kadife

ibo ile güllüşah filmindeki eşşeğin adı.

bir kumaş türü. arapça kataif kelimesinden türkçe'ye geçmiştir.

tatlısı kırmızı ve guzel olan şey.

güzel, tok bir kumaştır, sıcak tutar. elbiseleri zarif ve gösterişli bir ruha büründüyor. ayrıca kadife çantalar da fena değil sözlük.

vefat etmiş aliye teyzemin beni sevme şekli.

kadifeden kesesi türküsüne konu olan kırmızısı bayıldığım dokunulası mutlu eden kumaş.

2016 yılında, andy warhol sergisinde bol bol the velvet underground and nico albümünü dinler ve hayaller kurardım... bir shoegaze müzik grubu kurup, beni en etkileyen insanlardan biri olan nico için bir şarkı yapmaktı en büyük olanı, yaşama hevesimdi desem yeridir aslında, hep bunu yapmayı düşündüm. bir ders esnasında, bir otobüs yolculuğunda, uyumadan önce ve uyandıktan hemen sonra...

o dileğim gerçekleştirmek için önce bir melodi denedim ve hemen ardından şarkı sözleri devam etti...

"hayaller, sanrılar.." diye başladım ve devam ettim. "var, bir kadın var, düş içinde. kal rüyalarla, kadifeyle..." diye bitirdim.
ah nico, sen benim için hep kadifeydin... warhol'un filmlerinde ağladığın sahneler, saçma sapan röportajlarda güldüğün haller ve o güzel sesin ve kaba aksanınla söylediğin şarkılar...

keşke hayatta olsaydın da senin için yaptığımı dinleyebilseydin be kadife kadın

kadife kadın... nico

en büyük dileklerimden biri gerçekleşti, huzur içinde ölebilirim.

velur, anlamdaşıdır.