1.
barış murat yağcı'nın bugün çıkarttığı ve çıkartmadan önce epey linçlenen şarkısı. önyargılarımdan utandım, buradan şarkıya ulasabilirsiniz. çok güzel bir proje olmuş.
devamını gör...
2.
barış murat yağcı, şarkıdan bir parça kaydı paşlaştığında büyük tepki almıştı. robot falan demişlerdi ki öyleydi de ses ile fazla oynanmıştı ama şarkıda bunu farketmedim. gayet doğal durmuş. şarkı sözleri çok sıradan olsa da klip on numara olmuş gerçekten.
devamını gör...
3.
yazarları ağlatan şarkılar başlığını gördüm önce. sonra 3-5 saat öncesini hatırladım. pal nostalji'de çıkmıştı bugün karşıma. tam okullar bölgesinin oradan sanki limana uçacakmışsın gibi hissettiren o yokuştan aşağıya inerken.
90'lardan bir şarkıydı. mutluluk çoktu, o zamanlar. ne şarkının adını hatırlayabildim, ne söyleyeni. klibine dair tek hatırlayabildiğim şey de piyano ve kar oldu.
eve geldim, bilgisayarı açtım. hatırlayabildiğim kadarı ile parçanın sözlerini yazdım, arama motoruna. ufak bir aramadan sonra bingo. içimde cızıklar oluşturdu ve gözüme yaşlar tabii ki. ne çok kişiden gitmiştim, bildiğim bilmediğim, su gibi akıp.. demek ki böyle hissettiler dedim, onlar için ağladım bir de.
neyse parçaya gelelim.. sima sarıkaya'nın "her şeye rağmen" adlı parçası. klip, newyork central park'da, buz pateni pistinde, piyanonun üstünde çekilmiş. hatta o dönemde herkes sima'ya “piyanonun üstündeki kız” dermiş. abdullah oğuz'un çektiği klip döneminin en pahalı prodüksiyonuymuş. klipte italyan şarkıcı albano carrisi*; 1988'de türkiye güzeli, 1989'da kainat güzeli seçilen meltem hakarar; amerikalı birçok manken; palyaçolar ve sokak çocukları..
çok basit sözleri var. belki, günümüzde kezban/kamil ağlaklığı diyecek birçok kişi çıkar.
yok öyle yalnız ağlamak :)
şarkıya gider
90'lardan bir şarkıydı. mutluluk çoktu, o zamanlar. ne şarkının adını hatırlayabildim, ne söyleyeni. klibine dair tek hatırlayabildiğim şey de piyano ve kar oldu.
eve geldim, bilgisayarı açtım. hatırlayabildiğim kadarı ile parçanın sözlerini yazdım, arama motoruna. ufak bir aramadan sonra bingo. içimde cızıklar oluşturdu ve gözüme yaşlar tabii ki. ne çok kişiden gitmiştim, bildiğim bilmediğim, su gibi akıp.. demek ki böyle hissettiler dedim, onlar için ağladım bir de.
neyse parçaya gelelim.. sima sarıkaya'nın "her şeye rağmen" adlı parçası. klip, newyork central park'da, buz pateni pistinde, piyanonun üstünde çekilmiş. hatta o dönemde herkes sima'ya “piyanonun üstündeki kız” dermiş. abdullah oğuz'un çektiği klip döneminin en pahalı prodüksiyonuymuş. klipte italyan şarkıcı albano carrisi*; 1988'de türkiye güzeli, 1989'da kainat güzeli seçilen meltem hakarar; amerikalı birçok manken; palyaçolar ve sokak çocukları..
çok basit sözleri var. belki, günümüzde kezban/kamil ağlaklığı diyecek birçok kişi çıkar.
yok öyle yalnız ağlamak :)
şarkıya gider
devamını gör...
4.
kendini baştan sona izletiyor ama senaryonun kimi yeri parça parça,kopuk. konu,senaryo pek ilgi çekici değil. sonuçta biyografik bir film. erkan petekkaya olmasa izlenmeyecek bir yapım diyebilirim.
devamını gör...