1.
efsanevi dedektif ''sherlock holmes'' karakterinin yaratılmasının müsebbibi olan mümtaz şahsiyet.
victoria dönemi manchester'ında varoşlarda doğdu. çocukluğu yer altı dünyasının ve dolandırıcı çetelerinin arasında geçirdi. ağabeyini, babasını ve ablasını ardı ardına kaybetti.
sıkıntılı ve kayıplarla dolu geçen çocukluk ve gençlik yılları sonrasında polis dedektifi olmaya karar verir. zaten hikaye de burada başlar. çocukluk ve gençlik yıllarında yaşamış olduğu muhit sayesinde, işlenen suçlara, suçlunun gözünden bakmayı başarabilmesi onu mesleğinde öne çıkarmıştır.
ciddi bir muhbir ağı kurar. bir akşam birahanede birasını yudumlarken bir adamla tanışır. tanıştığı adam aslında meslek hayatının dönüm noktasını oluşturacaktır. ona bir bira ısmarlar. sonra bir tane daha. sohbet koyulaşır. caminada adama kendi büyüdüğü ortamı anlatır. dinleyicisi eski bir suçludur ve genç dedektif anlattıklarıyla onun güvenini kazanmayı başarmıştır.
böylece aralarında bir dostluk başlar. caminada manchester'daki suç çeteleri ve suçlularla ilgili merak ettiği ne varsa ona sormakta ve ondan öğrenmektedir. mücevherini bulmuştur. zaten muhbirin lakabı da bundan mütevellit ''saklı mücevher'' olur. artık daha az dikkat çekmeleri gerekmektedir. bu yüzden iki kafadar caminada'nın bilgiye ihtiyacı olduğu durumlarda, romo katolik kilisesinin arka sıralarında buluşmaya başlarlar.
caminada kılık değiştirme ustasıydı. grand national at yarışındaki kılığı öylesine başarılıydı ki, o esnada orada bulunan kendi amiri bile onu tanıyamamıştı. bu başarılı kamuflajı sayesinde at yarışı meraklılarını gözüne kestirmiş olan yankesici çetesinin içine sızmış ve çeteyi çökerterek büyük bir başarı elde etmiştir. gün geçtikçe kılık değiştirme işinde ustalaşan caminada, liverpool ve leeds gibi şehirlere de gidip gelmeye başladı. bu şehirlerde çözülemeyen vakıalar için kendisi çağrılıyordu.
caminada'nın eşine az rastlanır cinsten bir vaka defteri tuttuğundan bahsediliyor. bunların arasında en çok dile getirilen vakası ''taksi gizemi'' adlı vakadır;
angela buckley'nin anlatımıyla olay şöyle gelişmiştir.
26 şubat 1889 akşamı, genç bir adamın eşlik ettiği bir iş insanı manchester katedrali'nin girişine bir atlı taksi çağırdı. yaklaşık bir saat sonra, yanındaki genç adam taksiden kaçtı ve 50 yaşındaki john fletcher takside baygın bir şekilde yığılıp kaldı. baygın yolcuyu manchester kraliyet kliniği'ne götüren taksi şoförü. fletcher'ın hastaneye geldiklerinde ölmüş olduğunu öğrendi. karındeşen jack'in londra'nın doğu yakası'nda işlediği tüyler ürperten cinayetler nedeniyle dehşete düşmüş olan halk, sabah uyandığında saygıdeğer bir tüccarın bir takside ölü bulunduğu haberiyle şoka uğradı.
baş komiser insanı allak bullak eden bu dosyayı, toplumsal bir histeriyi önlemek adına dedektif camida'ya verdi. o güne kadar ki en kafa karıştırıcı olaydı. zira bir suç işlendiğine dair tek bir kanıt dahi bulunamamıştı. maktulün vücudunda şiddete maruz kaldığına dair en ufak bir ipucu yoktu. otopsi yapan cerrahın ilk raporuna göre, cin bağımlısı olan maktul, uykusuzlukla mücadele etmek için kullanılan klorahidrat ile ölümcül düzeyde alkolü birlikte almış ve bu nedenle alkol zehirlenmesinden ölmüştü. öldüğü sırada cebinde hiç nakit parası yoktu ve kolundaki altın saat bulunamamıştı ki bunlar bir suç işlendiğinin kanıtıydı.
ilk sorgu aşamasında kayıplara karışan diğer adamın eşkali çıkarıldı. 20'li yaşlarının başında 1.60 uzunluğunda, sinekkaydı traşlıydı. üzerinde koyu kahverengi bir takım ve silindir şapka vardı. kloralhidrat'ın, ringlerdeki rakip dövüşçüleri etkisiz hale getirip, yasadışı dövüşlerde bahis hilesi yapmak amacıyla kullanıldığını bilen caminada, olayın yasadışı boks maçları ile ilişkili olduğu sonucunu çıkardı. o muhitteki suçluları sorguladıktan sonra olası bir şüpheliye ulaştı. bir otelcinin 18 yaşında oğlu charlie parton. bu genç müşterilere ilaç vermesi ile tanınıyordu. parton'un yaşadığı şehir olan liverpool'daki bir ecza deposundan bir şişe kloralhidrat çalındığına dair edindiği bilgi de içgüdülerini doğrulamış oldu. caminada aradığı adamın parton olduğuna emindi.
eczacı parton'u tanıdı. bunun üzerine caminada, 2 mart günü baş şüpheliyi tutukladı. kısa bir süre sonra parton'un ilaç verdiği iddia edilen iki kurban daha ortaya çıktı. sonuca gittikçe daha çok yaklaşan caminada'nın elinde bir koz daha vardı. beklenmedik bir gelişme daha yaşanmış ve maktulün öldüğü gece, parton'un bir birahanede onun birasına ilaç koyduğuna şahit olan bir görgü tanığı ortaya çıkmıştı.
bu kesin kanıt, parton'nın cinayetten hüküm giymesine ve ölüm cezasına çarptırılması neden olmuştur. taksi gizeminin çözülmesinin yarattığı sansasyon ulusal basında geniş yer buldu.''
bu olaydan sonra yaklaşık 10 yıl daha görev yaptıktan sonra caminada emekli olmuştur. bu süre zarfında hakkında yanlış bir hüküm verilmiş olan genç bir idam mahkumunu ulaştığı ipuçları ile tabiri caizse ipten almış olduğu bilgisini de atlamamak lazım. ölümünün üzerinden onca sene geçmiş olmasına rağmen caminada halen britanya tarihindeki başarılı dedektif olarak kabul edilir.
angela buckley bu durumla ilgili şöyle bir yorum getiriyor; '' özel dedektifliğe başladığı anda gerçekle kurgu dünyası tam anlamıyla birbirine karıştı. o, ülkenin en tehlikeli şehirlerinden birinin sokaklarında devriye gezen; kılık değiştirme, muhbir ağı, bilim, ince zekâ ve cesaretten meydana gelen bir karışımı kullanarak suçluların izini süren gerçek bir victoria dönemi hafiyesiydi. ister arthur conan doyle'un ''sherlock holmes öyküleri'' isterse de çok sayıda başka yazarın kurgu ve kurgu dışı eserleri aracılığıyla olsun, mirası ingiltere'de hiç unutulmayacak.''
aralarındaki diğer benzerliklere de kabaca göz atacak olursak şunları sıralayabiliriz;
- caminada'nın ezeli düşmanı robert horridge adında, gözü dönmüş bir suç çetesi lideriydi. 20 sene boyunca çekiştiler. ta ki aralarındaki son hesaplaşmaya kadar. holmes'deki karşılığı suçun napolyon'u olarak tarif edilen moriarty'dir. holmes'de en nihayetinde düşmanının hakkından gelir. tıpkı caminado gibi.
- caminadoya soruşturmaları esnasında yardımcısı peter wilson eşlik etmiştir. holmes'un dr. watson'ı vardır.
- ikisinin de göstermelik gönül ilişkileri vardı. caminada evliydi ancak güzel dolandırıcı alicia ormonde'ye aşıktı. holmes nişanlıydı ama ırene adler'e aşıktı.
liste uzayıp gidiyor... sonuç olarak caminada ''gerçek sherlock holmes'' lakabı ile anılan bir dedektif oldu.
daha fazla bilgi edinmek isteyen arkadaşlar; angela buckley'nin ''the real sherlock holmes'' adlı eserini okuyabilirler.
victoria dönemi manchester'ında varoşlarda doğdu. çocukluğu yer altı dünyasının ve dolandırıcı çetelerinin arasında geçirdi. ağabeyini, babasını ve ablasını ardı ardına kaybetti.
sıkıntılı ve kayıplarla dolu geçen çocukluk ve gençlik yılları sonrasında polis dedektifi olmaya karar verir. zaten hikaye de burada başlar. çocukluk ve gençlik yıllarında yaşamış olduğu muhit sayesinde, işlenen suçlara, suçlunun gözünden bakmayı başarabilmesi onu mesleğinde öne çıkarmıştır.
ciddi bir muhbir ağı kurar. bir akşam birahanede birasını yudumlarken bir adamla tanışır. tanıştığı adam aslında meslek hayatının dönüm noktasını oluşturacaktır. ona bir bira ısmarlar. sonra bir tane daha. sohbet koyulaşır. caminada adama kendi büyüdüğü ortamı anlatır. dinleyicisi eski bir suçludur ve genç dedektif anlattıklarıyla onun güvenini kazanmayı başarmıştır.
böylece aralarında bir dostluk başlar. caminada manchester'daki suç çeteleri ve suçlularla ilgili merak ettiği ne varsa ona sormakta ve ondan öğrenmektedir. mücevherini bulmuştur. zaten muhbirin lakabı da bundan mütevellit ''saklı mücevher'' olur. artık daha az dikkat çekmeleri gerekmektedir. bu yüzden iki kafadar caminada'nın bilgiye ihtiyacı olduğu durumlarda, romo katolik kilisesinin arka sıralarında buluşmaya başlarlar.
caminada kılık değiştirme ustasıydı. grand national at yarışındaki kılığı öylesine başarılıydı ki, o esnada orada bulunan kendi amiri bile onu tanıyamamıştı. bu başarılı kamuflajı sayesinde at yarışı meraklılarını gözüne kestirmiş olan yankesici çetesinin içine sızmış ve çeteyi çökerterek büyük bir başarı elde etmiştir. gün geçtikçe kılık değiştirme işinde ustalaşan caminada, liverpool ve leeds gibi şehirlere de gidip gelmeye başladı. bu şehirlerde çözülemeyen vakıalar için kendisi çağrılıyordu.
caminada'nın eşine az rastlanır cinsten bir vaka defteri tuttuğundan bahsediliyor. bunların arasında en çok dile getirilen vakası ''taksi gizemi'' adlı vakadır;
angela buckley'nin anlatımıyla olay şöyle gelişmiştir.
26 şubat 1889 akşamı, genç bir adamın eşlik ettiği bir iş insanı manchester katedrali'nin girişine bir atlı taksi çağırdı. yaklaşık bir saat sonra, yanındaki genç adam taksiden kaçtı ve 50 yaşındaki john fletcher takside baygın bir şekilde yığılıp kaldı. baygın yolcuyu manchester kraliyet kliniği'ne götüren taksi şoförü. fletcher'ın hastaneye geldiklerinde ölmüş olduğunu öğrendi. karındeşen jack'in londra'nın doğu yakası'nda işlediği tüyler ürperten cinayetler nedeniyle dehşete düşmüş olan halk, sabah uyandığında saygıdeğer bir tüccarın bir takside ölü bulunduğu haberiyle şoka uğradı.
baş komiser insanı allak bullak eden bu dosyayı, toplumsal bir histeriyi önlemek adına dedektif camida'ya verdi. o güne kadar ki en kafa karıştırıcı olaydı. zira bir suç işlendiğine dair tek bir kanıt dahi bulunamamıştı. maktulün vücudunda şiddete maruz kaldığına dair en ufak bir ipucu yoktu. otopsi yapan cerrahın ilk raporuna göre, cin bağımlısı olan maktul, uykusuzlukla mücadele etmek için kullanılan klorahidrat ile ölümcül düzeyde alkolü birlikte almış ve bu nedenle alkol zehirlenmesinden ölmüştü. öldüğü sırada cebinde hiç nakit parası yoktu ve kolundaki altın saat bulunamamıştı ki bunlar bir suç işlendiğinin kanıtıydı.
ilk sorgu aşamasında kayıplara karışan diğer adamın eşkali çıkarıldı. 20'li yaşlarının başında 1.60 uzunluğunda, sinekkaydı traşlıydı. üzerinde koyu kahverengi bir takım ve silindir şapka vardı. kloralhidrat'ın, ringlerdeki rakip dövüşçüleri etkisiz hale getirip, yasadışı dövüşlerde bahis hilesi yapmak amacıyla kullanıldığını bilen caminada, olayın yasadışı boks maçları ile ilişkili olduğu sonucunu çıkardı. o muhitteki suçluları sorguladıktan sonra olası bir şüpheliye ulaştı. bir otelcinin 18 yaşında oğlu charlie parton. bu genç müşterilere ilaç vermesi ile tanınıyordu. parton'un yaşadığı şehir olan liverpool'daki bir ecza deposundan bir şişe kloralhidrat çalındığına dair edindiği bilgi de içgüdülerini doğrulamış oldu. caminada aradığı adamın parton olduğuna emindi.
eczacı parton'u tanıdı. bunun üzerine caminada, 2 mart günü baş şüpheliyi tutukladı. kısa bir süre sonra parton'un ilaç verdiği iddia edilen iki kurban daha ortaya çıktı. sonuca gittikçe daha çok yaklaşan caminada'nın elinde bir koz daha vardı. beklenmedik bir gelişme daha yaşanmış ve maktulün öldüğü gece, parton'un bir birahanede onun birasına ilaç koyduğuna şahit olan bir görgü tanığı ortaya çıkmıştı.
bu kesin kanıt, parton'nın cinayetten hüküm giymesine ve ölüm cezasına çarptırılması neden olmuştur. taksi gizeminin çözülmesinin yarattığı sansasyon ulusal basında geniş yer buldu.''
bu olaydan sonra yaklaşık 10 yıl daha görev yaptıktan sonra caminada emekli olmuştur. bu süre zarfında hakkında yanlış bir hüküm verilmiş olan genç bir idam mahkumunu ulaştığı ipuçları ile tabiri caizse ipten almış olduğu bilgisini de atlamamak lazım. ölümünün üzerinden onca sene geçmiş olmasına rağmen caminada halen britanya tarihindeki başarılı dedektif olarak kabul edilir.
angela buckley bu durumla ilgili şöyle bir yorum getiriyor; '' özel dedektifliğe başladığı anda gerçekle kurgu dünyası tam anlamıyla birbirine karıştı. o, ülkenin en tehlikeli şehirlerinden birinin sokaklarında devriye gezen; kılık değiştirme, muhbir ağı, bilim, ince zekâ ve cesaretten meydana gelen bir karışımı kullanarak suçluların izini süren gerçek bir victoria dönemi hafiyesiydi. ister arthur conan doyle'un ''sherlock holmes öyküleri'' isterse de çok sayıda başka yazarın kurgu ve kurgu dışı eserleri aracılığıyla olsun, mirası ingiltere'de hiç unutulmayacak.''
aralarındaki diğer benzerliklere de kabaca göz atacak olursak şunları sıralayabiliriz;
- caminada'nın ezeli düşmanı robert horridge adında, gözü dönmüş bir suç çetesi lideriydi. 20 sene boyunca çekiştiler. ta ki aralarındaki son hesaplaşmaya kadar. holmes'deki karşılığı suçun napolyon'u olarak tarif edilen moriarty'dir. holmes'de en nihayetinde düşmanının hakkından gelir. tıpkı caminado gibi.
- caminadoya soruşturmaları esnasında yardımcısı peter wilson eşlik etmiştir. holmes'un dr. watson'ı vardır.
- ikisinin de göstermelik gönül ilişkileri vardı. caminada evliydi ancak güzel dolandırıcı alicia ormonde'ye aşıktı. holmes nişanlıydı ama ırene adler'e aşıktı.
liste uzayıp gidiyor... sonuç olarak caminada ''gerçek sherlock holmes'' lakabı ile anılan bir dedektif oldu.
daha fazla bilgi edinmek isteyen arkadaşlar; angela buckley'nin ''the real sherlock holmes'' adlı eserini okuyabilirler.
devamını gör...