kadınlığı doya doya yaşayamayan hatunun gözünden akan yaşlar

bakıyorsun yaş otuzlara dayanmış, belki de geçmiş; ego uydu olsa fezaya yerleşecek bir tavır ve hava ile ortada salım salım salınan hanımkızyevrücek, hepi topu yatakta üç beş dakikalık fingirdeşmelere maruz kaldıktan sonra ben istediğimi yatağa atarım özgüveni pompalandığı vakit durumun farkında olan ve sırf uyduyu düşürmek, biraz eğlenmek, az biraz da gıcıklığından ötürü ilgi ile çevrelenmiş kıza fısıldayıp, saçlarını okşayıp onu tavlar.

asıl mevzunun üç beş dakika olmadığını; o duvardan öteki duvara, yataktan tavana, aksiyondan aksiyona koşulan bir kaç saatlik aktivite neticesinde bir yandan daha önce kaybettiği ilişkiler, öte yandan an itibariyle yaşadığı ilkler neticesinde idrak edip gözlerin verdiği mutluluk ve doyumluk bir tepkidir, akan yaşlar.

sorarsın niye ağlıyorsun diye, ben daha önce hiç böyle olmamıştım diye bakar pembe pembe.

olamazsın tabi, popişkondan büyük ego ile tasma takacak erkek, evlenilecek erkek diye aranırsan yıllarca, olamazsın.