kendini kitaplara adamak

ruhunun zenginleşmesi için kitaplara ihtiyaç duymak ve zamanını kitaplara adama işidir.

aslında bence biraz da daha iyi yazmak için okuyoruz.

kitaplar, verdiğiniz emeğin ve değerin karşılığını size misliyle geri veren, sizi asla yarı yolda bırakmayan tek şeydir.
bu yüzden kişinin kendisini kitaplara adaması doğru yatırımdır.

cümlelerimi güzel bir alıntıyla pekiştirmek isterim.

(bkz: özüne dönmek)

zamanında yaptım, sonuç yok.

ben yıllarca kitap okudum ve pek faydasını göremedim. fayda görmek için de okumadım. eskiden internet yokken kafamı meşgul etmek için çok seçenek yoktu. bu kadar film dizi yoktu. bu kadar oyun yoktu. bu kadar kolay ve ucuz (ucuz değil ama 146 diye bir şey var bilen bilir) internet yoktu.

artık çoğunlukla kitap okumayı aramıyorum. okunması gereken çok fazla makale ve akademik şey varken zaten sıra roman vs okumaya da gelmiyor.

kitaplara adamaz insan kendini. ne denli kitap tutkunu olursa olsun. o kitaplarla edineceği bilgi ve değerler dünyasına ulaşmaya çalışr. her kitap bir süre yolculuğuna elverişli bir gemidir sadece düşlediği limana varmak için.

kitap okumayı sadece roman okumak olarak görenler olduğunu gösteren başlık. önceden kitap okuduğunu söylüyor bir de bunu diyen zat. artık makale falan okuması gerektiği için de roman okumaya zamanı yokmuş.

dostum sen geçmişte kitap okumuş biri olarak da görme kendini. kitap okusaydın böyle sığ olarak bakmazdın meseleye ve kitap okumayı sadece roman okumak olarak görmezdin. ayrıca okuduğun bilimsel makaleler de pek işe yaramıyor herhalde ki sığlıktan kurtulamamışsın, zihnin hala dar kalmış. ya okuduğun seylerde sorun var ya da sen hiçbir şey anlamamışsın.

sadece kitap okumak hiçbir şeye yaramaz. sadece yaşamak da hiçbir şeye yaramaz.

eyvallah sen yıllarca okursun okursun, dünyaya parmağı attım, tüm sırları çözdüm zannedersin ama bir gün dağın başında bir çobana rahatlarsın, sana bir söz söyler bütün bildiklerini unutursun.

bunlar gayet olası şeyler. fakat kitap okumak yanında hayata meydan okumak, canına okumak, evreni okumak gibi okumanın asıl pratikleri yoksa yunusun dediği gibi nice okumaktır. nice bilmektir.

velhasıl ne sadece okumak ne de sadece yaşamak, her ikisinden de aynı dozajda bünyeye fışkırtmak lazım. zira çok yaşayan da bir bok bilmiyor, çok okuyan da . ama yaşayarak okuyan allamei cihandır benim gözümde.

bir tanıdığım var yaklaşık 30.000 kitabı vardı hepsini okumuştu. ömrünü kitaplara adamıştı.
burada kendini yazar zanneden amele takımının yazdıklarını görse çok gülerdi.