1.
bir recebim şarkısıdır.
kendini sahiplenmenin en güzel örneklerinden birini sergileyen recebim isimli karadenizli şarkıcı bu şarkının söz ve müziğinin de sahibidir sanırım. 2013 yılında çıkan hey gidi hey/ şehitler ölmez isimli adı kendinden menkul albümde bulunur bu şarkı.
şarkı bir başyapıt olmaktan sadece birkaç adım uzaklıktadır. ama başyapıt olmakla şarkı arasında you shall not pass tehdidi savuran gandalf vardır.
şarkının müzik kısmı ile başlamak gerekirse eğer, ki gerekir, hemen girişte otuz sekiz saniyelik bir tulum sesi vardır ki ben bu sesi dinlediğim zaman dönüş yok filmdeki uzun tecavüz sahnesine sert tepki gösteren fransız adam gibi hissettim kendimi. öyle bir isyan oluştu içimde.
daha sonra kemençe ve elektronik bağlamanın girişi ile muhteşem bir uyum yakalandı. şarkı bu iki müzik aleti ile öyle akışkan hale geldi ki bunu ancak bir yaz günü göt cebinde unutulmuş bir biskreme benzetebilirim.
şarkının sözleri ile başyapıt olmak arasında ise saruman'ı yerden yere vuran bir gandalf bulunmaktadır.
ehehe he ehe ehhhe he
oho ho ho ohhohho
bu kısmı alıntı içine almadım çünkü hangi çılgın bu sözlere zincir vurabilir ki! sonuçta evrensel bir nidadan bahsediyorum.
karadeniz'de doğup büyüyüp adam olan recebim nedense hayat felsefesini gurbet ellerden almıştır. sakın karadeniz'de felsefe olmadığı fikri düşmesin o lekesiz aklınıza. zira daha önce bir tanımda anlattığım gibi derin bir felsefe vardır memleketime ama çok derinde. umarım karadeniz'de bulunan doğalgaz ile birlikte ortaya çıkar. daha detaylı bilgi isteyenler yazıyorsa kalemdir başlığında yazdığım tanıma bakabilir.
kimi zaman bağıran kimi zaman mum olan recebim kafiye uğruna anlamları feda ederken bir yandan da gırtlağa kadar dolduğundan yakınır.
nakarat bölümünde ise mutlu ve huzurlu olduğunu söyler recebim. çok iyi durumu vardır. yani özetle para var huzur var demek ister. daha sonra ise şerefinden ve onurundan bahseder. bunların maddiyattan sonra gelmesi size düşündürücü geldiyse hemen sonradan gelen kalp ve itibarın sıralamasını bekleyen.
şarkının ikinci kısmı ise arkasından konuşan insanların yanılması üzerine kurulmuştur. gıyabında konuşan insanların yerden yere vurduklarını ve kendisi için adam olmaz dediklerini duymak üzücüdür elbette.
bu ikinci kısımda benim dikkatimi çeken şeylerden biri karadeniz ağzıyla söylenen giyabumda sözüdür. giyabumda dendiği zaman harry potter benzeri bir fantastik evrende sürünerek dolaşan bilge bir büyücü geliyor gözümün önünde. yine de şarkıyı severus.
asıl bomba ise *'in arkasından konuşan insanların onun için bitti demesidir. ama bu insanlar "yok o bitti" derler ama recebim bu sözü o kadar güzel söyler ki şarkıda yokobiti diye duyulur. elbette herkes de tıpkı benim gibi yosemiti sam ve calamity jane karışımı bir çizgi film kahramanı düşünüyordur eminim. (bkz: yokobiti recep) mesela.
gereksizce uzayan bir tanım oldu. farkındayım. ama bu şarkı derinlemesine bir analizi hak ediyordu bence. dinleyin ve kendiniz karar verin.
hey gidi hey
kendini sahiplenmenin en güzel örneklerinden birini sergileyen recebim isimli karadenizli şarkıcı bu şarkının söz ve müziğinin de sahibidir sanırım. 2013 yılında çıkan hey gidi hey/ şehitler ölmez isimli adı kendinden menkul albümde bulunur bu şarkı.
şarkı bir başyapıt olmaktan sadece birkaç adım uzaklıktadır. ama başyapıt olmakla şarkı arasında you shall not pass tehdidi savuran gandalf vardır.
şarkının müzik kısmı ile başlamak gerekirse eğer, ki gerekir, hemen girişte otuz sekiz saniyelik bir tulum sesi vardır ki ben bu sesi dinlediğim zaman dönüş yok filmdeki uzun tecavüz sahnesine sert tepki gösteren fransız adam gibi hissettim kendimi. öyle bir isyan oluştu içimde.
daha sonra kemençe ve elektronik bağlamanın girişi ile muhteşem bir uyum yakalandı. şarkı bu iki müzik aleti ile öyle akışkan hale geldi ki bunu ancak bir yaz günü göt cebinde unutulmuş bir biskreme benzetebilirim.
şarkının sözleri ile başyapıt olmak arasında ise saruman'ı yerden yere vuran bir gandalf bulunmaktadır.
ehehe he ehe ehhhe he
oho ho ho ohhohho
bu kısmı alıntı içine almadım çünkü hangi çılgın bu sözlere zincir vurabilir ki! sonuçta evrensel bir nidadan bahsediyorum.
karadeniz'de doğup büyüyüp adam olan recebim nedense hayat felsefesini gurbet ellerden almıştır. sakın karadeniz'de felsefe olmadığı fikri düşmesin o lekesiz aklınıza. zira daha önce bir tanımda anlattığım gibi derin bir felsefe vardır memleketime ama çok derinde. umarım karadeniz'de bulunan doğalgaz ile birlikte ortaya çıkar. daha detaylı bilgi isteyenler yazıyorsa kalemdir başlığında yazdığım tanıma bakabilir.
kimi zaman bağıran kimi zaman mum olan recebim kafiye uğruna anlamları feda ederken bir yandan da gırtlağa kadar dolduğundan yakınır.
nakarat bölümünde ise mutlu ve huzurlu olduğunu söyler recebim. çok iyi durumu vardır. yani özetle para var huzur var demek ister. daha sonra ise şerefinden ve onurundan bahseder. bunların maddiyattan sonra gelmesi size düşündürücü geldiyse hemen sonradan gelen kalp ve itibarın sıralamasını bekleyen.
şarkının ikinci kısmı ise arkasından konuşan insanların yanılması üzerine kurulmuştur. gıyabında konuşan insanların yerden yere vurduklarını ve kendisi için adam olmaz dediklerini duymak üzücüdür elbette.
bu ikinci kısımda benim dikkatimi çeken şeylerden biri karadeniz ağzıyla söylenen giyabumda sözüdür. giyabumda dendiği zaman harry potter benzeri bir fantastik evrende sürünerek dolaşan bilge bir büyücü geliyor gözümün önünde. yine de şarkıyı severus.
asıl bomba ise *'in arkasından konuşan insanların onun için bitti demesidir. ama bu insanlar "yok o bitti" derler ama recebim bu sözü o kadar güzel söyler ki şarkıda yokobiti diye duyulur. elbette herkes de tıpkı benim gibi yosemiti sam ve calamity jane karışımı bir çizgi film kahramanı düşünüyordur eminim. (bkz: yokobiti recep) mesela.
gereksizce uzayan bir tanım oldu. farkındayım. ama bu şarkı derinlemesine bir analizi hak ediyordu bence. dinleyin ve kendiniz karar verin.
hey gidi hey
devamını gör...