#netflix dizisi
komedi / romantik / yerli
5 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

başrollerinde serenay sarıkaya, metin akdülger, boran kuzum ve bade işçil'in oynadığı netflix yapımı dizinin yayınlanma tarihi 9 mayıs 2024.

kimler geldi kimler geçti | tarih duyurusu | netflix / netflix türkiye
devamını gör...
netflix bir avuç yakışıklı ve güzel insanı toplamış sürekli onların uçuk hayatlarını izletiyor.

kapağa seksi bir serenay sarıkaya koyunca paket yapıp önümüze atıyor ve işte sana içerik. metin akdülger, boran kuzum baklavalarıyla dolu bir içerik.
devamını gör...
netflix dizisi.
10 dk'dır izliyorum. bi dizi bu kadar saçma olabilir.
başrolümüz bir avukat. arkadaş grubu da avukat.
bunlar zabahın erken saatinde kürek çekiyor, koşu yapıyor, zpor yapıyor sonra işe gidiyor. son model tank gibi arabalarla gidiyorlar. hangi avukat böyle çalışıyormuş yav? avukat değil zannedersin şirket ziyosu.
başrol serenay hanım daha ilk buluşmada yeni tanıştığı çocukla yatıyor.
abi burası hangi memleket acaba?
devamını gör...
birkaç bölüm izlediğim dizi.
her bölüm daha da saçmalaşıyor.

serenay avukat ve erkek arkadaşı bi kızla samimi poz verdiği için ondan ayrılıyor, yeni tanıştığı erkekle daha ilk date'te sevişiyor.

neyse konuya gelelim,
serenay bi boşanma davası ile ilgileniyor.
davanın karşı tarafındaki zengin adam otel restorasyonu yaptırıyor. işten sorumlu mimar kim peki? serenay'ın eski erkek arkadaşı.
karşı tarafın avukatı ise serenay'ın iş arkadaşının flört ettiği kız çıkıyor.
serenay'ın köpeğinin veterineri ise, serenay'ın eski erkek arkadaşının yeni fingirdeştiği kız çıkıyor.

15 milyonluk ist'da herkes birbirinin bişeyi çıkıyor.
komediye gel.
devamını gör...
yani affedersiniz ama bu dizinin fragmanından bile ne kadar dandik bir şey olduğu belli oluyor. değil bunun bir bölümünü izlemek bir dakikalık kesitini bile görmek istemiyorum. twitter ergenleri gibi de sürekli gosthing, lovebombing, aaaay yeter. buna bütçe ayıran yapımcının da dolarlarını düdüklesinler, bunu çeken kameranın lensini merceğini de çitilesinler. öf!
devamını gör...
sponsorlar sayesinde şişirilmiş bir dizi. yeminle böyle çiğ, samimiyetsiz dizilerden fenalık geldi. biri de çıkıp biz ne kadar bok gibi bir dizi yaptık dememiş herhalde.
devamını gör...
vallahi ant verdim artık, bir dizide güzel kızlar ve yakışıklı oğlanlar varsa o diziden bir hayır beklemeyeceğim. nerede düz ortalama insan suretinde insanlar biriktiyse iyi işler oralardan çıkıyor, en azından türkiyede.

her şey çok saçma. zeytin ağacı'nda da oldu aynı şey, herif aldatmış ama herkes ikinci bi şansı hakeder şeysi. napıyosunuz siz çaktırmadan ha? netflix aracılığıyla toplum mühendisliği mi? algı operasyonu mu bu, beyin yıkama mı aloooo? * ay şaka bi yana, şimdi de aldatmayı mı normalleştireceğiz diye düşündüm gerçekten. hayır çünkü belirli şart ve koşullar vardır hadi neyse dersin, sen istanbuldayken adam honolulu'da bulunacaktır 17 sene falan, tamam. tamam oturup mastürbasyon yapmaz 17 sene. bunu beklemek de saçma olur. o yüzden gerçekçi insanlar böyle durumlarda ya ayrılır ya da tamam knk açık ilişkiye dönelim der bi süre. ama bunlar aynı ülkede değil, aynı şehirde de değil, aynı evde yaşıyorlar arkadaşlar. madem birbirinizden başka insanlarla da sevişmek istiyosunuz dile getirilsin bu? lavbombingi, geslaytingi konuşmayı biliyosunuz, yepyeni ilişki tanımları var: fakbadi, one night stand, lavbadi, opın rileyşinşip gibi. birini seçin beğenin alın. evlenecekseniz açık evlilik falan diyin. orada sorun bi takım penislerin bi takım vajinalara girmesi mi? orada sorun tarafların birbirine bi sadakat sözü vermiş olması ve onu çiğnemesi. bunu niye affediyoruz tam olarak? hayır ben evdeydim sevişilecekse? başkaları ile sevişilecekse niye bu sözü verdik birbirimize? bazı hataları affetmek yenilerine çanak tutmak ve kendine saygı duymamak bence. ha bak aradan zaman geçer o kişiyi unutursun atlatırsın ve affedersin, nefretle anmazsın, arkasından sövmezsin ama hayatında da tutmazsın.

ayrıca leyla da istediği kadar güzel olsun son derece kezban bi karakter. feyyazla buluştu yemek yedi sevişti. hiçbir şey konuşulmadı. feyyaz bunu aramasa "adi fakır " diycek adamın arkasından ama sana vaadedilmedi ki bi ilişki leyla? her yattığımıza ertesi gün evlilik mi teklif ediyoruz? herkes de bu mala aşık oldu ya ona yanıyorum. keşke feyyaz "tatlım ikimiz de istedik seviştik dağıldık, ne büyütüyosun" deseydi. manyak narsist gerçekten. adamı arıyo açmıyo, mesajlarına dönmüyo, kalkıp evine gidiyo sonra da diyo ki "bana açıklama yapmak zorunda değilsin". e öyle hissediyosan ne darlıyosun adamı? kimsenin gözü bundan başkasını görmesin aman. açık açık desene kızım "ben hoşlandım senden, bi varsın bi yoksun kötü etkiliyo beni, doğru düzgün flört etmek istiyorum" diye. ama işte sonraki herife ettiklerinden de anlıyoruz ki niyeti bunun ilgi görmek zaten, sevmek sevilmek değil.

cem miydi neydi zengin herifin adı, ona sardı, gözü başkasını görmüyor, yok efendim evlenmiş ayrılmış, yok efendim başkası ile mi ilişkisi varmış. kızım adam geldi dedi ki hoşlanıyorum senden, gel tanış olalım. bak çok açık ve net bir ifade bu. her defasında hayır dedin adama? hayır diyo dudaklarına yabışıyo, hayır diyo sevişiyo, sonra aramıyo sormuyo karşısına ben evleniyom diye çıkıyo sonra bu adam kadın düşmanı ilan ediliyor, gerçekleri çarpıtmanın da bu kadarı. bacım bir dizi karakteri değil de normal bi erkek olsa o seni ne ilan ederdi acaba? ben normalde böyle kabız, iki lafı bi araya getiremeyen esas oğlan karakterlere çok kinlenirim ama bu sefer olamadı. daha beterini yapsaydı valla bu kıza keşke.

evlenmeye karar verdiği kişi de bunu sistematik bir şekilde aldatan dallama... kızım insanlar için boşanma sebebi olan şeyi evlenme sebebi yaptınız, yuh. e sonra da diyo sen beni çok aldatmışsın, aldatmaya da devam etmişsin. kimle napıyorum diye bana hesap sorma. kızım düğününden bir gece önce 170 kez hayır dediğin adama gidiyosun. aldatılmış olman bunu normalleştiriyo mu? insanlar olarak o onu yaptıysa ben de bunu yaparım diye diye mi yaşayacağız? hiç kendi duruşumuz ve kişiliğimiz olmasın mı? gerçi duruşu ve kişiliği olsa her gece rüyasında zengin kabız oğlanı görürken sadakatsiz dallamaya he demezdi. sen ilişki içinde iken fiziksel olarak birileriyle sevişmedin diye kimseyi kandırmamış / aldatmamış mı oluyorsun? kafanda hep başka bi adamlasın ama karşındaki kalbinde ve kafanda kendisi var sanıyor / umuyor? görücü usulüyle bi şeyle evlenmiyosunuz ki aşkımı kalbime gömüp kocama sadık olucam'ı anlayalım. başkasına aşıkken adama aşkım diyosun, seni seviyorum diyosun?

her dizide en azından numune niyetine 1 tane aklı başında, bilge karakter olurdu da onu bunu silkelerdi. bunda o da yok. yan karakterler de iğrenç. kadının yanında kocası duruyor, arkadaşına yakıştırdığı zengin dallama için diyo ki "ay ona dediklerinin yarısını bana dese". öteki de gülüyor. ulan boşa o zaman adamı zengin kaslı erkek avına çık? ayıptır.

ay böyle konuşmalar erkek muhabbetinde de olabilir kız kıza bara diskoya gidildiğinde de. ben de yapıyorum leş muhabbet. gerçi mekandaki oğlanları gözlerimle soyup arkadaşımı dürtüp "bunu ne s*kerim var yaaa" demiyorum, çüş, o kadar da değil. erkek merkek metalaştırmaya gerek yok. *

galiba ben ilişki modellerinin çeşitliliğine de karşı değilim. açık ilişki yaşayan arkadaşlarım oldu ben yaşamadıysam da, tutup da yargılamadım insanları. benim önemsediğim şey tarafların bundan haberdar olması ve buna rıza göstermiş olması. ama böyle sahte affedişler sahte rızalar değil dediğim. o da patlıyor bi yerde çünkü. iki taraf da o ilişki şeklini benimseyecek, kafasına ve kalbine yatacak. yoksa ayırın yollarınızı yani öyle bi durumda sadece beni seveceksin diye birilerini darlamanın da alemi yok. birinden ayrıldık diye leyla gibi başkalarına atlamak ve üzüntümüzü yoksaymak zorunda da değiliz. iyi hissetmek için "lavbombing" lere tutunmak zorunda da değiliz. olmayacak birine aşık olduk diye ya ona gidersek, aman ona gitmeyelim diye hemen bi kalkan sevgili* bulmak zorunda da değiliz. insanız ya, insanız mk. sakince durup, 2 yalnız kalıp üzüldük diye dünya batmayacak.

bu dizideki ilişki biçimleri normal ve gerçekçi ise, hikayeden ziyade ilişki modelleri, eksik kalsın ben istemiyorum. asla bu saçmalığı da normalleştirmiyorum kafamda size de tavsiye ediyorum. öğrendik 3-5 terim önümüze geleni narsist, lavbombingci, geslayting yaptı diye yargılayıp duruyoruz. e bizim baş etme mekanizmalarımız nası, düzgün mü? onlar daha beter, daha narsistik. valla onun bunun değil kendi narsisizmimizi görmemiz ve kendimize iki tokat atmamız lazım. herkeslere bunu tavsiye ediyorum.

ayrıca hayattaki her şey de affedilebilir değildir. öyle bir geçer zaman ki' de kendine tecavüz eden eski kocasını affetti cemile ona da ses etmedik vakti zamanında. bakın ne oluyo sonumuz. saygısız manyak ilişkiler de saygısız ve manyak oldukları için içlerine çekiyolar kurtulamıyoruz özel mözel diye anlam yüklüyoruz. o kadar elin dallamalarının kimlik kargaşalarına kişilik bozukluklarına anlam yükleyeceğimize oturup kendi travmalarımızla uğraşıp kendi benliğimize anlam yükleseydik böyle ağlamazdık elin manyaklarına, bize yapılan her saygısızlığı, saçmalığı da normalleştirmeye kalkmazdık. 30 yaşımda terapilerim sağolsun görebiliyorum bunu artık, herkesi uyandırayım.
devamını gör...
tabii canım aynen biz de böyle yaşıyoruz. pembe pambik hikayeler... günlük hayatta karşılığı asla yok. bir kere dizi de iş yok. sabahın köründe kalmak, iş toplantılarında gerilmek yok. kafaya göre takılmak var, gökten ışınlanmış zenginlik, kocaman evler, müthiş dekorlar, podyumda yürüyen mankenler, güzel kız güzel oğlan eşleşmeleri var. siz nereden geliyorsunuz canım bu yaşadıklarınız hangi alemden. bu oyuncuların kendi hayatları bile bu kadar renkli değildir. bir adam gidiyor, alternatif beş on tane adam var. iş yok iş anlıyor musunuz? bu adamlar çalışmıyor. sabah millet sporunu yapıp geniş geniş konuşarak işe gidiyor. hep eğlence hep şamata.. üzgünüm pembe dizi bu hem de toz pembe. serenay allanıp pullanıp oynamış.. hayal alemi bir dizi.
devamını gör...
öncelikle değineyim, o kadar içki içme sahnesi var ki peş peşe, midem bulanmaya başladı izlerken. sanki ben diklemişim gibi yani.
vay be bak ne kadar gerçekçi işte içine çekmiş dizi seni olayı değil, aşırı doz alkolden tiksinti gelmeye başlıyor anlamında. yani tv üzüm anason kokuları yaymaya başladı. sıklıkla alkol tüketen beni bile bu hale soktuysa dizi, gerisini siz hesap edin.

ne anlatıyor bu dizi peki?
yapımın, dayısıyla beraber tanınan bir avukatlık bürosunun ortaklarından olan avukat leyla' nın 3-4 yıllık bir zaman diliminde hayatındaki 3 erkekle yaşadığı karmaşık ilişkiler üzerine bir hikayesi var.

zaten tek içmeyen karakter olan buddy adlı labrador dizideki en iyi oyunculuk performansı ödülüne aday olmalı.
harika bir şeydi evlat buddy.

bunun dışında dizi izlense de olur izlenmese de kategorisinde 8 bölüm zaten.
mini dizi niyetiyle yola çıksalarmış 6 bölümde hallederlerdi.
sanki rating' lere göre 1 sezon daha çekme ihtimali cepte olarak 8 bölüme uzatmışlar.
1 oy hakkımla ''nayır, nolamaz'' bu dizinin devamı çekilmemeli diyorum.

leyla ( s.sarıkaya) ve buddy
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kimler geldi kimler geçti (dizi)" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim