hikaye-öykü / edebiyat
10 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

bir alain spiraux kitabıdır.

öncelikle kitabı okurken ne kadar hayıflandığımı söyleyerek başlamam gerek tanıma. bu kitabı bu kadar geç okumak benim yetersizliğim olsun. sonra da şunu belirtmeliyim ki bu kitap son zamanlarda okuduğum en iyi kitap. sanırım bu geç kalmışlık duygusunu biraz daha kallavi hale getiriyor.

alain spiraux harikalar yaratmış bu kitapta. öyle dallı güllü cümleler kullanarak değil hem de. sade ama vurucu cümlelerle. moişe'nin yaşadıklarını okurken güldüm, üzüldüm, sinirlendim, yaşama isteğimi kaybedip tekrar kazandım, sakinleştim ve filtreli dertlere gark oldum.

size moişe'yi tanıtmam gerek çünkü annesinin hitler diye çağırdığı kişi moişe. moişe dokuz yaşında bir çocuk. derslerinde başarılı ama biraz yaramaz. paris'te yaşıyor ama hikaye hiçbir zaman champs elysses'ye uğramıyor. paris'in yoksul bir yahudi mahallesi'nde yaşıyor moişe. babası terzi. iki göz odada kalıyorlar ama moişe'nin dünyası oldukça geniş. annesi biraz sinirli bir ev hanımı.

zaten her şey annesinin ona öfkeyle hitler diye bağırması ile başlıyor. o andan sonra başka insanlar da ona kızınca hitler demeye başlıyor ve bir süre sonra moişe'nin içinde ona kötü şeyler yapmasını söyleyen hayali arkadaşı hitlercik ortaya çıkıyor.

ve kitap moişe'nin ve yaşlı dostu ayakkabı ustasının bu hitlercik ile savaşını anlatıyor. bu arada adolf hitler de kendi savaşını başlatmış bile. mahalle bir yandan bu savaşla çalkalanırken bir yandan da moişe'nin yaptıklarına anlam vermeye çalışıyor.

hitler'i annesi çağırıyor camdan ve hitler'in eve dönmeye niyeti yok.
devamını gör...
yine sevgili insan olun biraz'ın isteğim üzerine önerdiği kitaplardan. depremden sonra başlamıştım biraz kafam dağılsın diye fakat hiç odaklanamadığım için çok uzun sürdü okumam. normal şartlarda 2 günde bitirirdim bu kitabı. o kadar akıcı, o kadar güzel.
kitapta bir çocukla beraber onun hayatına, hayal dünyasına giriyorsunuz. paris'in kenar mahallelerindeki fakir bir yahudi ailenin tek çocuğu moişe. ikinci dünya savaşı'nın hemen öncesi bir dönem anlatılıyor. kitabın zaman-mekan-karakter üçlüsü böyle olunca gittiği çizgiyi de tahmin edersiniz.
aslında zaman olarak diğer ikinci dünya savaşı kitaplarından biraz farklıydı. hemen öncesinde, yahudilerin o yükselerek yaşadığı korkuya daha önce tanık olmamıştım sanırım. hitler'e duyulan nefret, korku çok güzel anlatılmış.
beni etkileyen başka bir nokta ise kitapta bizim kültürümüzden bambaşka bir kültür olmasına rağmen aynı insanlari görmemdi. o küçük mahalle insanı. dedikoducu, cahil, peşin hükümlü, iki yüzlü. karakterlerin bu kadar evrensel olması beni üzdü bir miktar. her yerde hep aynı insanlar.
sizi hem güldürecek, hem üzecek, hem düşündürecek, hem sinirlendirecek harika bir kitap.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"hitler, annen seni çağırıyor" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim