#ödüllü filmler

öne çıkanlar | diğer yorumlar

2019 yapımı yönetmenliğini dean deblois'in üstlendiği animasyon, çocuk filmi.

berk adası artık hıçkıdık'ın liderliğinde devam etmektedir yaşamına. ejderhalarla içiçe bir yaşam sürüyorlardır. ejderhalarla kurdukları bağlar güçlendikçe başlarına çeşitli felaketler gelmeye başlamıştır. çeşit çeşit düşmanlar edinmişlerdir.

ejderhaları yakalayıp onları öldüren bir ejderha avcısı çıkmıştır şimdide ortaya. ve özellikle gecenin öfkelerini yakalıyor onları yeryüzünden silmeye çalışıyordur.

hıçkıdığa şunları söylemiştir ilk karşılaştıklarında.
'ejderhalar eşit koşullarda özgürce yaşasınlar istiyorsun. bu hastalıklı bir fikir oğlum. tarih bizim üstün bir ırk olduğumuzun ispatıdır. ya senin şu hastalıklı fikirlerin yayılırsa ne olur dersin?'

aklıma bugünün sokak hayvanları için kurulan cümleleri getirmiştir bu cümleler. bir gün sokağa mama döküyorum diye bir kadın onların doğasını bozduğumuzu ima etmişti. ' hangi doğa?' demiştim ben de. 'beton yığını haline getirdiğimiz ne bir ağaç ne bir gölge ne bir avlanacak alan bırakmadığımız doğa mı?' diye eklemiştim. sonra bir yerde tüm sokak hayvanlarının toplanması gerektiğini söylüyorlardı. avrupayı örnek gösteriyorlardı birde orada sokakta bir tane bulamazsın diyorlardı. avrupayı her fırsatta eleştiren canım halkım bir konuda takdir ediyordu ne hoş(!) buna benzer bir sürü cümleler kuruluyor bu canlarla ilgili. kapının önüne bir kap mama koymaktansa onları yok etmeye çalışmak daha işlerine geliyor. sonra biri diyor ki 'ölsün mü dedik efendim barınaklara toplasınlar' . siz hiç bir barınağa gittiniz mi? diyorum. susup kalıyorlar. tam üç barınakta gönüllüyüm ben bir can orada en fazla 1 ay yaşayabiliyor. ya bir hastalık kapıyor ya da diğerleri tarafından öldürülüyor. güçlü olan yine kalıyor 3, 5 ay ama nasıl kalmak. küçücük bir alanda birkaç köpekle bir arada. sadece kendimizin olduğunu zannediyoruz bu dünyanın sadece bize ait sanıyoruz. bizim için yaratılmıştı öyle değil mi bu dünya eşref-i mahluk bizdik ha pardon. işte bu cümleler aklıma bunları getirdi.

şimdi filme gelelim. bu yabancı gecenin gölgesinin peşine düşüyor ve elinden gelen her şeyi yapıyor onu yakalamak için. hıçkıdık ve arkadaşları bırakır mı bu işin peşini? detaylarını izleyin görün derim. film yönetmenin istediği gibi bir üçleme oluyor. filme başlarken zaten bu filmden bir üçleme yapacağını söylemişti.

ve sonu pek dokunaklı. umarım bizim sokak hayvanlarımızında sonu öyle olmaz. hoş ne güzel olur şimdi düşündümde belki biz onlardan mahrum kalırız ama onlar hiç olmazsa hür ve huzurla yaşarlar.

iyi seyirler...

seslendirme ekibi,
hıçkıdık (harun can)
valka (zeynep özden ayyıldız)
gobber (fatih özacun)
astrid (hazal erdal)
südüklü (ahmet taşar)
eret (umut tabak)
tersceviz (suzan acun)
sertceviz (mustafa oral)
balıkayak (ümit erdim)
grimmel (ıtri koşar)
zebella (hakan vanlı)
ragnar the rock (tarkan koç)
çocuk hıçkıdık (cem mürşitpınar)
devamını gör...
dean deblois'in yönettiği, dreamworks animasyon stüdyosunda animasyonları yaptığı 2019 yapımı filmdir. üçüncü ve son olan film, dişsizin eşini bulduğu ama arkasından da berk'i, yaşadıkları yeri ve dişsizi tehdit eden bir avcı ile savaşlarını konu alan bir film.

ilk iki filmini izlediğim animasyon filmini aslında üçüncü devam filmini izlemedigimi fark edip boş bir zamanımda kafa dağıtmak için açıp izlemeye başladım. açıkçası filmde hıçkıdığın karakter gelişiminin, babası olmadan işleri nasıl ilerletmeye çalıştığına şahit oluyoruz ve hıçkıdığın ejderhaları yaşadığı yerin, berk'e toplayıp nasil baş ettiğine de. bu filmin aşırı tatlı bir tarafı var. bizim küçük (!) ejderhamız olan dişsizin ,aşık olması, şapşal şapşal hareket etmesi ve kendi yeteneklerini fark etmesi yüzünüze tatlı bir gülümseme bırakıyor. her animasyon filminin bir baş kötüsü olur tabikide. o karakterimiz bizim nadir türde olan ejderhamızı öldürmek istiyor.
-spoiler-


benim filme genel yorumum ise bazı yerlerde mantık hatası vardı normalde bu tür filmlerde mantık aramam ama burada bariz bağıran hatalar vardı. onun dışında dişsizin çocukları olması, en son kısımda da hıçkıdığın büyümüş çoluk çocuğa karışması ve yollarının yine dişsizle kesişmesi aşırı tatlı ve duygusal bir sahne olması yanında duygulandırdı da. ama aklıma şu soru da gelmedi değil neden daha önce karşılaşmadılar, hıçkıdığın düğününe neden gelmedi? bence çok güzel bir "sağdıç" olurdu*. temposu düşük bir film olduğuna değinmeden de geçemem üzgünüm.bu sorunları da yine dediğim gibi mantık hatalarına bağlıyorum resmen baş karakter kazansın diye bizim kötümüz baya uğraştı yani. ufak bir after credit sahne görmeyi beklerdim*))).
puanım 7/10
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"how to train your dragon: the hidden world" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim