyorsanız bu sevginizi bir komodo ejderine de yöneltebilir misiniz? yoksa seviyorsunuz da "seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli mi" diyorsunuz? insanları seviyorsunuz, bu sevginize hitler de dahil mi? ya da meclisimizin en yakışıklısı semih yalçın?
hayvanları seviyorsunuz ama etini yiyorsunuz? balık, kuş, davar, sığır; başka? sinekleri öldürmüyor musunuz? ya da fareleri? onlar hayvandan sayılmıyor mu?
ben kedileri severim. kuşları da. ama köpekleri sevmem. insanları severim ama insan görünümlü iki ayaklıları, siyasal islamcıları, siyasal dincileri, faşistleri, ırkçıları, onların yardakçılarını, şakşakçılarını, tetikçilerini sevmem, nefret ederim. hadi buyurun çelişki kimde? bende mi? bu sözde mi?

klasikleşmiş itperest söylemi. hayvandan kastettikleri de itler; özellikle sokak itleri. mesela aslında sadece cebini sevdiğini düşündüğüm, "itleri kısırlaştıralım, zaten sokaklarda ömürleri beş altı yıl, bu sürede bir miktar insan da ölecektir ama bu göze alınabilir bir risktir" diyen cenk eren adlı şarkıcı, "başarılı" bir konserden sonra "hakkettim bunu" diyerek kuzu kemiği emcüklemeye gittiğini söyleyebilmektedir. bir diğer "ünlümüz" rabia öztürk, hayvan sevgisini yakaladığı kedi ve itleri kısırlaştırarak gösterir ve çevresince takdirle karşılanırken kaz tüyü doldurulmuş montla gezmektedir. (ısrarlı sorularım sonucu montu çıkardı ve beni engelledi)
yani iti sevmiyorsanız hayvan düşmanı, itperestseniz hayvanseversiniz. ilginç tabi.

tam tersi doğru olan cümle.
insan sevmeyen hayvan da sevemez.
sevgiden ne anladığınız önemli sanırım.

sana gücü yetmeyen bir canlıya karşı göstermiş olduğun tavır, zamana ve mekâna bilhassa şartlara bağlı olarak insana da uygulayacağın kontrolsüz gücün bir temsili aslında. sevgi, dokunmak, öpüp koklamak değildir öyle olsaydı bugün haberlerde çıkan severek evlenen karı koca katliamları olmazdı. patronun çalışanına uyguladığı mobbing gibidir, patron olması ezeceği anlamına gelmez.
bu konu o kadar geniş ki, insan sevmeyen, bitki sevmeyen, hayvan sevmeyen kısacası canlı sevmeyen en önemlisi kendisini sevmeyen, sevmeyi bilmeyen... buradaki konu gücün olduğu halde bunu iyi olandan yana kullanmakta, bu tercihi yapabilmekte, yaşadığın ortamdaki canlılara karşı sorumluluğunun bilincinde olmakta...insan olmak bunu gerektirir çünkü.