iç hatlar kapısından çıkan 1 55'lik sanal kraliçe

saliselik hayal kırıklıkları vardır ya hani, onu yaşatır. sonrasında yerini gizeme bırakır. tanıma duygusu, yaşanması olası olan her ihtimalin verdiği heyecan duygusu ağır basar.

normal sözlükten tanışmışsındır. ekşi sözlükten, insta'dan, facebook'tan.. farklı şehirlerdeki farklı hayatları olan kadınlara ilgi duyan her erkeğin tanışacağı neresi varsa oradan tanışmışsındır. ama ortalama olarak böyle bir tip çıkar o kapıdan eşek ölüsü kadar ağır kahverengi tekerlekli valiziyle.

her erkeğin böyle bir hayal kırıklığı vardır. benim de var.

x yılında superonline ile internete bağlandığım zamanlarda, aktif sanal seks yıllarımın başlangıcından beri bu manzarayı görüyorum dostlarım.

abartı makyaj yapan bir sanal aşk gülümseyerek geliyor.

olayın fizikselliğinde de değilim. alıştım bunlara. olay gerçekliğin insanı kahreden o yanı. tüm o büyüyü bozan salt gerçeklik duygusu. havanın soğuk ya da sıcak olması sayesinde vücut kimyasına tanık olduğumuz pamuk prensesimiz.

oysa o bir modern filozof. kelimeleri ile mest eden bir ermiş. nasıl terler, nasıl üşür ? imkansız bunlar. ama oluyor işte.

"taksi lazım mı abi" diyen o ses bozuyor her şeyi. "canım asansör arızalandı" daha da bozuyor. geceleri mest eden sevgilimizin götü kopuyor merdivenlerde.

yüzünün cam ışığında daha çok parladığını düşünüyorsunuz sanki.
sivilcelerini saklama telaşı ile bakıyor size.
uçuğunuzu saklama telaşı ile cevap veriyorsunuz ona.
elleri daha güzeldi sanki. bu oflayıp puflayan kız o mu ? bu zorlama makyajı önemsemeyecek kadar samimi değil miydiniz siz ?

gerçeklik kahrediyor. gerçeklik duygusunun ilk tezahürleri çok korkutuyor. hepsi yatağa uzanana kadar.

acımadan ayıklıyoruz onu hunharca. memelerini ısırıyoruz.
oda iyi koksun diye aldığınız air wick'e boş yere 20 tl falan verdiğinize pişman olduğunuz anlar bunlar. çünkü artık, gerçek bir aşk başlamış. bacaklarını kaldırıp şınav çektiğiniz kız için binlerce kelime sarffettiniz. hakettiniz onu.

bir daha hiç fırsatı olmayacakmış gibi ayıklıyorsunuz onu. işte ben böyle yaparım dercesine. o da alıyor. ben de böyle alırım dercesine. aşk bu.

peki korku ne dostlarım ? neden bu gerçekliğe ilk giriş aşamasından bu kadar korkmak? hangimiz mükemmeliz ? hangimiz kaf dağından gelen masal karakteriyiz? korkup kaçmak neden? bu kadar uzatmak neden?

nedir bu gecelerce dmleşip, bana göre biri mi acaba telaşı? safi roman ve şiir alıntısı araklayıp okuyunca daha mı ikna edici?

seviyorsak sevişelim hemen. kurallara, dayatmalara, öz korkularımıza aldırmadan sevişelim. bir sigara yakalım. uyuyalım. sabah rafadan yumurta yiyelim. aşk bu. bu.

öncelikle tl,dr. sonralıkla derdini seveyim. arkadaş sen nasıl bir işsizsin sıkılmadan bir yıldan fazladır yirmi senedir sözlüklerde tekrarlan şeyleri buraya yazıyorsun? birkaç tane de maymun alkışlayıp zıplatıp eğlenen tip de bunu coşturuyor. tanım da yapayım : kendi ortamında kraliçedir.

çok başarılı bir arak. sadece "normal sözlük" kısmını ben eklememiştim. o zamanlar normal sözlük yoktu çünkü. bunun için 2 puan kırdım ve 8/10 veriyorum bu araklama girişimine. müzikler güzeldi, görüntü yönetmenini de çok sevdim. öbdüm onu ekşici gibi.