1.
680 yılında kerbelâ şehrinde yaşanan katliamdır.
ölenlerden biri hz. muhammed'in torunu hüseyin bin âli'dir.
10 ekim 680'de, bugünkü ırak sınırları içindeki kerbelâ şehrinde, muhammed'in torunu hüseyin bin ali'ye bağlı küçük bir birlik ile emevi halifesi ı. yezid'in ordusu arasında cereyan etmiştir. hüseyin ve kafilesindeki herkes öldürülmüştür.
ölenlerden biri hz. muhammed'in torunu hüseyin bin âli'dir.
10 ekim 680'de, bugünkü ırak sınırları içindeki kerbelâ şehrinde, muhammed'in torunu hüseyin bin ali'ye bağlı küçük bir birlik ile emevi halifesi ı. yezid'in ordusu arasında cereyan etmiştir. hüseyin ve kafilesindeki herkes öldürülmüştür.
devamını gör...
2.
hz hüseyin kufeye gitmek üzere yola çıkacağı esnada sahabiler , müminler hz. hüseyin'i uyarır gitme hüseyin kuffeliler seni satar seni yarı yolda bırakır diye uyarırlar. hz. hüseyin de ben kimseye güvenip de yola çıkmıyorum demiş, büyük bir zulüm büyük bir adaletsizlik var ben bu yola çıkmasam bu yola baş koymasam korkarım ki bu zülme kimse baş kaldırmaz adaletsizlikle savaşmaz der.
hz. hüseyin akıbetini bile bile zulme karşı kuffeye yürüdü zulüme karşı sessiz kalmamak adına ve vahşice katledildi.
hz. hüseyin akıbetini bile bile zulme karşı kuffeye yürüdü zulüme karşı sessiz kalmamak adına ve vahşice katledildi.
devamını gör...
3.
islâmiyet içerisindeki ayrılığı sanırım kıyamete kadar devam ettirecek olaydır. esasında bu ayrılık eskidir, her şey hz. muhammed'in ölümü ile başlamıştır. peygamberin ölümünün ardından seçilen halife konusunda farklı görüşler doğmuş, ilk ayrılığı bu başlatmıştır. bir kısım insan hz. ali'nin hz. muhammed tarafında adını şu an hatırlamadığım bir mevkiide halef tayin edildiğini ve hz. ebubekir'in seçilmesiyle bir gasbın yaşandığını, diğer bir kesim ise peygamberin herhangi bir halef tayin etmediğini ve uyumla hz. ebubekir'in seçildiğini, hz. ali'nin de buna karşı gelmediğini savundu.
bu olay tek başına islâm'ı bölmemiştir, ayrıca bu olaydan sonra uzunca bir süre bir gerginlik de olmamıştır; ta ki hz. osman halife seçilene dek. hz. osman yumuşak bir mizaca sahipti, bu sebeple kendinden makam mevki talep eden akrabalarını geri çeviremedi. burada gösterdiği haksızlık ona karşı tepkilere sebep oldu. bu ikinci olayın üstüne hz. osman'ın öldürülmesi ve yerine seçilen hz. ali'nin hz. osman'ın yakın ve destekçileri tarafından onun katillerini yakalamak konusunda ağır davranmakla suçlanması, ayrılıkları daha da arttırdı. o kadar ki iki müslüman grup ilk kez karşı karşıya geldi, hem de peygamberin amcaoğlu ve eşinin karşıtlığında. yaşanan cemel savaşı'nı hz. ali kazandı, hz. aişe tarafından değerli bir müslüman ise meydanda can verdi**, cenaze namazını ise hz. ali kıldırdı.
bu savaştan sonra aslında hz. aişe ve hz. osman'ın tarafını tutanların çoğu inadı bıraktılar, şam valisi muaviye hariç. muaviye'nin davası hz. osman için olmaktan çok kendi hırsının davasıydı, halife olmanın derdindeydi. hz. ali ile savaştı ancak galip gelemedi. yenilmesine yakın çok bilinen mızrak hilesini yaparak hz. ali'nin ordusunun onu dinlememesine ve hakemlik istemesine sebep oldu. hz. ali her ne kadar bunun hile olduğunu iddia etse de sonradan hariciler denecek bir grubun şiddetli muhalefeti sonucu hakemliğe razı oldu. hakem olayında ise başka bir hile oldu, hz. ali'nin hakemi bir yüzük sembolüyle hz. ali'nin halifeliğini geçersiz kıldı ancak muaviye'nin hakemi muaviye'yi yeni halife ilân etti. hz. ali'nin hakeminin bunu yapmasının sebebi uzlaşmanın çözülmesinin yolu olarak yeni birinin halifeliğinin görülmesiydi, muaviye ise halifeliği gasp etmiş oldu. bu olay ilk ayrılığı başlattı.
burada hz. ali'yi destekleyenler şii, muaviye'nin yaptığına karşı çıkmayanlar ve onu destekleyenler sunni kabul edildiler. sunniler'in tamamı muaviye'yi haklı bulmak zorundadır demiyorum, o günün koşullarında ayrışma buydu. şu an sunniler içinde hz. ali'nin haklı olduğunu düşünenler vardır. zaten şu anın ayrılığı ile o zamanınki çok farklı, misal o zaman iki tarafın da ibadet şekli aynıydı ancak şu an değil. zaman çok şeyi değiştirdi.
bundan sonra ırak ve iran tarafı hz. ali kontrolünde, suriye ve mısır muaviye kontrolünde kaldı. bu ikiliği hakem olayı'na hz. ali'yi zorlayıp olaydan sonra muaviye'nin dediğini kabul ederek hz. ali'nin kâfir olduğunu iddia eden ve nehrevan savaşı'nda neredeyse tamamları hz. ali tarafından yok edilen hariciler bitirdi. bu adamlar ikiliğin hz. ali'nin, muaviye'nin ve muaviye'nin hakemi amr bin as'ın öldürülmesi ile biteceğini düşünüyorlardı. bu amaçla üçüne suikast düzenlediler ancak içlerinden bir tek hz. ali öldü. bunun üzerine muaviye gücü kendinde topladı.
hz. ali destekçileri ise onun büyük oğlu hz. hasan etrafında toplandılar, hz. hasan ise savaş istemedi. muaviye'den oğlunu halife ettirmeyeceği ve camilerden ehl-i beyt'e sövülmesini durduracağı sözünü alarak muaviye'nin halifeliğini tanıdı. muaviye ise soyunun sırtını da güvene almak istiyordu, bunun için bir süre sonra hz. hasan'ın eşini kullanarak onu öldürttü. açığa çıkmamak için bu kadını da idam ettirdi ancak hz. hasan'ı destekleyenler kardeşi hz. hüseyin'in etrafında toplandılar. muaviye'nin son yılları hz. hüseyin ve onun gibi önemli olup kendisine biat etmeyen diğer 3 kişiden biat almaya çalışarak geçti. ölmeden de oğlu yezid'e bu işi yapmasını vasiyet etti.
yezid makamı aracılığıyla bunun olması için bu kişiler ve destekçileri üzerinde çok baskı kurdu ancak başarılı olamadı. bu durum bir savaşı mecbur kıldı ancak hz. hüseyin mekke taraflarındaydı, bu bölgeyi kana bulamak istemedi. destekleneceği yeni bir yere geçmek arzusundaydı, bu yer ise zamanında babasını desteklemiş ve kendisini de davet eden kufe oldu. yine de hz. hüseyin buraya önce amcaoğlunu yolladı, ondan gelen haberler iyi olunca buraya gitmeye karar verdi. kendisi bu kararı verdikten sonra ise yezid'in gönderdiği bir orduyla kufe'deki durum değiştirildi. hz. hüseyin'in amcaoğlu ve diğer destekçiler ortadan kaldırıldı.
hz. hüseyin'in bundan haberi kerbela dolaylarında oldu. yanında akraba ve aile efradından müteşekkil 72 kişi vardı ve kufe'den bir ordu üstlerine geliyordu. buradan sonrası malum, ailesi ve kendisi bu ordu tarafından vahşice katledildi. sadece hasta oğlu zeynel abidin halaları tarafından saklanarak kurtarılabildi, 6 aylık kadar olan oğlu bile oklanarak katledildi. bu ölümle islâmiyet çok derin bir şekilde ayrıldı, zannederim bir daha da birleşemeyecek.
bu olay tek başına islâm'ı bölmemiştir, ayrıca bu olaydan sonra uzunca bir süre bir gerginlik de olmamıştır; ta ki hz. osman halife seçilene dek. hz. osman yumuşak bir mizaca sahipti, bu sebeple kendinden makam mevki talep eden akrabalarını geri çeviremedi. burada gösterdiği haksızlık ona karşı tepkilere sebep oldu. bu ikinci olayın üstüne hz. osman'ın öldürülmesi ve yerine seçilen hz. ali'nin hz. osman'ın yakın ve destekçileri tarafından onun katillerini yakalamak konusunda ağır davranmakla suçlanması, ayrılıkları daha da arttırdı. o kadar ki iki müslüman grup ilk kez karşı karşıya geldi, hem de peygamberin amcaoğlu ve eşinin karşıtlığında. yaşanan cemel savaşı'nı hz. ali kazandı, hz. aişe tarafından değerli bir müslüman ise meydanda can verdi**, cenaze namazını ise hz. ali kıldırdı.
bu savaştan sonra aslında hz. aişe ve hz. osman'ın tarafını tutanların çoğu inadı bıraktılar, şam valisi muaviye hariç. muaviye'nin davası hz. osman için olmaktan çok kendi hırsının davasıydı, halife olmanın derdindeydi. hz. ali ile savaştı ancak galip gelemedi. yenilmesine yakın çok bilinen mızrak hilesini yaparak hz. ali'nin ordusunun onu dinlememesine ve hakemlik istemesine sebep oldu. hz. ali her ne kadar bunun hile olduğunu iddia etse de sonradan hariciler denecek bir grubun şiddetli muhalefeti sonucu hakemliğe razı oldu. hakem olayında ise başka bir hile oldu, hz. ali'nin hakemi bir yüzük sembolüyle hz. ali'nin halifeliğini geçersiz kıldı ancak muaviye'nin hakemi muaviye'yi yeni halife ilân etti. hz. ali'nin hakeminin bunu yapmasının sebebi uzlaşmanın çözülmesinin yolu olarak yeni birinin halifeliğinin görülmesiydi, muaviye ise halifeliği gasp etmiş oldu. bu olay ilk ayrılığı başlattı.
burada hz. ali'yi destekleyenler şii, muaviye'nin yaptığına karşı çıkmayanlar ve onu destekleyenler sunni kabul edildiler. sunniler'in tamamı muaviye'yi haklı bulmak zorundadır demiyorum, o günün koşullarında ayrışma buydu. şu an sunniler içinde hz. ali'nin haklı olduğunu düşünenler vardır. zaten şu anın ayrılığı ile o zamanınki çok farklı, misal o zaman iki tarafın da ibadet şekli aynıydı ancak şu an değil. zaman çok şeyi değiştirdi.
bundan sonra ırak ve iran tarafı hz. ali kontrolünde, suriye ve mısır muaviye kontrolünde kaldı. bu ikiliği hakem olayı'na hz. ali'yi zorlayıp olaydan sonra muaviye'nin dediğini kabul ederek hz. ali'nin kâfir olduğunu iddia eden ve nehrevan savaşı'nda neredeyse tamamları hz. ali tarafından yok edilen hariciler bitirdi. bu adamlar ikiliğin hz. ali'nin, muaviye'nin ve muaviye'nin hakemi amr bin as'ın öldürülmesi ile biteceğini düşünüyorlardı. bu amaçla üçüne suikast düzenlediler ancak içlerinden bir tek hz. ali öldü. bunun üzerine muaviye gücü kendinde topladı.
hz. ali destekçileri ise onun büyük oğlu hz. hasan etrafında toplandılar, hz. hasan ise savaş istemedi. muaviye'den oğlunu halife ettirmeyeceği ve camilerden ehl-i beyt'e sövülmesini durduracağı sözünü alarak muaviye'nin halifeliğini tanıdı. muaviye ise soyunun sırtını da güvene almak istiyordu, bunun için bir süre sonra hz. hasan'ın eşini kullanarak onu öldürttü. açığa çıkmamak için bu kadını da idam ettirdi ancak hz. hasan'ı destekleyenler kardeşi hz. hüseyin'in etrafında toplandılar. muaviye'nin son yılları hz. hüseyin ve onun gibi önemli olup kendisine biat etmeyen diğer 3 kişiden biat almaya çalışarak geçti. ölmeden de oğlu yezid'e bu işi yapmasını vasiyet etti.
yezid makamı aracılığıyla bunun olması için bu kişiler ve destekçileri üzerinde çok baskı kurdu ancak başarılı olamadı. bu durum bir savaşı mecbur kıldı ancak hz. hüseyin mekke taraflarındaydı, bu bölgeyi kana bulamak istemedi. destekleneceği yeni bir yere geçmek arzusundaydı, bu yer ise zamanında babasını desteklemiş ve kendisini de davet eden kufe oldu. yine de hz. hüseyin buraya önce amcaoğlunu yolladı, ondan gelen haberler iyi olunca buraya gitmeye karar verdi. kendisi bu kararı verdikten sonra ise yezid'in gönderdiği bir orduyla kufe'deki durum değiştirildi. hz. hüseyin'in amcaoğlu ve diğer destekçiler ortadan kaldırıldı.
hz. hüseyin'in bundan haberi kerbela dolaylarında oldu. yanında akraba ve aile efradından müteşekkil 72 kişi vardı ve kufe'den bir ordu üstlerine geliyordu. buradan sonrası malum, ailesi ve kendisi bu ordu tarafından vahşice katledildi. sadece hasta oğlu zeynel abidin halaları tarafından saklanarak kurtarılabildi, 6 aylık kadar olan oğlu bile oklanarak katledildi. bu ölümle islâmiyet çok derin bir şekilde ayrıldı, zannederim bir daha da birleşemeyecek.
devamını gör...
4.
miladi 10 ekim 680 tarihinde ırakın kerbela bölgesinde emevilerin 2. halifesi yezidin iktidar kavgası uğruna muhammedin torunu ve ehlibeyti hüseyini vahşice katlettirdiği o mide bulandırıcı olay. kerbela olayı, islâmiyet dininde önemli köklü ayrılıkların olduğu bir olaydır. bu olaydan sonra, şii-sünni ayrımı daha da derinleşmiştir. şiiler ve aleviler, bu kara günün anısına muharrem ayında aşure kaynatıp pişirirler. kerbela olayı denilen şey, aslında iki tane zengin arap aşiretinin iktidar kavgası uğruna birbirinin gözünü oyması olup arap olmayan toplumları, özellikle türkleri asla ilgilendirmez!..
ali oğlu hüseyin'in 70 askeriyle birlikte yezid'in emevi ordusuna karşı kerbela'da savaşını gösteren temsili bir resim
emevi halifesi muaviye oğlu yezid'in 100.000 kişilik ordusunun muhammed peygamber'in torunu, halife ali'nin oğlu hüseyin'i ve 70 askerini oklayarak öldürmesi


devamını gör...
5.
(bkz: #2495578">#2495578)
şimdi müslümanlar bunu okuyup utanmalı. müslümanlığı haksızlığa uğratmak ya da susmak sanıyorlar çünkü.
susup oturunca çözülüyor her şey aynen...
ölmek için doğmuşuz, niye güzel şeyler uğruna ölmeyelim? yani bu ölme olayı gerçekken neden korkutucu geliyor, neden iyi seyler için çabalamaktan korkuyoruz çözemiyorum.
ve hadi sen çabalamıyorsun, bir şeyleri göze alıp çabalayanlar varken niye destek olmuyorsun?
garipsiyorum bunu ve hiç hoşuma gitmiyor.
herkes canice katledilmeyi beklersin birimize erken diğerine biraz daha geç sıra gelir...
şimdi müslümanlar bunu okuyup utanmalı. müslümanlığı haksızlığa uğratmak ya da susmak sanıyorlar çünkü.
susup oturunca çözülüyor her şey aynen...
ölmek için doğmuşuz, niye güzel şeyler uğruna ölmeyelim? yani bu ölme olayı gerçekken neden korkutucu geliyor, neden iyi seyler için çabalamaktan korkuyoruz çözemiyorum.
ve hadi sen çabalamıyorsun, bir şeyleri göze alıp çabalayanlar varken niye destek olmuyorsun?
garipsiyorum bunu ve hiç hoşuma gitmiyor.
herkes canice katledilmeyi beklersin birimize erken diğerine biraz daha geç sıra gelir...
devamını gör...