1.
öncelikle 8 mart dünya emekçi kadınlar gününüzü kutlayım da en azından siniriniz hafiflesin :) (şey evet birazdan bir tık sinirleneceksiniz)
herkes kadın haklarından bahsediyor iyi hoş güzel ama şunu unutuyor ya da unutmak işlerine geliyor, dünyada hiçbir hak yoktur ki sorumluluk olmadan alınsın. işlerine gelince sürekli kadın haklarından bahsedenler neden sorumluluklara hiç yanaşmıyorlar? mesela hiç utanmadan eski kocalarının nafakalarını yemek yerine neden girip bir işe çalışıp kendi hayatlarının sorumluluklarını almıyorlar? kadın haklarından bahsedenlerin ilk önce bu nafakadan şikayetçi olmasını beklerdim ben şahsen. bizi güçsüz gösteriyor biz bu kadar aciz miyiz neden para alıyoruz diye bir eleştiri göremedim ben. ya da kocası öldüğü için maaşa bağlananlar utanmadan kadın haklarından bahsediyorlar neden eşlerden biri vefat edince diğeri onun sigortasından faydalansın aksi durum kadınları toplumda aciz gösteriyor demiyorlar? mesela sürekli yürüyüş yapıp eylemlere katılan kadınları görüyorum bu kadınlar kendilerini bu kimlikle tanımlıyorlar. 7/24 eyleme hazır haldeler çok merak ediyorum ya bu finansal güçlerini nereden alıyorlar? niye bizler sürekli hazır olamıyoruz böyle eylemlere de bu kadınlar maşallah mesai saati filan demeden ev geçindirme derdi olmadan sürekli eylemdeler. nerden geliyor bu hayat rahatlığı ablalar :)
sürekli mağduriyet algısı oluşturulan kadın cinayetleri mevzusuna gelelim. bu mevzu bana basının üç beş kuruş para kazanmak için kamuoyu oluşturmaya çalıştığı bir mevzu gibi geliyor. soruyorum size cinayette tartıştığımız şey sizce ölen kişinin cinsiyeti mi olmalı ya da öldüren kişinin cinsiyeti mi. bu sorular saçma geliyor değil mi? bana da öyle geliyor ama sürekli bunları konuşuyor basın kamuoyu oluşturup izlenme alıp para kazanıyor. ortada bir cinayet var. sorumlusu belli cezayı vermesi gereken de belli. bunun cezasını vermeyen bir adalet sistemi varsa yaşadığınız ülkede kızacağınız kişiler de belli. neden tüm erkeklere sallıyorsunuz kardeşim siz? neden cinayetleri cinsiyetlerine göre değerlendiriyorsunuz? neden cinayetler oluyor diye tartışmak yerine kadın cinayetleri neden oluyor sorusunu tartışmayı yeğliyorsunuz? neden buradan mağduriyet yaratıp tüm erkeklere nasıl saldırırım gayreti peşindesiniz?
yazdıklarımı burada bitireceğim özel bir nedeni yok sadece anlatmak istediğim şeyler bitti :) yaşamda hiç kimse var olduğu için değerli değildir (ya da hepsi değerlidir herkes değerliyse de zaten değerli olmanın pek bir manası kalmaz ) kadınlar da erkekler de değerli değildir onları değerli yapan aldıkları sorumluluklardır. haklardan bahsediyorsak mutlaka sorumluluklardan da bahsetmeliyiz. yok öyle ben yatayım sen çalış akşam da eyleme gider saçımızı mora boyarız aylaklığı :)
herkes kadın haklarından bahsediyor iyi hoş güzel ama şunu unutuyor ya da unutmak işlerine geliyor, dünyada hiçbir hak yoktur ki sorumluluk olmadan alınsın. işlerine gelince sürekli kadın haklarından bahsedenler neden sorumluluklara hiç yanaşmıyorlar? mesela hiç utanmadan eski kocalarının nafakalarını yemek yerine neden girip bir işe çalışıp kendi hayatlarının sorumluluklarını almıyorlar? kadın haklarından bahsedenlerin ilk önce bu nafakadan şikayetçi olmasını beklerdim ben şahsen. bizi güçsüz gösteriyor biz bu kadar aciz miyiz neden para alıyoruz diye bir eleştiri göremedim ben. ya da kocası öldüğü için maaşa bağlananlar utanmadan kadın haklarından bahsediyorlar neden eşlerden biri vefat edince diğeri onun sigortasından faydalansın aksi durum kadınları toplumda aciz gösteriyor demiyorlar? mesela sürekli yürüyüş yapıp eylemlere katılan kadınları görüyorum bu kadınlar kendilerini bu kimlikle tanımlıyorlar. 7/24 eyleme hazır haldeler çok merak ediyorum ya bu finansal güçlerini nereden alıyorlar? niye bizler sürekli hazır olamıyoruz böyle eylemlere de bu kadınlar maşallah mesai saati filan demeden ev geçindirme derdi olmadan sürekli eylemdeler. nerden geliyor bu hayat rahatlığı ablalar :)
sürekli mağduriyet algısı oluşturulan kadın cinayetleri mevzusuna gelelim. bu mevzu bana basının üç beş kuruş para kazanmak için kamuoyu oluşturmaya çalıştığı bir mevzu gibi geliyor. soruyorum size cinayette tartıştığımız şey sizce ölen kişinin cinsiyeti mi olmalı ya da öldüren kişinin cinsiyeti mi. bu sorular saçma geliyor değil mi? bana da öyle geliyor ama sürekli bunları konuşuyor basın kamuoyu oluşturup izlenme alıp para kazanıyor. ortada bir cinayet var. sorumlusu belli cezayı vermesi gereken de belli. bunun cezasını vermeyen bir adalet sistemi varsa yaşadığınız ülkede kızacağınız kişiler de belli. neden tüm erkeklere sallıyorsunuz kardeşim siz? neden cinayetleri cinsiyetlerine göre değerlendiriyorsunuz? neden cinayetler oluyor diye tartışmak yerine kadın cinayetleri neden oluyor sorusunu tartışmayı yeğliyorsunuz? neden buradan mağduriyet yaratıp tüm erkeklere nasıl saldırırım gayreti peşindesiniz?
yazdıklarımı burada bitireceğim özel bir nedeni yok sadece anlatmak istediğim şeyler bitti :) yaşamda hiç kimse var olduğu için değerli değildir (ya da hepsi değerlidir herkes değerliyse de zaten değerli olmanın pek bir manası kalmaz ) kadınlar da erkekler de değerli değildir onları değerli yapan aldıkları sorumluluklardır. haklardan bahsediyorsak mutlaka sorumluluklardan da bahsetmeliyiz. yok öyle ben yatayım sen çalış akşam da eyleme gider saçımızı mora boyarız aylaklığı :)
devamını gör...
2.
yemek yapıp bulaşık yıkamak. bunları yapamayan kadın bitiriciliği eksik forvet gibidir.
devamını gör...
3.
sorumluluklarını sözlüklerden öğrenmek.
devamını gör...
4.
çocuk bakmak değildir. çünkü çocuğun ebeveyn olarak sadece bir anneye değil aynı zamanda bir babaya da ihtiyacı vardır. sevgili beyler: çocuğunuzla ilgilendiğinizde kadınınızı şımartmış olmuyor, çocuğunuza karşı bir sorumluluğunuzu yerine getirmiş oluyorsunuz.
devamını gör...