iyi niyeti suistimal etmek

insanların bazen bilinçli, bazen farkında olmadan yaptığı şeydir. karşıdakine iyi niyetli biriymişten ziyade salakmış gibi davranır. oysa kişi bunun tamamen farkındadır. iyi olsan suistimal ediyorlar, kötü olsan ayrı dert. ne yapalım.

iyi niyetle yapılan davranış, eylem ve duyguları bilerek veya bilmeyerek kötüye kullanmaktır. bu tip insanlar kendi kredisini tüketen insanlardır.

asla affetmeyeceğim geri dönüşü imkansız hata.

suistimal olanın sadece niyet olmayacağı durumdur. niyetle birlikte bir sürü değer de suistimal olur.

bunların en başında güven duygusu gelir. iyi niyeti suistimal olan insanın çevresine karşı güveni de giderek azalır ve güvensiz bir birey haline gelir.

daha sonra samimiyet duygusu gider. sürekli iyi niyeti örselenen insan kimseye karşı samimiyetle yaklaşamaz çünkü samimiyetinin de kullanılacağını düşünür.

ve böylece giderek birbirimizden uzaklaşmaya başlarız. insanın iyi niyetli olması onu saf ya da salak yapmaz. kimseyi sırf iyi niyetli olduğu için buna pişman etmeyelim, yanan sadece o değil hepimiz oluruz.

başıma daima gelen olaydır. ne zaman birinin derdini dinlesem, birine borç versem bir bakıyorum beni kullanıyor. mevzuya uyanmam da zaman alıyor. çok can sıkıcı bir durum.

gerçekten insanın içini acıtıyor

bir de bunu kurnazlık olarak görüyorlar ya sinir oluyorum. bu kişiler onlardan bir şey isteyince de ölü taklidi yapar ama aradaki bağlantıyı da tam kesmez ne olur ne olmaz işim düşer diye. ondan bir şey isteme ihtimali ortadan kalkınca saklandığı yerden çıkar kanka ayağına yatar. kendi işi düştüğünde yazıp, arayıp durur. belki aylarca yazmaz ama işi düşünce belki hal hatır sormadan bir şeyler de isteyebilir çünkü yüzsüzdür.

belki de dünyanın en kötü işidir. çünkü sen bir kişinin iyi niyetini suistimal ederek başkalarına yapılabilecek binlerce iyiliğin önünü tıkadın.

bir kıssa vardır:
zengin bedevi, çölde devesi ile giderken, hemen ileride “su, su" diye inleyen birini görünce, hemen devesinden atlar ve ona kana kana su içirir.
ardından da karnını doyurur.
bedevinin yardım ettiği kişi kendine geldikten hemen sonra, zengin bedeviyi etkisiz hale getirerek, bedevinin neyi var neyi yok, hepsini alır.
sonra da bedevinin devesine binerek oradan uzaklaşmaya başlar.
soyulan bedevi hırsızın arkasından defalarca, “sakın bunu kimseye anlatma" diye bağırır.
hırsız bedevi önce aldırış etmez buna ama uzaklaştıkça kafasına dert olur ve geri döner. soyduğu bedevinin yanına gelerek ona sorar; “neden kimseye anlatma" diyorsun.
kumların üstünde oturan soyulan adam şöyle der;
eğer bu yaptığını anlatırsan, bundan sonra çölde gerçekten aç ve susuz kalanlara hiç kimse yardım etmez.

karşımdakinin yaptığını gördüğüm an beni sibirya soğuğuna ulaştıran hadise.

insanı iyilikten soğutan olay.

insanı iyilikten kötülük yapmaya zorlayan o iğrenç durum.

ahlak yoksunluğudur.

kötü niyetli insanların sayısının çoğalmasına sebep olur.
ne demiş atalarımız,
bıyık büküle büküle olur kaytan,
insan düzüle düzüle olur şeytan.

(bkz: yüz verdikçe astarını isteme dururmu) bu dünyada en katlanamadığım durum kesinlikle budur

en ummadığınız yapabilir. şaşırır kalır, konduramazsınız ama ne olur biliyor musunuz? olan size olur.

hayvandan daha aşağı mahlukat yok sanırım ama gözle görülmeyen canlı gibi bir önlemleri yok dünyada

iyi insanların neslini tüketen hadise.

bıyık büküle büküle olur kaytan,
insan sevile sevile olur şeytan demişler.

kötü insanların hepsi doğuştan öyle olmamıştır, bazıları iyi niyeti suistimal edilmek suretiyle herşeye karşı duyarsızlaşır.

içinde kırıntı kaldıysa yine kötülük etmez ama artık akıllanmıştır yaralı parmağa işemez.

çok büyük kötülüktür. birinin size saf duygularla ve iyi düşüncelerle yaklaştığı vakit ona kötülük yaparsan iyi niyeti suistimal etmiş olursunuz.

mesela çölün ortasında kalan bir adamı eve alırsınız. gel yiğidim tanrı misafirisin dersiniz. gece paranızı çalar ve kaçar. işte bu iyi niyeti suistimal etmektir.

günümüzde insanlar iyi niyeti enayilik olarak algıladıklarından kaynaklı suistimal etmeye açık görülüyor bu konu.

büyük bir ayıptır.
yani devamlı karşısındakini kendi istekleri doğrultusunda yönlendirmek ve işi bitince adeta buruşturup atmak.
insanlar çok acımasız, çok sabırsız ve çok güvensiz. bir tatlı sözden imtina edenler, karşısındakini kullananlar.
bir kalp kolay büyümüyor, kolay dolmuyor.
bu şekilde davrananlar maalesef trende uymuş sayılıyor.
maalesef iyi niyet, duygular, inanmak istenenler çok kolay boşa atılabiliyor.