1.
kanada'nın yatılı okul sistemi, yerli halkların kültürlerini asimile etmek amacıyla oluşturulan baskıcı bir eğitim modeliydi. 19. yüzyılın sonlarından 1990’lara kadar faaliyet gösteren bu okullar, yerli çocukları ailelerinden kopararak onları batı kültürüne adapte etmeye çalıştı. eğitim kisvesi altında dayatılan bu sistem, çocukların dillerini konuşmalarını yasakladı, kültürel kimliklerini unutturmaya çalıştı ve onları fiziksel, duygusal ve cinsel istismara açık hale getirdi.
bu okullar okullar arasında en fazla dikkat çekenlerden biri kamloops residential school oldu. 1890 yılında britanya kolumbiyası’nda açılan bu okul, kanada’nın en büyük yatılı okullarından biriydi. katolik kilisesi tarafından işletilen bu okul, 1969 yılında hükümetin kontrolüne geçti ve 1978'de kapatıldı. ancak kapanması, burada yaşanan trajedinin sona erdiği anlamına gelmiyordu.
2021 yılında kamloops residential school arazisinde yapılan araştırmalar, okulun bahçesinde isimsiz mezarlarda 215 yerli çocuğun kalıntılarının bulunduğunu ortaya çıkardı. bu keşif, yıllardır yerli toplulukların ve hayatta kalanların anlattığı korkunç hikâyeleri doğruladı. birçok çocuk ailelerine hiçbir haber verilmeden öldü ve kayıtlara geçmeden defnedildi. bu olay, kanada'daki yatılı okul sisteminin sadece kültürel soykırım değil, fiziksel bir yok etme politikası olduğunu da gözler önüne serdi.
yatılı okulların kapatılması, travmanın sona erdiği anlamına gelmiyordu. hayatta kalanlar, istismarın fiziksel ve psikolojik etkileriyle yaşamaya devam etti. ailelerinden koparılan çocuklar, kültürel köklerinden uzaklaştırıldığı için kimlik krizleri yaşadı. birçok kişi, yaşadığı travmanın etkisiyle bağımlılık, depresyon ve intihar gibi ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldı.
kanada hükümeti, yatılı okullardaki istismarları kabul etmek zorunda kaldı ve 2008 yılında dönemin başbakanı stephen harper, resmi bir özür diledi. ardından 2015 yılında hakikat ve uzlaşma komisyonu, yatılı okullarda yaşananları "kültürel soykırım" olarak nitelendiren bir rapor yayımladı. buna rağmen, birçok yerli topluluk için adalet hala sağlanmış değil. yüzlerce kayıp çocuğun mezarları hâlâ bulunmayı bekliyor ve hayatta kalanların pek çoğu tazminat veya psikolojik destek almakta zorlanıyor.
bu okullar okullar arasında en fazla dikkat çekenlerden biri kamloops residential school oldu. 1890 yılında britanya kolumbiyası’nda açılan bu okul, kanada’nın en büyük yatılı okullarından biriydi. katolik kilisesi tarafından işletilen bu okul, 1969 yılında hükümetin kontrolüne geçti ve 1978'de kapatıldı. ancak kapanması, burada yaşanan trajedinin sona erdiği anlamına gelmiyordu.
2021 yılında kamloops residential school arazisinde yapılan araştırmalar, okulun bahçesinde isimsiz mezarlarda 215 yerli çocuğun kalıntılarının bulunduğunu ortaya çıkardı. bu keşif, yıllardır yerli toplulukların ve hayatta kalanların anlattığı korkunç hikâyeleri doğruladı. birçok çocuk ailelerine hiçbir haber verilmeden öldü ve kayıtlara geçmeden defnedildi. bu olay, kanada'daki yatılı okul sisteminin sadece kültürel soykırım değil, fiziksel bir yok etme politikası olduğunu da gözler önüne serdi.
yatılı okulların kapatılması, travmanın sona erdiği anlamına gelmiyordu. hayatta kalanlar, istismarın fiziksel ve psikolojik etkileriyle yaşamaya devam etti. ailelerinden koparılan çocuklar, kültürel köklerinden uzaklaştırıldığı için kimlik krizleri yaşadı. birçok kişi, yaşadığı travmanın etkisiyle bağımlılık, depresyon ve intihar gibi ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldı.
kanada hükümeti, yatılı okullardaki istismarları kabul etmek zorunda kaldı ve 2008 yılında dönemin başbakanı stephen harper, resmi bir özür diledi. ardından 2015 yılında hakikat ve uzlaşma komisyonu, yatılı okullarda yaşananları "kültürel soykırım" olarak nitelendiren bir rapor yayımladı. buna rağmen, birçok yerli topluluk için adalet hala sağlanmış değil. yüzlerce kayıp çocuğun mezarları hâlâ bulunmayı bekliyor ve hayatta kalanların pek çoğu tazminat veya psikolojik destek almakta zorlanıyor.
devamını gör...
2.
bu batılı emperyalistlerin 'her haltı yiyip iş bittikten sonra özür dilemesi' ne de etkileyicidri
sahiden üzgün falandırlar ama
'bu asimilasyonda içten içe pek iyi oldu bak şimdi ne güzel geçiniyoz yerlilerle' kafası
homo sapiens senin beyin kıvrımlarına...
sahiden üzgün falandırlar ama
'bu asimilasyonda içten içe pek iyi oldu bak şimdi ne güzel geçiniyoz yerlilerle' kafası
homo sapiens senin beyin kıvrımlarına...
devamını gör...