ilişki istemiyorum sadece takılırım diyen kızın aşık olması

bir çeşit freddy krueger, o. bir yerden sonra aynı evde durulmaz.

kabus resmen. düşmanımın başına gelmesini istemem. yaşayan bilir hocam..

beyaz yakalı, kendi evine çıkmış, gece hayatı özgürlüğü olan en sarışın kızla takılayım uzaması kolay olur diyorum. 2 hafta takılsak, hiçbir şey olmamış gibi akarım diyorum. binbir bedduayla zor kurtarıyorum paçamı.

ilk günlerde zeynep bastık gibi takılan kız gidiyor yerine delikanlım diye sabah akşam anıran yıldız tilbe geliyor. ne oluyor o arada anlam veremiyorum.

ömürlük plan yapmaya başlamalar, tatile şuraya gideriz demeler. annesinden babasından bahsetmeye başlaması falan... bunlar boğuyor insanı. ruhum daralıyor. 1 saniye dahi dinlemek istemiyorum hayatında olup bitenleri.

'cici surat benlik değil yhaa uzun ilişki, ne gerek var hayat boş' edebiyatı yaparken yeni nesil meyhanede ellerde rakı, lan tam benlik kız yazılayım diyorum ya bismillaaa diye.

sonu hep aynı.. lanet olsun be. lanet gelsin.. sözünde duran kadın kalmamış memlekette.

tamam allah kahretsin çok tatlışım, şeker gibi çocuğum da var git yoluna be hanım arkadaşım. tutarlı ol biraz. lütfen ama. ayıptır. al külotlu çoraplarını gözümün önünden ve defol, lütfen ama.

gold diggerların en büyük çakallığı. eğer bir kanarsan var ya...

"o kadar şey paylaştık" gibi kilit bir cümleye ev sahipliği yapan olay. bu cümleyi duyduk mu silkinip kendimize gelelim ve bi daha s..meyelim kendisini. o saatten sonra her posta bize zarar yazıyor.

halbuki başta ne güzeldi her şey, "senden de bu ilişkiden de öyle büyük beklentilerim yok ki benim" cümlesiyle yumuşacık olmuş, güvenmiştik. güvenmek istemiştik belki de, ihtiyacımız vardı buna. kandırılmışız ama.

lanet olsun kızlara da onların o aşırı psikolog cümlelerine de. keşke biraz mert ve iradeli olsalar. üçüncü kalmalı programdan sonra hemen sevgili tribine girmeseler. berbat.

birader size aşık falan mı oluyorlar? lan bunlar nasıl hayatlar? cama ekmek banan kemal sunal gibi yaşayan bir ben miyim?

kadınlar cinsel olarak bağ kurduğu birine karşı sonradan bir şeyler hissedebilir zaten. çok da imkânsız bir durum değil bunun yaşanması ama takılmalık ilişkiler gerçekten mide bulandırıyor. yani gerçekten böyle şeylerin gerekli olduğunu düşünmüyorum. ileride çoluğa çocuğa karıştığınızda çocuğunuz "ben takılıp geçiyorum" dese çocuğu duvardan duvara vurursunuz ama kendiniz yapıyorsunuz... her şey bu kadar basit olmamalı.

kime aşık olduğuna göre değişir. bo*k gibi şeyler yaşar.

en baştan kar zarar yapıp duygusal yatırımın değmeyeceğine kanaat getirdiği insanı sonradan seven kızın yaptığı şey mi bu, harf almadan bildim evet.

bence bu bazı insanlar için şükür sebebi bile olabilir. o kadının kafasında birçok "rağmen"e galip gelmişsiniz. eğer ikili ilişkilerde fazlası ile toy ve aç gözlü bir tipseniz gerçekten sevildiğiniz için şükür edin. duygusal sorumluluk almaktan çekinmeyen olgun bir insansanız ve kişisel alanınızın ihlal edildiğini düşünüyorsanız da ortamdan direkt topuk evet, yapacak bir şey yok o noktada.